DEREVENK ve PASTIRMA

YAYINLAMA: 01 Şubat 2019 / 20.00 | GÜNCELLEME: 01 Şubat 2019 / 20.00

Talas Amerikan Koleji’nden büyüğüm bir ağabeyimin ortak sitemize yazdığı pastırma ile ilgili hatırasını okuyunca çok beğendim ve hikayeyi köşeme aldım.

 

Kayseri ilinin Talas merkez ilçesinin doğusunda -doğu batı istikametinde- yer alan Derevenk Vadisi’nin ortasında kış ve bahar aylarında ciddi miktarda su taşıyan bir dere akar. Araç trafiğine kapalı olan vadiye yalnızca yürüyerek ulaşılıyor. Derevenk trekking düşkünleri için tam bir cennet. Talas ve Tavlus’un köyleri arasında uzanan dik yokuşları ve uçurum kenarından devam eden patikalarıyla macera tutkunlarının gözdesi bir vadi.

 

Ya 2. ya da 3. sınıf sömestr başı, hava güzel…

Cumartesi öğle yemeğinden sonra daha ders falan yok, Derevek'e gidelim dedik. Üç arkadaşız ama isimlerini çıkaramadım. Hikayenin sonunda hatırlayabilirim.

 

Yürüyerek vardık, ince patikadan yavaş yavaş aşağıya indik, vadi zemininde su akıyor. Etrafta bir sürü banyo küveti ve salkım salkım asılı pastırmalar.

Üzerleri simsiyah, yanından geçince siyah olan sinekler kaçışıyor, pastırmanın çöveni (çemeni) meydana çıkıyor.

Küvetlerin ne işe yaradığını, belki de çalışanlar paydos da yıkanıyorlar diye düşünürken, biraz ileride bir çalışanın küvete çuvaldan kırmızı bir toz boşalttığı gördük, kırmızı toz biber!.. Sonra küvete biraz da koyu renkli (tahminen asidi yüksek idi) zeytinyağı boca etti, küçük torbalardan birkaç toz filan ekledi!

Sonra da paçaları sıvadı, ayağındaki lastikleri (siyah lastik ayakkabıya benzer) çıkardı ve küvete girdi.

Başladı çiğnemeye, biz kovulmadan uzaklaştık, ama uzaktan ne yapılıyor diye kesiyoruz.

 

10-15 dakika sonra bacaklarına yapışan çöveni sıvazladı, dışarı çıktı, lastikleri giydi, 10 metre küvetten uzaklaştı, anlaşıldı çişi gelmiş, bir güzel işedi, sonra geri geldi, tekrar küvete girdi, çiğnemeye devam etti.

Ohhh be, bu pastırma tadından yenmez!

Biz inceden tekrar yukarı çıktık. Derevenk vadisinde devamlı esen bir rüzgar var idi, güneyden kuzeye doğru; bildiğim kadarı ile o hava akımı pastırmanın oluşumuna fayda sağlar imiş.

O gün bu gündür, pastırmanın hep üstündeki çövenini sıyırıp, yalnız pastırma kısmını yerim!..

 

Geçenler, Hanım'a, “Çarşıya gidiyorsun, 100-150 gr pastırma al. Guş gönü olsun” dedim.

Ne olsun?” dedi.  Guş gönü olsun” dedim. Yani, süt dananın bonfilesinden yapılan, Kayseri lisanı 'Guş Gönü’, Türkçesi 'Kuş göğsü’ dür.

 

Hanım çarşıdan geldi, “Pastırma aldım, 220 gr. 33.- TL verdim. Kilosu 150.- TL” dedi.

Yuh be, demek bu kadar pahalı olmuş. İyi pastırma idi, lokum gibi. Ama yine çövenleri sıyırdım!..

Artık pastırma bildiğim kadarı ile sıcak hava tünellerinde yapılıyor. Derevenk çok ilkel idi.

 

 

 

Pastırma ve et sucuğu deyince akla hemen Kayseri gelir. Bu güzel ve varlıklı kentimizin ürünleri dünyanın her tarafına gönderiliyor. Resim, Kayseri’nin en popüler pastırma, sucuk dükkanlarından birisi. Adını reklam olmasın diye yazmıyorum.

DEREVENK ve PASTIRMA