Değişim isteyenlerin elinde bir plan program var mı?
Bugün Canan Kaftancıoğlu’nun İstanbul il başkanlığından ayrılacağını öğrenince 2024 yerel seçimlerinin kaybedilebileceğini düşündüm.
Kaftancıoğlu’nu şahsen tanımıyorum, ancak hakkında yazıları okuyorum. Köy Enstitülerini yuttuğum için kayınpederini tanıyorum, kendisini il başkanı olunca bilme fırsatı buldum. Zaten, kendisi de medyaya mesafeli kalmayı tercih ediyor sanırım. O nedenle satır aralarını okuyarak takip edebiliyorum onu.
2018 yılında seçimle İstanbul İl başkanlığına geldi ve dedi ki: “İstanbul’u almaya geldim”. Çok iddialı bir söylemdi, alay ettiler onunla, dediğini yaptı, aldı seçimi. Ekrem İmamoğlu seçildikten sonra bir yazı okudum, meğer Kaftancıoğlu anket yaptırmış, “Nasıl bir büyükşehir belediye başkanı istersiniz?” diye. Kaftancıoğlu hep böyle kariyer sahibi genç bir kadının başkan olmasını hayal edermiş. Anketten genç, yakışıklı, İstanbul konusunda deneyimli karizmatik bir adam çıkmış. O da İmamoğlu’na pek uymuş ve neticede de seçildi, anketten çıkan.
31 Mart 2019 seçimlerinden birkaç hafta önce Kaftancıoğlu twitter hesabından saat 02:00’de istifa ettiğini duyurdu. Yanlış hatırlamıyorsam durum Kılıçdaroğlu’na iletilmiş, o da “giderse gitsin” demiş. Birileri Kaftancıoğlu’nun gitmesinin seçimlerin gitmesi demek olduğunu Kılıçdaroğlu’na kibar bir dille anlatmış. Ve Kaftancıoğlu birkaç saat içerisinde istifasını geri aldı. Seçim kazanıldı, Genel Başkanla İstanbul İl Başkanı o tarihten sonra iyi dost oldular.
Yaşamım boyunca politikaya hep mesafeli oldum. Gazetecinin öyle olması gerek zaten. Gazeteci çocuğu olduğum için de aklım erdiğinden beri Antep’te ne olup bittiyse hepsine şahit oldum, genel ülke politikasını da evimize giren gazetelerden okudum. Bazı olayları bizzat yaşadım, İnönü’nün çantasını taşıyan yakışıklı Antepliyi milletvekili, hatta bakan yaptılar mesela. Bazılarını ise, yaşayanlardan dinledim. Ömer Asım Aksoy, Gaziantep milletvekili idi, 3 cilt Antep Ağzı kitabı yazdı, o nedenle hiç affetmediler mesela, onu seçmemek için yerine babamın en yakın arkadaşını getirdiler. Muhtemelen olay olduğunda babam bile fark etmemişti! Ömer Asım Bey, gerçekten muhteşem bir adamdı, her yönü ile. Kültürü kalıcı kalmak için kitap yazdı, cezalandırdılar. Yakın zamanda Antep’te yine benzer bir şey oldu. Bizzat Kılıçdaroğlu’nun isteğiyle demir çelik mafyasıyla iş yapmış isim bir gecede aday yapıldı ve seçildi. Partisine emek vermiş, muhalefetin her cephesinde savaşan Uğur Kalkan’ın ismini bile anan olmadı.
Şimdi bir İmamoğlu rüzgarı esiyor ya, püf diye uçup gidecek gibi duruyor. Değişim isteyenlerin elinde bir plan program var mı? Tarikatlarla nasıl savaşmayı düşünüyorlar acaba? Sahi bu insanlar 1789 Fransız devrimini bilirler mi? Devrimin devlete karşı değil, ruhban sınıfa karşı yapıldığından haberleri var mıdır mesela? 1789’dan 1906’ya uzanan laiklik serüveni konusunda bilgi sahibi midirler?
Mazbatasını almış, Can Atalay’a destek vermekten acizler, nasıl yenilik yapacaklar ki?
******
HAYTALYA/HAYTALI/SU MUHALLEBİSİ
1 bardak su
1 bardak süt,
4 dolu yemek kaşığı buğday nişastası,
3 dolu kaşık şeker,
1 paket vanilya,
5 komposto kasesi
Kıvam için:
1,5 bardak su
2 dolu kaşık şeker
1 paket vanilya,
1 yemek kaşığı gül suyu
2 kaşık badem içi
2kaşık fıstık içi
Uygun bir tencereye nişastayı koyun, üzerine 1 bardak su döküp tel çırpacak ile iyice karıştırıp, düzgün bir karışım yaratın. Bu karışımın üzerine sütü dökün ve karıştırmaya devam edin. Şimdi ocağa koyun 15 dakika kaşık ateşte aynı yöne karıştırın. Şekerini önce katın, erisin. Ocağın altını kapadıktan sonra vanilyalı ekleyin. Karıştırmaya devam edin, bu karışımı 5 komposto kasesine bölüştürün, her birinin yüksekliği 2 santim olsun. İyice soğuduktan sonra buzdolabına koyun.
Ben yukarda yazılan kıvamı taze gül yaprakları ile yaptım. 1,5 bardak suyu bir bardağa yakın gül petalleri ile 10 dakika kaynattım. Bu arada tadına baktım, gül kokusu iyice suya geçmişti. Şekeri ekledim, karıştırdım ve ocağın altını kapadım. Soğuduktan sonra gül petallerini sıkıp attım ve vanilya ekledim. Bu arada badem ve fıstığın kabuklarını soymuştum. Kabuklarını soymuş olduğum badem ve fıstıkları üzerine streç kapatıp buzdolabında sakladım. Sizin büyük olasılıkla gül petalleriniz olmayacağı için, siz ölçü miktardaki suya yazdığım malzemeleri katıp karıştırın, şeker eridikten sonra buzdolabına koyun.
Tercihen buzdolabında 12 saat bekleyen haytalyayı servis yaparken bıçakla 12-15 parça olacak şekilde kesin. Üzerine kabuklarını soyduğunuz fıstık ve bademleri koyun, sonra 1-2 santim yüksekliğinde hazırladığınız suyu ilave edin. En son üzerine bir veya iki top dondurma yerleştirin ve ikram edin.