Portakal Çiçeği Karnavalı
Adana ile aramızda hiçbir zaman kapanmayacak çeyrek asırlık medeniyet farkı var.
Türkiye’nin ilk sokak karnavalı, Adana’da ‘Portakal Çiçeği Karnavalı’nı televizyonda izlerken bunu düşündüm.
Portakal Çiçeği Festivali, daha doğrusu Adanalılar tarafından karnaval olarak kabul edilen bu etkinlikler, birçok şehirden insanı Adana’ya topluyor.
Otellerin tam doluluk oranına yaklaştığı ve havayolu şirketlerinin bu döneme özel ek seferler düzenlediği etkinlik günleri bir karnaval coşkusuyla yaşanıyor. Hemen her sokakta kurulan standlarda hediyelik eşyaların satıldığı, sanatla dolu ve yarışmalarla renklenen festival günleri adeta bir şölen havasında geçiyor.
Bu festivalde Adana sokaklarındaki her bir portakal ağacı farklı bir etkinlik alanı oluşturuyor. Sokaklarda turuncu kıyafetler, renkli şapkalar, taçlar ve çiçeklerle dolaşan katılımcılar; renkli portakal çiçeği karnavalı yürüyüşünde keyifli anılar biriktiriyor. Yöresel tatların tanıtıldığı etkinlikler; dans gösterileri, konserler, alışveriş imkanıyla gerçek amacına ulaşıyor…
Almanya’da Köln Karnavalı’nın Adanalılara ilham verdiğini düşünüyorum.
Bu karnavala önayak olan ünlü gazeteci Ayşe Arman’ın annesi Alman.
Köln karnavalı da Almanları, komşu ülke vatandaşlarını Köln’e çeker, insanlar eğlenirken kentin esnafı da kasalarını doldurur. Sistem böyle çalışır.
Karnavalın son günü kortej yapılır. O rengarenk korteji seyrederken Adana ile aramızdaki farkı görmemek mümkün değil!
Bravo Adanalılara…
Bizim yılın ilk çeyrekteki ihracatımız, 1 milyar 821 milyon dolar. Adana’nın ise sıkı durun, yalnız 472 milyon dolar. Yani Antep’in ihracatı Adana’yı 4’e katlıyor!
Ama bir de şöyle bakalım.
Adana’nın Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasıla içindeki payı yüzde 3.9 iken, Gaziantep’in payı 2.2! Aradaki fark bir hayli fazla. (Kaynak: TÜİK)
Gaziantep’in ürettiği mallardaki katma değer oranı Adana’ya göre çok düşük. Sanayicilerimizin benzer işi yapmaları ve yoğun rekabet kar oranını minimuma indiriyor.