Antep’te durum nedir?

YAYINLAMA: 13 Aralık 2018 / 20.00 | GÜNCELLEME: 13 Aralık 2018 / 20.00

Bugünlerde dışarıda yaşayan Antepliler’in bana en çok sordukları soru yerel seçimlerle ilgili: Antep’te durum nedir?

Hepsine aynı yanıtı veriyorum:

Seçim için dünyanın parası harcanacak! Paraya yazık! Üç başkanın görevine devam etmesi uygun görülmüştür diye bir KHK yayınlarsın olur biter…

 

Tabii bu işin şakası!

Ama gerçekte de durum bu!

AK Parti harıl harıl çalışıyor. Ama muhalefet ortada yok! İnsan bekliyor ki, CHP de sahaya çıksın, kapı kapı dolaşsınlar, bizim size getirecek maddi yardımımız, kömürümüz yok! Ama size gönlümüzü getirdik, daha kaliteli demokrasi, hakça bir düzen ve özgürlük için bizi seçin desinler! Ama diyemiyorlar! Çünkü içlerinde çalışma isteği yok! Azmi yok! Birbirlerini sevmiyorlar ki, vatandaşı sevsinler, oylarını istesinler!..

 

CHP’nin eski başkan Celal Doğan’ı aday gösterebileceği konuşuluyor.

Mevcut yönetimden memnun olmayanlarla, CHP ve HDP oyları rakip olabilir mi AK Parti’ye, zannetmiyorum.

Zaten Celal Doğan, Antep adaylığına pek sıcak bakmıyormuş. “İstanbul olsa, orada yaşayan Doğulular’ın oyları ile kazanabilirim ama Kılıçdaroğlu beni taşıyamaz” diyormuş.

 

 

 

 

AB ile ilgilenenler için…

 

Victor Orban, 55 yaşında, 1.74 boyunda, Hukuk Fakültesi mezunu, Fidesz Partisi’nin 2003’ten beri genel başkanı. Evli, 5 çocuğu var.

Orban, 2010 yılından, yani 8 yıldan beri Macaristan’ın başbakanı.

Söylemeye gerek var mı, ülkesi AB üyesi.

 

Macaristan’da basın hürriyetini ilgilendiren çok önemli olaylar oldu.

Macaristan'da hükümet çizgisindeki 10 yayıncı kuruluşa ait yaklaşık 500 gazete, televizyon, radyo, web sitesi tek bir holding çatısı altında bir araya getirildi. Hükümet çizgisindeki yayın ve medya kuruluşları hisselerini Ağustos ayında kurulan Orta Avrupa Basın ve Medya Vakfı adındaki holdinge devretti.

 

Holding, sağ milliyetçi başbakan Viktor Orban'a  sadık bir isim olan Gabor Liszkay tarafından yönetilecek. Holding tarafından yapılan açıklamada "milli değerler temelinde kamusal söylemin" geliştirilmesinin hedeflendiği ifade edildi.

Macar tekel dairesinin 476 medya kuruluşunun aynı şirket tarafından yönetilmesine ve bu kuruluşlarda üretilen haberlerin aynı çatı altından çıkmasına onay verip vermeyeceği ise henüz belli değil.

Macaristan'daki bu gelişme ülke içinde ve dışında tepki çekti. Alman Gazeteciler Sendikası (DJV) Avrupa Komisyonu'na çağrıda bulunarak Komisyon'dan "Macar hükümetinin medya özgürlüğü ve çoğulculuğu kısıtlama çabalarını, ciddi ve sistematik bir güç istismarı olarak gündemine almasını" istedi.

 

Budapeşte merkezli düşünce kuruluşu Mertek Media Monitor’dan Gabor Polyak da Fransız haber ajansı AFP’ye yaptığı açıklamada, "Medya gücünün bu tarzda bir kuruluşun elinde toplanmasının herhangi bir Avrupa Birliği ülkesinde eşi benzeri yok" dedi.

 

2010 yılında göreve gelen Orban'ın Macar medyasını özel şirketler aracılığıyla enerjik bir biçimde hükümetin siyasi çizgisine soktuğu belirtiliyor. Basının can damarlarından olan resmi ilanların, medya üzerinde baskı aracı olarak kullanıldığı kaydediliyor.

Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün raporuna göre Macaristan basın özgürlüğü açısından 180 ülke arasında 71'inci sırada. Orban'ın Fidesz partisi iktidara geldiğinde ülke listede 23'üncü sıradaydı.

 

Bu haberi ve yorumu niçin köşeme aldığıma gelince…

Macaristan bir AB üyesi. Hani şu burunlarından kıl aldırmayan, basın özgürlüğü için her şeyi yıkıp yakan, tavizsiz birlik!

 

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) 2018 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'ne göre 157’inci sırada.

Heyecanlanmayın! 2002’de de 99’uncu sıradaydı.

Antep’te durum nedir?