TÜSİAD’dan önemli açıklamalar!

YAYINLAMA: 21 Şubat 2019 / 20.00 | GÜNCELLEME: 21 Şubat 2019 / 20.00

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) 49. Genel Kurul toplantısında önemli açıklamalar yapan Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Tuncay  Özilhan özetle şunları söyledi:

Toplum olarak yüksek adrenalinden yorgun düştük. Artık kavga etmek yerine geleceğimizden konuşmaya ihtiyacımız var.

Seçimlerin birinci maddesi yerel kalkınma olmalı.

Ekonomide sorunların halkın gözündeki ağırlığının giderek arttığı bir ortam adaylardan beklentimiz vatandaşların yaşam standartlarını nasıl yükselteceklerini ortaya koymalarıdır.

Ağırlaşan makro ekonomik sorunlar arasında fırsat bulup konuşamıyoruz, ama yerel kalkınma çok ciddi bir sorun.

 

Topraklarımızı sadece Ankara’dan bakarak yönetmek mümkün değil. Yerel kalkınmada geçmişte yapılan hataların sonuçlarını gıda enflasyonundan işsizliğe bir çok alanda görüyoruz ve yaşıyoruz. Gıda fiyatlarının on yıldan beri enflasyonun üzerinde seyrediyor olması meselenin gıda-hava koşullarından kaynaklı olmadığını gösteriyor.

 

Son haftalarda gıda fiyatlarındaki yükselişe karşı önlemler alınıyor, ama sorunu çözmeye yönelik adımlar görmüyoruz. 80 milyonu besleyecek çiftçilerin oranı yüzde 10 dan yüzde 3 düştü.

 

Üretimin azaldığı, çiftçiliğin yok olduğu, tüketimin hızla arttığı bir durumda gıda fiyat kontrolüyle bir yere varılamaz.

80 milyonluk bir ülke olarak, Türkiye’nin gıda ve gıda güvenliğinden taviz vermesi kabul edilemez. Tarıma sanayi kadar önem vermeliyiz. Mutfaktaki yangını söndürmek için adım atarken, tarımın sorunlarına değinelim.

 

Kısa vadeli hesaplar ağır bastığında uzun vadeli hedefler ıskalanır. Uzun vadeyi ıskalama lüksümüzün hiç olmadığı bir dönemden geçiyoruz. Çin’in her alanda hızlı yükselişi ABD’nin dünya liderliğini sarsıyor.

Geçmiş tecrübelerden ders çıkardı. Zaten hissetmekte olduğumuz küresel çaptaki huzursuzluğun artarak devam etmesine hazırlıklı olmamız lazım. Bu durum karşısında dünya çapında güvenebileceğimiz bir kurum yok. AB ile ilişkilerimizin daha istikrarlı ve dengeli olduğunu görüyoruz. AB ile ilişkilerimizi geliştirmek eksiklerimizi tamamlamak bizim avantajımıza.

 

TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik’in açıklamaları da özetle şöyle:

Bugün paylaşmak istediğim Türkiye için bir vicdan muhasebesidir.

İki yıl once, güçlü bir Türkiye hayali ile yola çıktık. Amacımız güçlü bir geleneği, güçlü bir geleceğe taşımaktı. Emin olun güçlüyüz demekle güçlü ülke olunmuyor. Ülkeleri güçlü yapan değerler var. Bunlar hukukun üstünlüğü ve insan haklarına saygıdır.

 

Bir ülkenin küresel dünyada güçlü olması için dünya ile bağlantısının da güçlü olması lazım. Dünya artık çok önemli bir kavşakta. Bilinmezlik aynı zamanda güvensizlik yaratıyor. Önümüzdeki dönemde Asya ve Çin gerçeği göz ününde bulunmadan analiz yapılamıyor.

 

Geçtiğimiz iki yılda ülkemizde siyasi ve ekonomik anlamda çok şey yaşandı. Yönetim şeklimizi değiştirmek için referanduma gittik. Suriye’deki varlığımızı askeri boyuta taşıdık. Hain bir darbe girişimi yaşadık. Bugün ülkemizin en büyük sorunlarından biri kutuplaşmadır

 

Herkesin aynı şeyleri düşündüğü yerde kimse çok fazla düşünmüyor demektir. Uzlaşma asla yenilgi değildir.

 

İnsan sadece söylediklerinden değil sustuklarında da sorumludur. Türk iş dünyası bugüne kadar bu anlamda çok zorluklar yaşadı. Hepsinden güçlenerek, hatalarımızdan ders alarak çıktık. Bizler elini taşın altına koyan değil, eli zaten taşın altında olan insanlarız

 

Bilecik, açıklamalarından sonra başkanlık görevini Simone Kaslowski’ye devretti.

 

 

 

 

Gelişimini tamamlayamamış birey…

 

Japonya'da 2. Dünya Savaşı sonrasında kaos döneminin ardından yapılan ilk seçimlerde sadece üniversite mezunlarının oy kullanabildiğini biliyor musunuz?

 

Japonya şu anda teknolojide en gelişmiş ülkeler arasında yer almaktadır.

Japonya'da zorunlu eğitim 9 yıl. Nüfusun yüzde 99’u bu temel eğitimi alıyor.

Üniversite eğitimi alanlar ise nüfusun yüzde 83'ünü oluşturuyor.

 

Bu sistemde en az lise eğitimi görmeyenler oy kullanamıyor.

Açıklaması da şöyle: Kendi geşimini tamamlayamamış bir birey, toplumu ve devleti ilgilendiren konularda söz ve hak sahibi olamaz!..

 

Bizde de uygulansa sonuç ne olur?

TÜSİAD’dan önemli açıklamalar!