Aygün, kredi kartı mağdurları için verdiği mücadele 8 tane özel telefon hattı kurdurdu. Telefon hatlarına Türkiye’nin dört bir yanından şikayet yağdı. Temerrüt faizlerinden mağdur olan on binlerce insan, 200-300 milyonluk borçların nasıl 5-10 milyarlara fırladığından, banka avukatlarının adeta cerrah gibi çalıştığından yakınırken, “Banka avukatları adeta cerrah gibi ciğerimizi söküp alacak. Çok vicdansızlar… Avukatları devreden çıkarıp, banka ile muhatap olmak istiyoruz” diye feryat etti.
Ülke genelinde 10 milyonun üzerinde insanın kredi kartı mağduru olduğuna dikkat çekilirken, yüzde 375 düzeyinde temerrüt faizleri yüzünden bu insanların hayatının karardığı vurgulandı. Sanayi ve Ticaret Odaları’nın, ATO’nun başlattığı bu girişime destek vererek, kredi kartlarına uygulanan temerrüt faizlerinin silinmesi yolunda bankalara baskı uygulanmasını isteyen kart mağdurları, “Çoğu zaman asgari ödemeyi yapıyoruz. Ertesi ay kalan borca faiz işliyor ve yeniden aynı rakam düzeyinde bir borç geliyor. Yani asgari ödemenin hiçbir faydası yok. O bankanın kasasına gidiyor” diye açıklamada bulundu.
Gaziantep’te de on binlerce kredi kartı mağduru bulunduğu hatırlatılırken, “Bir zamanlar bankalar kredi kartı vermek için sıraya giriyordu. Asgari ücret alan insanlara bile maaşının çok üzerinde limiti bulunan kartlar verildi, insanlar kartla harcamayı bedava zannederek kullandılar ve sonuçta icra ve haciz olaylarıyla karşılaştılar. Bu kadar olaydan sonra bile bankalar halen kredi kartı vermeye devam ediyor. Çünkü onların bir zararı olmuyor. Yüksek faizlerle zararlarını kapatmaya çalışıyorlar, ama vatandaşı hiç düşünmüyorlar. Bazı banka avukatları da fırsatı ganimet bilerek, mağdur olmuş insanların yakasına yapışıp, kraldan çok kralcı davranarak onların mağduriyetinden kazanç elde ediyorlar” denildi.
GSO Başkanı Nejat Koçer, bankaların kredi işlemlerinin tamamına yüksek faiz uygulandığını belirterek-, özellikle kriz döneminde çok yüksek temerrüt faizi istendiğini açıkladı. Koçer, şu anda devletin bile kendi alacaklarına uyguladığı faiz oranının piyasanın çok üzerinde olduğuna dikkat çekerek, “Banka işlemlerinin tümünde yüksek faiz uygulanıyor. Kriz döneminde uygulanan faiz oranlarının çok yüksek olduğunu hep dile getirdik. Temerrüttün yüksekliğini, ölçüsüzlüğünü hep söyledik. Dolayısıyla bu konu, sadece ATO’nun son günlerde dile gedmesiyle ele alınmasın. Biz bunu çoktan vurguladık. TOBB’un düzenlediği toplantıların çoğunda konuya dikkat çekildi. Bugün daha olumlu piyasa şartlan oluşunca müşterileri tekrar kazanmak isteyen bazı bankalar yüksek faizleri indirmeye sıcak bakıyor. Ama şu bir gerçek ki genel olarak bankalar halen yüksek faizi indirme eğilimine pek yanaşır gibi değil. Bu tutumları çok yanlış” diye konuştu.
Yüksek faiz konusunun, BDDK ve Bankalar Birliği’nin de mutlaka gündeminde olması gerektiğini kaydeden Koçer, bu sorunun çözümü noktasında insanlara yardımcı olunması gerektiğini kaydetti. Ticaret Borsası Başkanı Ömer Çelik, kredi kartından dolayı insanlara! zor durumda kaldığı görüşüne katılırken, yurt genellikle olduğu gibi Gaziantep’te de çok sayıda insanın kredi kartı yüzünden büyük sıkıntılar yaşadığını açıkladı.
ATO’nun kartzedelerin sesini duyurmak için yaptığı çalışmanın bir benzerinin de Gaziantep’te başlatılması gerektiğinin önemine değinen Çelik, “ATO’nun yaptığı çalışmalara benzer faaliyetlerin, sorunun çözümünde elbette önemli katkısı olacaktır. Çözüm sürecini hızlandıracaktır. Çünkü milyonlarca insan, kullandığı kredinin 5-10 katı para ödemek zorunda bırakıldı. Çoğu evini işini kaybetti, sağlığı bozuldu. Bu olumsuz gidişe bir son verilmesi gerek” diye konuştu.
Kredi kartı faiz oranlarının çok yüksek ve çok vicdansızca olduğunu söyleyen Çelik, “İşin ölçüsünü kaçırdılar. Her banka caydırıcı olsun diye acımasızca faiz uyguluyor. Krizden herkes etkilendi, sadece bankalar değil ki! Onun için kredi faizlerinin belli ölçülerde ve piyasanın kabul edeceği değerlerde uygulanması gerek. Bunlara uygun bir taksit içerisinde ödeme planı çıkarılmalı” dedi.
RSS