Avrupa Birliği’ni sarsan mülteci krizinin çözmeye yardımcı olması karşılığında Brüksel’den Ankara’ya sağlanabilecek destek meselesi Birlik’te yoğun biçimde tartışılıyor. AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in Türkiye'nin “güvenli ülkeler” listesine alınmasını bir kez daha talep ettiği, Alman Hükümetinin de öneriye “yeşil ışık” yaktığı bildirirken bu öneriye Alman muhalefetinin ise “şiddetle” karşı çıktığına dikkat çekiliyor.
Deutsche Welle, “Federal Hükümet, AB'nin Türkiye'nin 'güvenli ülke' ilan edilmesi planına sıcak yaklaştı. Bir hükümet temsilcisi AB Komisyonu'nun söz konusu önerisine ilişkin olarak, ‘Türkiye'nin güvenli ülkeler listesine alınmasının olayların bütünü göz önünde bulundurulduğunda anlamlı olacağını düşünüyorum’ dedi” sözleriyle girdiği haberinde yine söz konusu yetkilinin Federal Hükümet’in buna ilişkin kararın perşembe günü Brüksel'de yapılacak zirvede alınmasını beklemediğini kaydettiğine dikkat çekti.
AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’in Türkiye'nin “güvenli ülke” olarak kabul edilmesi önerisini bir kez daha yinelediğini, Juncker’in kimi çekincelere karşın, Türkiye'nin söz konusu listeye alınması konusunda kararlı olduğunu belirttiği anlatılan haberde, "Daha önce Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere de bu öneriye destek verdiğini açıklamıştı. Juncker, bu adımın atılmaması halinde Türkiye ile üyelik müzakerelerinin yürütülmesine de gerek kalmayacağını belirtti” gibi sözlere yer veriyor.
DWelle, öte yandan Alman hükümetinin Brüksel'deki zirvede Türkiye'nin sığınmacı krizi konusunda AB ile işbirliği yapmak için öne sürdüğü taleplerin netleşmesi beklentisi içinde olduğu kaydedildiğini anlatırken “Pazar günü Türkiye'ye gidecek olan Almanya Başbakanı Merkel'in konuyu ziyaretinde gündeme getirmesi bekleniyor” diyor.
Almanya’da muhalefet partileri ise Türkiye'nin AB tarafından “güvenli ülke” olarak kabul edilmesine sert şekilde karşı çıkıyor. Yeşiller’den Claudia Roth, “Bunun Türkiye’deki gerçeklikle hiç ama hiç ilgisi yok” diye konuştu.
Sol Parti’den Inge Höger de Türkiye’nin güneydoğusunda terörle mücadele adı altında kentlerin çevresinin günlerce kuşatıldığını, bunun “Kürt seçmenleri seçim öncesi korkutma amacı taşıdığını” öne sürdü.
DW'ye bu konuda değerlendirmelerde bulunan Alman Ortadoğu uzmanı Michael Lüders de "Suriyeliler için Türkiye güvenli bir ülke olabilir. Fakat Türk hükümetin politikalarına karşı çıkan aydınlar için de güvenli bir ülke mi? Hükümetin politikalarına eleştirel yaklaşan Kürtler ve Türkler için ilerleyen dönemlerde durum daha da ciddileşebilir. Türk ve Kürt aydınların Almanya veya Avrupa Birliği ülkelerine kaçmak istemesini ihtimal dışında bırakmıyorum" yorumunda bulundu.
İnsan haklarına saygı gösterilen ve siyasi kovuşturmanın vuku bulmadığı ülkeler AB tarafından “güvenli” kabul edildiğine dikkat çekilen haberde, “Bu ülkelerden yapılan iltica başvuruları daha hızlı işleme alınırken, iltica başvurusu kabul edilmeyen sığınmacılar da daha hızlı geri gönderilebiliyor” deniliyor.ANKA
Deutsche Welle, “Federal Hükümet, AB'nin Türkiye'nin 'güvenli ülke' ilan edilmesi planına sıcak yaklaştı. Bir hükümet temsilcisi AB Komisyonu'nun söz konusu önerisine ilişkin olarak, ‘Türkiye'nin güvenli ülkeler listesine alınmasının olayların bütünü göz önünde bulundurulduğunda anlamlı olacağını düşünüyorum’ dedi” sözleriyle girdiği haberinde yine söz konusu yetkilinin Federal Hükümet’in buna ilişkin kararın perşembe günü Brüksel'de yapılacak zirvede alınmasını beklemediğini kaydettiğine dikkat çekti.
AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’in Türkiye'nin “güvenli ülke” olarak kabul edilmesi önerisini bir kez daha yinelediğini, Juncker’in kimi çekincelere karşın, Türkiye'nin söz konusu listeye alınması konusunda kararlı olduğunu belirttiği anlatılan haberde, "Daha önce Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere de bu öneriye destek verdiğini açıklamıştı. Juncker, bu adımın atılmaması halinde Türkiye ile üyelik müzakerelerinin yürütülmesine de gerek kalmayacağını belirtti” gibi sözlere yer veriyor.
DWelle, öte yandan Alman hükümetinin Brüksel'deki zirvede Türkiye'nin sığınmacı krizi konusunda AB ile işbirliği yapmak için öne sürdüğü taleplerin netleşmesi beklentisi içinde olduğu kaydedildiğini anlatırken “Pazar günü Türkiye'ye gidecek olan Almanya Başbakanı Merkel'in konuyu ziyaretinde gündeme getirmesi bekleniyor” diyor.
Almanya’da muhalefet partileri ise Türkiye'nin AB tarafından “güvenli ülke” olarak kabul edilmesine sert şekilde karşı çıkıyor. Yeşiller’den Claudia Roth, “Bunun Türkiye’deki gerçeklikle hiç ama hiç ilgisi yok” diye konuştu.
Sol Parti’den Inge Höger de Türkiye’nin güneydoğusunda terörle mücadele adı altında kentlerin çevresinin günlerce kuşatıldığını, bunun “Kürt seçmenleri seçim öncesi korkutma amacı taşıdığını” öne sürdü.
DW'ye bu konuda değerlendirmelerde bulunan Alman Ortadoğu uzmanı Michael Lüders de "Suriyeliler için Türkiye güvenli bir ülke olabilir. Fakat Türk hükümetin politikalarına karşı çıkan aydınlar için de güvenli bir ülke mi? Hükümetin politikalarına eleştirel yaklaşan Kürtler ve Türkler için ilerleyen dönemlerde durum daha da ciddileşebilir. Türk ve Kürt aydınların Almanya veya Avrupa Birliği ülkelerine kaçmak istemesini ihtimal dışında bırakmıyorum" yorumunda bulundu.
İnsan haklarına saygı gösterilen ve siyasi kovuşturmanın vuku bulmadığı ülkeler AB tarafından “güvenli” kabul edildiğine dikkat çekilen haberde, “Bu ülkelerden yapılan iltica başvuruları daha hızlı işleme alınırken, iltica başvurusu kabul edilmeyen sığınmacılar da daha hızlı geri gönderilebiliyor” deniliyor.ANKA