BU DÜNYADAN STEVE ESTEPHANİAN GEÇTİ (6) Bazen 15 kişi sofraya otururduk...

YAYINLAMA: 27 Şubat 2022 / 16.55 | GÜNCELLEME: 28 Şubat 2022 / 13.07

steve (2)

-Av eti yer miydiniz?

Av eti yalnız domuz eti yerdik. Çünkü orada yaşayan Türkler domuz eti kullanmazlardı. Haram olduğu için. Ama hükümet domuzları vurduğunda kendilerine avcar verirlerdi. Avcar dediğin barut saçma. Onlara ki avcılık yapsınlar. Ve onları bize haber verirlerdi. Biz giderdik orada, onu arabaya korduk. Arabayla getirirdik. Ve bir de kasap bulurduk. O da gizli gelirdi kimse bilmesin diye. Ona üç lira verirdik, üç lira da şeye arabacıya. Domuzu vuran onun kuyruğunu alırdı yalnız. Gitsin kendisinin avcarını alsın diye. Ha o domuzu biz yine kış hazırlığı yapardık, o şekilde.

-Taze yemez miydiniz?

Taze de yerdik.

-Özel yemekler var mıydı domuz etiyle?

Evet annem domuz etiyle bir yemek yapardı, zeytinle.. çok lezzetli bir yemek yapardı. Zeytinlerin yeşil- çekirdeklerini çıkartırdı. Domuz etini yaptıktan sonra onu da içerisine kordu, böyle lezzetli bir yemek yapardı. Bir de Kırıkhan’da hatırlarım kasap dükkanlarında Arap kebabı yaparlardı. Ben onu çok severdim. Ama ne şekilde yaparlardı bilmiyorum. Kasap dükkanlarında büyük bir tava olurdu. Kıymayı korlardı içerisine ve üzerine domates, sonra maydanoz, biber filan karışık böyle cızır cızır yapardı. Bütün köylüler gelir cuma günleri orada yerlerdi. Benim de biraz param olursa, ben de gider orada yerdim.

-Kırkhan’da içki yapılır mıydı?

Şarap fabrikası vardı.

Ermenilere mi ait?

Orada eskiden Boduryan isimli Konya’dan gelmiş bir adam vardı. Rakı fabrikası vardı. Oraya üzüm gelirdi, o rakı çıkarırdı. Ondan sonra Hatay Türkiye’ye katıldıktan sonra orada bir manastır vardı, bu manastır büyük bir manastırdı. Getirdiler orayı şarap fabrikası yaptılar. Hatta Tuzcu Abraham vardı, biliyor musunuz siz oradan nohut unu alırdınız, İskenderun’da.. Onlar gelir oradan şarap alırlardı. Ve İskenderun’da satarlardı. 1946-47 gibi..

-Kışa üzüm saklar mıydınız?

Kuru üzüm saklanırdı. Ve ceviz.

-Bandırma veya sucuk tabir edilen şeyler yaparlar mıydı?

Köylüler yapıp bize getirirlerdi. Çok samimi arkadaşları getirirlerdi. Amcam odun, kömür işi yapardı. Onlar bütün çevredeki köylüleri bilirlerdi. Onlar cuma günü pazara geldiklerinde balmış, kesme, cevizli sucuk getirirlerdi. Onları hatırlıyorum. Kış için nuru bağlardık. (Nar)

-Nar pekmezi yapar mıydı annen?

Zannedersem evet.  Ekşi olurdu, hangi yemeklerde kullandıklarını pek hatırlayamıyorum. Nar pekmezi biliyorum.

-Tarhana yapar mıydı?

Annem yapmazdı da komşular yapardı. Bizim dama getirirlerdi, oraya sererlerdi ki kurusun diye.

-Tarhananın içerisinde ne olduğunu biliyor musun?

Zannedersem dövme var. O zamanda sanıyorum, benim aklımda kalan “birisi kusmuş gibi!” Kuruduktan sonra onu döver, çorba yaparlardı. Satın alırdık. Annem kuskus yapardı. Hamurdu herhalde hammaddesi. Biraz da ince bulgur alırdı. Hamur, bulgurun dört tarafını kaplardı. Küçük küçük tane tane olurdu. Bizim yanımıza bir Türk kadın gelmişti. Galiba Akbezli idi (İslahiye’de bir köy) Çok fukaraydılar, biz onlara bakardık. Bunları bize onu öğretti. Ondan öğrendik.

-Peki hizmetçiniz var mıydı?

Evet vardı, her gün orada dururlardı. Ne yaparlardı? Bize bakarlardı. Yemeğe falan yardım ederlerdi. Bir de sütannemiz vardı. O da süt verirdi. Annemin sütü yoktu.

-Bu hizmetçiler hep sizinle mi yerdi?..

Evet, bizim büyük bir evimiz vardı hep otururlardı sofraya. 15 kişi filan olurlardı.

-Kahvaltıda ne yerdiniz?

Kahvaltıda süt veyahut çay. Ekmek, peynir, bal, ceviz, yumurta, pekmez. Yumurtayı da bahçemizdeki tavuklardan alırdık. Bahçemizde tavuk ve kazımız vardı. Bazen de keçi gelirdi. Keçiyi kesmeyi hiç sevmezdim, çünkü o benim arkadaşım olurdu.

BU DÜNYADAN STEVE ESTEPHANİAN GEÇTİ (6) Bazen 15 kişi sofraya otururduk...