ANASAYFA arrow right Güncel

Uygulanabilir politikalarla işsizlik de yoksullaşma da önlenebilir

Uygulanabilir politikalarla işsizlik de yoksullaşma da önlenebilir
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.23
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.23
DİSK, KESK TMMOB ve Türk Tabipler Birliği ortak açıklama yaptı “İşsizlik, zamlar, yoksulluk kader değildir ve kriz, toplumun emeğiyle geçinen çoğunluğunu koruyan, kamucu politikalarla önlenebilir” diyen DİSK Bölge Temsilcisi Ali Güdücü, &#822
DİSK, KESK TMMOB ve Türk Tabipler Birliği ortak açıklama yaptı
“İşsizlik, zamlar, yoksulluk kader değildir ve kriz, toplumun emeğiyle geçinen çoğunluğunu koruyan, kamucu politikalarla önlenebilir” diyen DİSK Bölge Temsilcisi Ali Güdücü, “Ücretlerin artırılmasından toplu işten çıkarmaların yasaklanmasına, kamu hizmetlerine zam yapılmamasından vergi adaletine dair somut, uygulanabilir politikalarla işsizlik de yoksullaşma da önlenebilir” şeklinde konuştu.
Giderek ağırlaşan yoksullaşma
ve işsizlik gerçeği var
Türkiye’nin çok ciddi ekonomik krize sürüklendiğini savunan Güdücü, “Kriz yok” diyenlere, “Çarşıda, pazarda, fiyat etiketlerinde, faturalarda zam üstüne zam var. Enflasyon karşısında eriyen alım gücümüz, küçülen ekmeğimiz, artan işsizlik, iflaslar, toplu işten çıkarmalar, yükselen geçinemiyoruz çığlıkları, umutsuzluğun pençesinde son verilen yaşamlar, ilaçları verilmeyen hastalar, sağlıkta ve eğitimde kemer sıkma politikaları, insanca çalışmak isteyen işçilere atılan gaz bombaları var. Hakkını arayan emekçiye toplu gözaltı ve tutuklamalar var. Türkiye halkının yüzde 99’u için giderek ağırlaşan yoksullaşma ve işsizlik gerçeği var” diyerek cevap verdi.
“Krizin sorumlusu neoliberal
politikaları hayata geçirenledir”
Ülkeyi büyük bir yıkımın eşiğine getiren krizin sorumlusunun neoliberal politikaları hayata geçirenler olduğunu savunan Güdücü, “Türkiye’yi sermaye için cazip bir ülke yapmak adına, emeğin en temel haklarını, şeker fabrikalarından kağıt fabrikalarına kamu birikimini özelleştirmeler yoluyla talan eden, sosyal hak olarak tanımlanması gereken kamusal hizmetleri, yerli tarımsal üretimi, kentleri, doğayı imha eden politikaları hayata geçiren AKP iktidarı krizin başlıca sorumlusudur” ifadesini kullandı.
“Tüm emekçiler yaşanan kriz
sürecinde borçlu değil, alacaklıdır”
DİSK Bölge Temsilcisi Ali Güdücü, konuşmasına şöyle devam etti: “Sendikal örgütlenmenin engellendiği, on binlerce kamu emekçisinin ihraç edildiği, grevlerin yasaklandığı, kamu emekçilerinin yandaş konfederasyonla birlikte yoksulluğa ve yoksunluğa mahkum edildiği, hak aramanın bastırıldığı bir ortamda elde edilen yüksek kar oranlarını paylaşmayanlar bugün zararlarını ve borçlarını halkın sırtına yıkmaktadır. “Nimete” kimseyi ortak etmeyen yüzde 1’lik bir kesim, külfeti nüfusun yüzde 99’unun üzerine yıkmaya çalışmaktadır. Krizi yaratanlar fırsattan istifade “İşsizlik Fonunu” yağmalamanın, kıdem tazminatına el uzatmanın ve zorunlu “BES” adı altında emekçinin cebinden finans tekellerini beslemenin yolunu aramaktadır. Ekonomik büyüme söz konusu iken, bunun bedelini yoksullaşmayla, gelir dağılımı ve vergi adaletsizliğiyle, iş cinayetleriyle, eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamusal hizmetlerin ticarileşmesiyle, fabrikalarımızın satılmasıyla ödeyen bu ülkenin işçileri, kamu çalışanları, tüm emekçileri yaşanan kriz sürecinde borçlu değil alacaklı konumundadır.” Fatma Karabacak
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *