Kişinev

Moldova,  Ukrayna ile Romanya arasında bulunan bir ülkedir. 1991’de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB)’nin çözülmesinden sonra bağımsızlığını ilan ediyor. Prut ve Dinyester nehirleri içinden geçiyor. Kişinev, Moldova Cumhuriyeti’nin başkenti ve en büyük şehridir.  Ülkenin nüfusu 4 milyon ve başkentte  700 bin kişi yaşıyor. Moldova şaraplarıyla ünlüdür.

Türkiye ve Moldova vatandaşları isterlerse nüfus cüzdanlarıyla seyahat edebiliyor. İki ülke arasında vizeler kalkmış bulunmuyor. İki ülke arasında geçiş yapmak isteyenlere “Giriş – Çıkış Formu” veriliyor. Bu formu ülkede kaldığınız sürece yanınızda taşımanız ve çıkışta nüfus cüzdanınızla birlikte görevliye vermeniz gerekiyor.

Kişinev’e İstanbul’dan direk uçak seferleri olduğu gibi, Ukrayna’nın Odessa şehrinden de gidilebiliyor. Odessa- Kişinev arasında karşılıklı minibüs seferleri yapılıyor. İki şehir arası 180 km olmasına rağmen, sınır kapısında bekleme süreside göz önüne alındığında yaklaşık 5 saat sürüyor.  Ulaşım araçları oldukça eskidir.

Kişinev’e giderken yanınıza Dolar, Euro ya da Türk Lirası alabilirsiniz. Şehirdeki döviz bürolarından paranızı Moldova Lei’ne çevirebilirsiniz. Moldova ulusal para birimi Moldova Lei, kısaltması MDL. 100 TL 309 MDL ediyor.

Kişinev küçük bir şehir olduğundan, uzun yürümeleri seviyorsanız, ulaşım araçlarına ihtiyaç duymadan oldukça rahat gezebilirsiniz. Oldukça  güvenli bir şehir izlenimi veriyor. Kalemle çizilmiş gibi oldukça uzun caddeleri  ve sokaklarıyla, geniş ve yemyeşil parklarıyla, eski ve tarihi yapılarıyla telaşsız, sakin ve acelesi olmayan bir şehir görünümdedir. Ülkede Romence ve Rusça konuşuluyor.   

Kişinev’de Gezilecek Yerler

Nativity Katedrali, 1830’da inşa edilmiş, günümüze kadar birçok restorasyon geçirmiştir. Katedral, şehrin merkezinde ve parkın içinde bulunmaktadır.

Arcul de Triumf (Holly Gates), Katedralin karşında yapı, 1846’da inşa edilmiştir. Anıtın üzerinde bir saat bulunmaktadır. Şehrin simge yapılarından biridir.

Stefan Cel Mare Bulvarı, Moldova’nın ulusal kahramanı sayılan Stefan Cel Mare adını taşıyor ve şehrin ana bulvarıdır. Yine bulvar üzerinde bu kahramın adını taşıyan bir park ve heykel bulunuyor.

Turnul de Apa (Water Tower), 1892’de şehrin su dağıtım merkezi olarak inşa edilmiş ve günümüze müze olarak hizmet veriyor. Kulenin en üst katında şehrin panoramik görüntüsü seyrediliyor.

Puşkin Müzesi, 1799-1837 yılları arasında yaşayan Rus şair ve yazarı Alexsander Puşkin’in 1820-1823 yılları arasında sürgünde yaşadığı ev, günümüzde müze olarak hizmet veriyor.

Marx ve Lenin Anıtları, Sovyetler Birliği döneminde şehrin çeşitli meydanlarında bulunan heykeller, Sovyetlerin çözülüşünden sonra bu heykellerden bazıları şehrin kenarındaki bir parkın köşesine taşınıyor.

Mileşti Mici, sadece Moldova’nın değil aynı zamanda Avrupa’nın en ünlü mahzenlerinden biridir. 200 yıl önce taş ocağı ve 2. Dünya Savaşı’nda sığınak, 1969’dan sonra da şarap mahzeni olarak kullanılıyor. 200 km uzunluğunda ve yerin 50-80 metre derinliğinde 2 milyon şarap şişesinin saklandığı mahzen, dünyanın en büyük şarap mahzeni olarak biliniyor.

Cricova, Moldova’nın Mileşti Mici’den sonraki en ünlü şarap mahzenidir. 150 km uzunluğunda ve 60 ile 80 metre derinlikte bir milyondan fazla şarap şişesi burada saklanıyor. Mahzenin bir bölümü arabayla gezilebiliyor.

Gerek Mileşti Mici gerekse Cricova’yı bireysel olarak gezmek zor görünüyor. Rezervasyon yaptırmanız ve bir araca sahip olmanız gerekiyor. Bu mahzenleri gezmenin en kolay yolu şehir merkezinde bulunan tur şirketlerini kullanmak gerekiyor.

Orheiul Vechi, şehir merkezine 50 km uzaklıkta,16. yüzyılda kayaların oyulmasıyla oluşturulmuş, bir dönem rahiplerin yaşadığı bir açık hava müzesidir. Erken Hristiyanlık dönemine ait bir manastırda yapılan arkeolojik çalışmalar sonucu ortaya çıkarılıyor. Şehir merkezinde bulunan otogardan düzenli ulaşım imkanı bulunuyor.

Kişinev’de her keseye uygun konaklama olanağı bulunuyor. Hostellerden, pansiyonlara, günlük kiralık evlerden, beş yıldızlı otellere kadar  seçenekler  mevcut.

Ayrıca Kişinev, açık hava müzesini andıran sokakları, tarihi yapıları, birbirinden geniş ve güzel parkları, müzeleri ve heykelleriyle görülmeyi hak eden bir şehirdir.