23 Nisan....

YAYINLAMA: 23 Nisan 2020 / 20.10 | GÜNCELLEME: 24 Nisan 2020 / 19.04

 ayfer2 

Benim en sevdiğim bayramdır. Daha doğrusu çocukluk günlerimi süsleyen ve özlediğim bayramdır.
Bu fotoğrafa gülümserken 23 Nisan TBMM'nin açılışının yüzüncü yılını kutlayacağım hiç aklıma gelmemişti tabii...
Gaziantep'te Akyol İlkokulu’na gittim. Öğretmenim ilk üç sene Özden Alp'ti... Çok yetenekli bir hanımdı. Yakın zamanda vefat etti, onu saygıyla anıyorum.

Sanırım, bir veya iki sene bayramda ben melek oldum! (Bugün ki anlamında değil tabiki...) O kanatlar sert bir telden yapılıyordu. Öyle satın alınan bir şey değil, öğretmenimiz onları bir ustaya yaptırıyordu herhalde. Neyse... Kanat telinin içerisine bir kumaş geriliyordu herhalde. Belki kolalanıyordu sert durması için. Daha sonra kanatın üzeri sim parçacıklarıyla yapıştırmak suretiyle süsleniyordu. Saçımda ki taç, elbisem filan, ayakkabı ve çorap hariç her şey evde imal ediliyordu, öğretmenin önderliğinde tabii... Okul, bir traktör kiralayıp, römorkunun üzerini beyaz kumaşla kaplardı ve biz ayakta durmaz, otururduk diye hatırlıyorum. O beyaz kumaşın üzerine şık, dekoratif ahşap oturabileceğimiz bir platform yerleştirirlerdi. Ne keyif alırdım, melek olarak traktörün üzerinde oturup, resmi geçit töreninden geçmekten...

Yazmasam eksik olur. Annem, sadece beni değil, maddi gücü yetmeyen çocukların da bayramlara katılabilmeleri için ya onların elbiselerini, aksesuarlarını düzenler ya da kumaşlarını alıp, ücretini ödeyip diktirirdi. Böylece sadece ben bayram yapmazdım, varsıl olmayan diğer arkadaş ve akrabalarım da bayram yaparlardı.

Resmi geçit töreni falan 12:00-13:00 gibi biter... Öğleden sonra saat 14:00-15:00 gibi Kendirli Kilisesi salonunda çocuklara eğlence düzenlenirdi. Kendirli Kilisesi uzun seneler "Halkevi" olarak hizmet etti. O eğlencelerden birisi aklımda kalmış. CHP'nin Kadın Kolları Başkanı Muazzez Sarı idi. Muazzez Hanım, İslahiyeli bir avukatın karısıydı. Bir 23 Nisan eğlencesini o düzenlemişti. Bir dolu eğlence ve ikramın yanısıra hula hoop yarışması yapılmıştı. Hula hoopu uzun süre düşürmeden çeviren kazanıyordu. Hepimiz müthiş performans gösterip hula hoopları düşürmeyince yarışmayı durdurup, tümümüze ödül verdiler diye hatırlıyorum.

Benim yaşadığım çocuk bayramı coşkusunu oğlum yaşamadı... Belki erkek çocuk olduğu için, belki o dönemde çok çocuk olduğu ve hepsinin bayrama götürülmemesi nedeniyle... bilemiyorum...

Aslında 23 Nisan Çocuk Bayramı dünyada barışı var etmek için büyük fırsattır. Nitekim Özal döneminde dünyanın çeşitli yerlerinden gelen çocuklar İstanbul ve Ankara'da ailelerin yanında misafir edildiler. Bayramın ne olduğu onlara anlatıldı... İnsan, çocukluk, gençlik döneminde yabancı bir ülkeye gidip, misafir edilirse, her şeyden önce ön yargılarından kurtulur ve orada yaşadıklarını ömrünün sonuna kadar detaylarıyla hatırlar. Bir ülkeye çalışmak için veya öğrenci olarak gitmekle, oradaki bir aileye misafir olup, kültürün içerisine dahil olmak arasında çok derin fark vardır. Ben, gazeteci ve yemek yazarı olarak bütün çalışmalarımı bu eksen üzerine oturtmuşumdur. En doğru ve yalın bilgiyi, o köyde, kasaba veya kentte yaşayan aile bireylerinden alırsınız.

Çocuk olmak güzel şeydir... İçimizdeki çocuğu hep beslemek, var etmek de şahanedir. İçinizdeki çocuk ne kadar aktifse o kadar yaratıcı olursunuz. "Ayyy şuna bak, çocuk gibi, daha büyümemiş" diye içindeki çocuğu besleyen insanları küçümseyenler kötü, karakteri gelişmemiş, kompleksli kişilerdir. Tecrübeyle sabittir!
İçimdeki küçük kızı hep canlı tutmaya özen gösteririm. Dilerim siz de öyle yapıyorsunuzdur.

23 Nisan Çocuk Bayramınız kutlu olsun. 23 Nisan’ı çocuk olarak çok severdim, şimdi de bir yetişkin olarak önemli bir farkındalık yarattığı için seviyorum. Diğer çoğu ülkede önce Cumhuriyet kurulur, sonra Millet Meclisi oluşturulur. Ancak, Türkiye ve az sayıda ülkede önce Millet Meclisi oluşturulmuş, o Meclis Cumhuriyeti kurmuştur. Kutlu olsun, sonsuza dek var olsun…

ayfer1

23 Nisan....