Türkiye Kamu-Sen Gaziantep İl Temsilcisi Kemal Kazak, TÜİK’in Mart ayı enflasyon rakamlarını değerlendiren bir açıklama yaptı. Kazak, memur ve emeklilerin maaşlarına yılın ilk altı ayında verilen yüzde 4 zammın, yüzde 70’inin üçüncü ay itibarı ile eridiği ifade ederken, “TÜİK’in hesapladığı enflasyona göre daha ilk üç ayda memur ve emeklilere yapılan zammın yüzde 2,77’si erimiş oldu. Yani memur ve emeklilere sene başında verilen zammın yüzde 70’i şimdiden enflasyona yenik düştü
4’lük zam çoktan eriyip gitti
Kazak, “Kamu görevlileri yılın ikinci altı aylık dilimi için öngörülen yüzde 3,5 zammı alabilmek için Nisan, Mayıs ve Haziran aylarını da bu maaş zammı ile geçirmesi gerekiyor. Memur ve emeklilerin, ilk üç ayda verilen zamdan ellerinde kalan yalnızca yüzde 1,23 oranındaki zam oldu. Eğer önümüzdeki üç ay içinde toplam enflasyon yüzde 1,23’ü aşarsa memur maaşları her sene olduğu gibi bu sene de erimiş olacak. Aslında TÜİK’in enflasyon hesabı bütün mal ve hizmetleri kapsadığı için mutfak enflasyonunu tam olarak yansıtmıyor. Döviz kurlarındaki artış, altın fiyatlarındaki yükseliş, buna bağlı olarak başta akaryakıt ve gıda olmak üzere tepeden tırnağa bütün zorunlu harcamalara yapılan zamlar hesaba katıldığında memur maaşlarına yapılan yüzde 4’lük zammın aslında çoktan eriyip gittiğini görüyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.
Alım gücünde büyük kayıplar yaşandı
2002 yılından beri memur maaşlarının çeyrek altın fiyatları karşısında yüzde 50 oranında değer kaybettiğini vurgulayan Kazak, “Son 10 yıl dikkate alındığında en düşük dereceli memur maaşı 720,8 dolardan 591,5 dolara; ortalama memur maaşı ise 926,2 dolardan 786,8 dolara düştü. Aylık kayıp; en düşük dereceli memur maaşında 129,3 dolar ortalama memur maaşında ise 139,4 dolar oldu. Elektronik eşyadan, yazılıma, akaryakıttan elektriğe kadar pek çok tüketim ürününün fiyatı döviz kurundan doğrudan etkilendiği için döviz kurundaki değişimler vatandaşlarımızın cebine de doğrudan yansıyor. Bu bakımdan maaşlarda dolar cinsinden ortaya çıkan bu erime, alım gücünde de büyük kayıplar yaşandığını ortaya koyuyor” diye konuştu.
Çalışan enflasyon
karşısında korunmuyor
Ülkemizde hem nimetten faydalanma hem de külfeti paylaşma adına büyük bir adaletsizlik yaşandığını kaydeden Kazak, “Birkaç yıldan beri yeniden çift haneli rakamlara yükselen enflasyona rağmen memur ve emekli maaşlarına yapılan tek haneli artışlar, çalışan kesimin enflasyon karşısında korunmadığını, sonradan yapılan enflasyon farkı ödemelerinin ise yalnızca memur ve emeklilere gerçek anlamda verilen sıfır zammın tescili olduğunu belgeliyor” şeklinde açıklama yaptı. Fatma Karabacak
4’lük zam çoktan eriyip gitti
Kazak, “Kamu görevlileri yılın ikinci altı aylık dilimi için öngörülen yüzde 3,5 zammı alabilmek için Nisan, Mayıs ve Haziran aylarını da bu maaş zammı ile geçirmesi gerekiyor. Memur ve emeklilerin, ilk üç ayda verilen zamdan ellerinde kalan yalnızca yüzde 1,23 oranındaki zam oldu. Eğer önümüzdeki üç ay içinde toplam enflasyon yüzde 1,23’ü aşarsa memur maaşları her sene olduğu gibi bu sene de erimiş olacak. Aslında TÜİK’in enflasyon hesabı bütün mal ve hizmetleri kapsadığı için mutfak enflasyonunu tam olarak yansıtmıyor. Döviz kurlarındaki artış, altın fiyatlarındaki yükseliş, buna bağlı olarak başta akaryakıt ve gıda olmak üzere tepeden tırnağa bütün zorunlu harcamalara yapılan zamlar hesaba katıldığında memur maaşlarına yapılan yüzde 4’lük zammın aslında çoktan eriyip gittiğini görüyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.
Alım gücünde büyük kayıplar yaşandı
2002 yılından beri memur maaşlarının çeyrek altın fiyatları karşısında yüzde 50 oranında değer kaybettiğini vurgulayan Kazak, “Son 10 yıl dikkate alındığında en düşük dereceli memur maaşı 720,8 dolardan 591,5 dolara; ortalama memur maaşı ise 926,2 dolardan 786,8 dolara düştü. Aylık kayıp; en düşük dereceli memur maaşında 129,3 dolar ortalama memur maaşında ise 139,4 dolar oldu. Elektronik eşyadan, yazılıma, akaryakıttan elektriğe kadar pek çok tüketim ürününün fiyatı döviz kurundan doğrudan etkilendiği için döviz kurundaki değişimler vatandaşlarımızın cebine de doğrudan yansıyor. Bu bakımdan maaşlarda dolar cinsinden ortaya çıkan bu erime, alım gücünde de büyük kayıplar yaşandığını ortaya koyuyor” diye konuştu.
Çalışan enflasyon
karşısında korunmuyor
Ülkemizde hem nimetten faydalanma hem de külfeti paylaşma adına büyük bir adaletsizlik yaşandığını kaydeden Kazak, “Birkaç yıldan beri yeniden çift haneli rakamlara yükselen enflasyona rağmen memur ve emekli maaşlarına yapılan tek haneli artışlar, çalışan kesimin enflasyon karşısında korunmadığını, sonradan yapılan enflasyon farkı ödemelerinin ise yalnızca memur ve emeklilere gerçek anlamda verilen sıfır zammın tescili olduğunu belgeliyor” şeklinde açıklama yaptı. Fatma Karabacak