Verginin dörtte üçü ödenirse, gecikme zammı ve ceza alınmayacak

Mükellefler tarafından ihtilaftan vazgeçilmesi halinde ihtilaflı verginin üçte dördü tak sil edilecek, bu verginin geri kalan birde dördü ile bunlara bağlı vergi cezaları ve gecikme zamlarının tamamının tahsilinden vazgeçilecektir. Mükelleflerce ihtilaftan vazgeçilmesi halinde idarece de ihtilaf yaratılmayacak veya yaratılmış olan ihtilaflar sürdürmeyecektir.

İhtilaflarından vazgeçen mükelleflerin madde hükmünden faydalanabilmesi için ihtilaflı verginin üçte dördünü, ilk taksitini 3 Temmuz 1983 tarihine kadar ödemek üzere ikişer aylık devreler halinde ve on eşit taksitte 31 Aralık 1984 tarihine kadar tamamen ödemeleri gerekmektedir.

Mükelleflerce verginin 1 Ocak 1009 84 tarihinden itibaren ödenecek kısmı bu tarihten başlamak üzere 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanacak olan tecil faizi ile birlikte tahsil edilir. Ancak 1984 yılı içinde ödenmesine imkan verilen taksitlerin 30.12.1983 tarihine kadar Ödenmesi halinde ödenen kısım için tecil faizi aranmaz.

İhtilaftan vazgeçen mükelleflerin yukarıda yazılı şartlara uygun ödeme yapmamaları halinde, ilk tahribata esas teşkil eden vergi ve buna bağlı cezalar 6183 sayılı kanun hükümlerine göre tahsil edilir. Madde hükmünden faydalanmak isteyen mükelleflerin ihtilaflarından vazgeçtiklerini iki nüsha olarak verecekleri dilekçeyle 30.7.1983 tarihine kadar ilgili vergi dairelerine bildirmeleri gerekmektedir.

24.2.1983 tarihi itibari ile madde kapsamına giren ihtilaflı vergiler ile ilgili tarhiyatlar hakkında verilmiş olan en son kararın 24 Şubat 1983 tarihinden önce terkin kararı olması halinde idarece ihtilaf sürdürmeyecek veya sürdürülmekte olan ihtilaflar geri çekilecektir.

İtirazı kayıtla beyanda bulunan mükelleflerin, bu beyanlarını ilişkin olarak açtıkları dava sonucunda verilen en son kararın 24.2.1009 83 tarihinden önce terkin kararı alması halinde, 2801 sayılı kanunun üçüncü maddesi mükelleflerin ihtiraza kayıtlı yaptıkları beyanlara müstenit ihtilafları kapsamadığından, bu ihtilaflara ilişkin terkin kararları aleyhine idarece ihtilaf sürdürülecek ve bu tür açılmış davalardan hiçbir şekilde vazgeçilmeyecektir.

24 Şubat 1009 83 tarihi itibari ile vergi mahkemeleri ince itiraz komisyonlarında veya temyiz komisyonunca verilmiş olan karar, mükellef tarafından kabul edilerek ihtilaf mükellefçe sona erdirilmiştir, ancak idarece tek taraf olarak söz konusu karar bir üst yargı merciinde ihtilaf konusu yapılmış ise bu takdirde idarece de ihtilafın sürdürülmesinden vazgeçilecektir. 24 Şubat 1009 83 tarihi itibari ile madde kapsamına giren ihtilaflı vergiler hakkında bölge idare mahkemeleri ve Danıştay tarafından davanın esasî hakkında karar verilmiş ise mükellefler bu madde hükümlerinden yararlanamazlar. Bu kararlar hakkında idari yargılama ve usulü kanunu hükümlerine göre kanun yollarına başvurulması, 2801 sayılı kanunun Üçüncü maddesinde yazılı ihtilaflardan değildir. İhtilafından vazgeçen mükelleflerin bu madde hükümlerine göre ödeyecekleri vergilerin tespitinde, 24 Şubat 1983 tarihi itibari ile tahritin bulunduğu en son safhada belirlenmiş olan miktar esas alınır.

24 Şubat 1009 83 tarihi itibari ile en son yargı merciinde verilmiş olan kararı bozma kararı olması halinde ödemeye esas alınacak vergi asılları ilk tarhiyata göre tespit edilir.

2801 sayılı kanunu kapsadığı dönemlere ilişkin olarak bir vergi aslına bağlı olmaksızın kesilmiş olan vergi cezalarına özel usulsüzlük cezaları gibi ilişkin ihtilaf yaratılmayacak veya yaratılmış ihtilaflar sürdürülmeyecektir. Bu tür ihtilaf dosyaları vergi daireleri tarafından geri çekilerek işlemden kaldırılacak ve söz konusu kamu alacaklarının tahsilinden vazgeçilecektir. Bu kanunun kapsadı dönemlere ilişkin olarak vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları kesilmez.

Bu kanunun kapsadı dönemlerle ilgili olarak 24 Şubat 1009 83 tarihinden sonra dava açan ve ihtilaflı, bir üst yargı merciinde devam ettiren mükellefler 3 Temmuz 1983 tarihine kadar ihtilaflardan vazgeçme kaydıyla madde hükümlerinden yararlanabilirler.