Güney ve Kuzey Kore liderleri kucaklaştılar...

YAYINLAMA: 19 Eylül 2018 / 20.00 | GÜNCELLEME: 19 Eylül 2018 / 20.00

Güney Kore Cumhurbaşkanı Moon Jae-in ve eşi Kim Jung-sook üç günlük bir ziyaret için dün sabah Kuzey Kore’nin başkenti Pyongyang'a geldi.

Kuzey Kore Cumhurbaşkanı Kim ve karısı Ri Sol-ju tarafından uçaktan sıcak bir şekilde karşılandılar.

Videolarını seyrettim, onbinlerce Kuzey Koreli ellerinde Güney Kore bayrağı (inanılması zor bir şey!) coşkulu bir şekilde komşu ülkenin cumhurbaşkanını selamladılar.

Yani demem o ki, eğer bu dünyada bu iki düşman ülke yanyana gelebiliyor ve kucaklaşabiliyorsa bizim ders almamız gerek.

BBC’den öğrendiğim bu haber başka hiçbir yerde nedense yoktu.

 

 

 

 

Gazeteleri, dergileri milyarderler

prestij için satın alıyorlar!..


Dünyanın bir numaralı dergisiydi TIME.

1923 yılında yayınlanmaya başlayan haftalık TIME dergisinin Amerikan siyasetinde çok güçlü, önemli bir yeri vardı. Günlerdir yazıyorum, medya savruluyor!

Daha 8 ay önce el değiştiren dergi bu kez 190 milyon dolara Marc Benioff ve eşi Lynne'e satıldı.

 

Forbes'a göre 6.7 milyar dolarlık bir serveti olan Marc Benioff, TIME'ı alarak basılı medya kuruluşlarını satın alan diğer ABD'li milyarderler arasına katıldı.

Dünyanın en zengin insanı olan Amazon şirketinin sahibi Jeff Bezos 2013 yılında ülkenin önde gelen gazetelerinden Washington Post'u satın almıştı. Aynı yıl milyarder John Henry, The Boston Globe gazetesini, biyoteknoloji alanında servet yapan milyarder Patrick Soon-Shiong da The Los Angeles Times gazetesini satın almıştı.

Son olarak Apple'ın kurucu ortaklarından Steve Jobs'un eşi Laurene Powell geçen yıl The Atlantic dergisinin çoğunluk hissesini satın almıştı.

 

Görüldüğü gibi süper milyaderler prestij için bir zamanlar yanına bile yaklaşılamayacak önemli yayın organlarını satın alıp gösteri yapıyorlar. Bu yayın organları zarar ediyor ama servetleri o kadar büyük ki zararı karşılıyorlar.

Bu insanlar başka şirket alsalardı haber olmazlardı. Mesele bu!

 

 

 

 

Deve bir pula, deve bin pula!

 

Bugünlerde bir tsunami lafıdır gidiyor, her taraftan kulaklara çalınıyor:

Tsunami geliyor!

Ekonomide büyük bir krizin an meselesi olduğu anlatılıyor, tsunami sözcüğüyle.

Daha kaç gün önce MB faizleri artırınca dolar 6.0’a gerilemişti. Haftaya umutlu başlandı. Ama dün akşam saatlerinde yeniden tırmanma başladı: Bir dolar 6.45 TL.

 

Esnafı, marketçisi, tüccarı meğerse böyle bir krizi beklermiş!

Dolar yüzde 30 koydu, en küçük esnaf bile yüzde 100 zam yaptı!

Yani, al birini, vur ötekine!

Esnaf bilinçli değil! O zammın kendisini bitireceğini hesaplayamıyor!

Onun için de her şeye müstehak!

 

Bu ayın sonunda bankaların devre faizi var! Kredi kullananlar hatırlamak bile istemiyor! Bunun stresine dayanmak gerçekten zor!

İstanbul’dan arkadaşım aradı, “Zorlu gitti” dedi.

İtiraz ettim, adam güçlü sektörlerde var, 10 milyar doların üzerinde ihracat yapıyor, gayrimenkul zengini…

Arkadaşım cevap verdi!

Oğlum bu zamanda kime, neyi değerine satacaksın! Deve bin pula, deve bir pula!

 

 

 

SEKA meselesi yanlış anlatılıyor!..

 

CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, “8 ilde üretim tesisi bulunan SEKA Kağıt Fabrikası, Japonya'ya bile kağıt ihraç ediyordu. Ancak satıldığı için gazete basacak, kitap yapacak, tuvalette kullanacak kağıt bulamıyoruz" demiş.

 

Ben de satılmasını istemezdim. Ama bir de gerçekler var.

SEKA’nın teknolojisi ve makineleri çok eskimişti. Baştan aşağı yenilenmesi gerekiyordu. Arsası çok kıymetli olduğu için yatırım yapmaktansa satmayı tercih ettiler.

Bir de, SEKA olsaydı şimdi kağıdı ucuza mı verecekti? Dünya fiyatından satacaktı tabii ki! Yani biz asla ucuza kağıt alamayacaktık.

 

Diğer yandan özel sektör kağıt üretebilirdi. Ellerini tutan mı vardı?

Kolay bir sektör değil! Gerileyen, geleceği olmayan, spekülasyona çok açık bir sektör!

Bir bakıyorsunuz tonu 200 dolar, bir ay sonra 900 dolar! Bol miktarda hammaddeye sahip o kadar güçlü oyuncu var ki, zayıf rakipleri batırmak onlar için mübah! Bu nedenle kağıda yatırım yapmak çok riskli bir iş.

Kağıda olan ihtiyaç yıllardan beri sürekli geriliyor. En büyük kağıt üreticileri Ruslar, Fransızlar bile kağıt üretiminden çoktan vazgeçtiler.

 

Türkiye’deki bütün gazetelerin tirajlarının şişkin olduğunu daha önce yazmıştım. Büyük kağıt israfı var. Asıl bunun önüne geçmek lazım.

Güney ve Kuzey Kore liderleri kucaklaştılar...