Yerel seçimler ve "kırsal" Belediye Başkanları...

YAYINLAMA: 17 Temmuz 2018 / 20.00 | GÜNCELLEME: 17 Temmuz 2018 / 20.00

Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri öne/erkene alındı ya, şimdi herkesi bir merak sardı.
"- Yerel seçimler de erkene alınacak mı?"
Normalde 24 Mart 2019'da yapılacak bir seçim, yedi ay önceye alınsa ne olacak?
Zaten normal zamanı geldi gibi.
Böyle düşünebilirsiniz.
Yerel seçimler yedi ay erkene alınsa, bu konunun ülke ekonomisi ve siyasal yararını önce kim düşünecek?
-Siyasal iktidar... Yani AKP ve MHP ittifakı...
Ekonominin ne durumda olduğu ortada...
Zamların günaşırı yağdığı bir dönemde siyasetçinin erken seçim değil; olanak bulsa seçimi erteleme düşünmesi daha uygun düşmez mi?
Erken yapılsın, normal ya da ertelenerek yapılsın yerel seçimlerin bildiğimiz genel seçim havasında geçmeyeceğini bilmeyen yok.
Yerelde seçilecek belediye başkanı, Meclis üyeleri ve muhtarların şimdiye dek gördük ki; partilerden çok adayların kişilikleri ön plana çıkıyor, oylar bu değerlendirmeye göre kullanılıyor.

***
AKP 24 Haziran seçiminde yüzde 7 oy kaybına uğradı.
CHP de aynı seçimde yüzde 2 oy kaybetti.
Bu demek değildir ki, adı geçen iki parti yerel seçimlerde de oy kaybedecek
Elbette kaybeden de olacak... Oyunu artıran da...
Bu seçimde, mevcut başkan ve kadrolarının vaatleri ile icraatlerinin örtüşüp örtüşmediğine bakılacağını bilmeyen yok herhalde.
Seçim günü, geçen beş yıllık sürecin sevap ve günahı işbaşındaki başkan ve üyelerinin önüne saç-sakal traşı gibi düşecek.
"Büyükşehir" uygulamasından doğan yararları ve zararları bu seçimde bir kez daha göreceğiz.
Büyükşehir Belediyesi ile bağlı belediyelerin 5 yıllık koordineli çalışması varsa; bu durumun seçmen üzerinde güven duygusu yaratığını inkar edemeyiz.
Böyle bir durumu yaratan kadroların işbaşında kalmasını kim istemez?
"Büyükşehir Belediyeciliği"nin farklı bölgesel uygulamalarından kaynaklanan çok ilginç durumların yaşanacağı şimdiden "görünen köy" gibi.
Büyükşehir'e bağlı kimi ilçe belediyeleri merkezde oy alamayacaklarını bildiklerinden, tüm hizmet birikimlerini kırsal kesime yönlendirdikleri gerçeği var ortada.
Böyle bir durumda, kent merkezlerinde seçim kaybedecek belediye başkanlarının (özellikle Karadeniz'de) karşılaştıkları durum nasıl açıklanır doğrusu merak konusu.
Kent merkezinde seçim kaybedilecek, kırsal kesimden gelen oylarla seçim kazanılacak...
Bu da "kuşa çevrilen Büyükşehir uygulaması"nın bir garabeti elbet...
Hani derler ya; "Biz bize benzeriz" diye, tıpkı onun gibi.
Yasaları kendi siyasal amaçlarınıza göre düşünüp şekillendirirseniz işte böyle acayiplikler de çıkıyor sonunda insanın önüne.
Böyle bir durumda siyasal edebiyatımız; "kırsal belediye başkanı" deyimini kazanacak...
Zaman herşeyi gösterecek...

Yerel seçimler ve "kırsal" Belediye Başkanları...