İhtiyaçlar hiyerarşisi
Hayatta ki amacımız ne? Neden her sabah erkenden uyanıyor işe ya da bir yerlere koşturuyoruz? Durmaksızın hareket etmemizin sebebi ya da sebepleri ne? Aylarımızı yıllarımızı nerdeyse bütün zamanımızı ve enerjimizi, bu uğurda harcamamızın sebebi ne? İnsan; yaşaması, gelişmesi, üretmesi faydalı birer birey olarak hayatına devam edebilmesi için belirli gereksinimlere ihtiyaç duyar. Bu gereksinimlerin birçoğu, kişinin gelişimi için çok büyük önem taşır. Bu sorularımıza sadece cevap vermekle kalmayan ünlü Psikolog Abraham Maslow bu alanda bir teori (Abraham teorisi) oluşturarak bir öz değerlendirme sistemi geliştiriyor. Maslow temel de şunu öğrenmek istiyordu; bir insanın hayatına devam edebilmesi ve pes etmemesi için yapması gereken ve ihtiyaç duyduğu şey neydi? Buradan yola çıkıp insanların ihtiyaçlarına ve gereksinimlerine odaklanarak ihtiyaçlar hiyerarşisi adında, önceliklerimizi kategorize eden bir sistem geliştiriyor ve bu ihtiyaçları burada bir araya getiriyor. Bu temel ihtiyaçlar beş başlık altında toplanmış; yeme, içme gibi soyut kavramlardan kendini gerçekleştirmek gibi soyut kavramlara uzanmıştır.
Abraham teorisi; insanların belirli kategorilerdeki ihtiyaçlarını karşılamalarıyla, kendi içlerinde bir hiyerarşi oluşturan daha 'üst ihtiyaçlar'ı tatmin etme arayışına girdiklerini ve bireyin kişilik gelişiminin o an için baskın olan ihtiyaç kategorisinin niteliği tarafından belirlendiğini söz konusu etmektedir. Maslow'un kişilik kategorileri kendi aralarında bir sıralama oluşturur ve her ihtiyaç sırasına bir kişilik gelişme düzeyi karşılık gelir. Birey, bir kategorideki ihtiyaçları tam olarak gideremeden bir üst düzeydeki ihtiyaç kategorisine, dolayısıyla kişilik gelişme düzeyine geçemez. Beş ana başlık şeklinde toplanan ihtiyaçlar hiyerarşisi şu şekildedir.
1.Fizyolojik gereksinimler (nefes alma, besin, yemek, su, cinsellik, uyku, sağlıklı metabolizma, boşaltım)
2.Güvenlik gereksinimi (beden, iş, kaynak, ahlak, aile, sağlık ve mülkiyet güvenliği)
3.Ait olma, sevgi, sevecenlik gereksinimi (arkadaşlık, aile, cinsel mahremiyet)
4.Saygınlık gereksinimi (özsaygı, özgüven, başarı, başkalarına saygı duymak, başkaları tarafından saygı duyulmak)
5.Kendini gerçekleştirmek
-İlk basamak olan fizyolojik ihtiyaçlar en temel gereksinimlerimizdir. Bunlar bizim en ilkel ihtiyaçlarımız olmakla birlikte doğduğumuz andan itibaren ihtiyaç duyduğumuz şeylerdir ve nefes alma, besin, yemek, su, cinsellik, uyku, sağlıklı metabolizma, boşaltım olarak sıralanır. Bu kategorideki gereksinimler tam olarak karşılanmadan kişi bir üst düzeydeki kategorinin gereksinimlerini algılamaz, böyle gereksinimleri yoktur. Bu demek oluyor ki birey ilk basamağı gerçekleştirmeden diğer basamağa geçmez buna ihtiyaç duymaz. Örneğin günlük karnını doyuramayan bir kişinin, dünya görüşünü geliştirmek için kitap okumak gibi bir gereksinimi yoktur.
-İkinci basamakta ise güvenlik ve korunma ihtiyacı vardır: İnsan, yaşamak ve sağlıklı düşünmek için güvenli bir ortama ihtiyaç duyar. Burada güvenlikten kasıt, yalnızca bir tehlikeye karşı duyulan endişe ve kaygı değildir. İşsizlik, sağlık, barınma problemi yaşayan bir kişi diğer gereksinimlerine odaklanamaz, öncelik durumu ihtiyaç duyduğu gereksinimlerle yer değiştirir. Örnek olarak düzenli bir şekilde iş hayatı olmayan bir bireyin tatil planı yapması ya da ciddi sağlık problemi olan bir bireyin geleceğe dair planlar yapması nerdeyse düşünülemez çünkü birey için öncelik iştir ya da sağlıktır ve bu alanda kendisi için güvenli bir ortam aramaya girer.
Üçüncü basamakta sevgi ve aidiyet yer alır. İlk iki basamağı sağlıklı bir şekilde atlayan birey hayatında biri veya birilerine ihtiyaç duyar, bu ilişkilerin pozitif ve sağlıklı yürümesi büyük önem taşır. Aile, arkadaşlar, sevgili, eş, iş arkadaşları ile sağlıklı bir ilişkisi olan kişi doğal olarak kendini bir gruba ait hisseder. Kendini bir çevreye, yere, şehre, ülkeye ait hissetmek kişinin sağlıklı bir bakış açısına sahip bir birey olması için büyük önem taşır.
Dördüncü basamakta saygınlık gereksinimi yer alır. Birey eğer diğer basamakları sağlıklı bir şekilde atlamış ise toplum içerisinde bir yer edinmek, saygı duyulmak ister. Sevgi artık yeterli değildir çünkü birey sevilmese bile saygı duyulmak ister. Saygı dendiğinde bunun içinde öz saygı, öz güven, başkalarından duyulmayan saygıdan da bahsediliyor. Haliyle öz saygı veya öz güven olmadığında kişi kendini kötü hisseder ve bu durum bireyin hayatındaki bütün yapıp etmelerini olumsuz etkileyebilir.
Kendini gerçekleştirmek bireyin en tepedeki halidir artık. İnsanın hayatını idame ettirdiği bir işi, sosyal çevresi, ailesi, bağlı hissettiği bir grubu vardır ve toplum tarafından bilinir. Sistemin herhangi bir noktasında yer edinmiş sayılan biridir. Tüm temel ihtiyaçları karşıladıktan sonra kişi artık kendini gerçekleştirmek ister. Maslow bunun için şu cümleyi sarf ediyor; Bir insan olabileceğinin en üstü olmalıdır müzisyen olmak istiyorsanız bununla ilgili geliştire bilirsiniz kendinizi artık ya da başka bir şey.