Bağışçılarımıza teşekkür ediyorum
Ben 15 Kasım Perşembe gününden beri Arsuz’u ve hatta köyleri geziyorum ve de çok hoşlanıyorum.
Efendim, okulumuzun tatlı bağışçısı Semra Gökırmak Hanım gelip bizi görmek, tanımak istedi. Eşimle benim hastane randevumuz, bilmem ne randevumuz olmadığı bir zamanı kolladım ve buyurun dedim.
Depremle beraber ortaya çıkan bitmez tükenmez ihtiyaçlarımız bazı Facebook arkadaşlarımın derdi oldu adeta. Mahallemdeki okulun önemli bir kaç ihtiyacı vardı, sağ olsun Kanada’da yaşayan Sevgili Semra “Ben alırım” dedi ve aldı. Büyük şans eseri okulumuzun mükemmel bir müdürü var. Elinden her iş geliyor. Tıpkı Köy Enstitüsünden mezun bir öğretmen gibi. Akıllı tahtadan tutun, internet sistemini bile tamir ediyor.
Okulumuzun bir bağışçısı daha var, ama o isminin açıklanmasından çok rahatsız oluyor. Geçtiğimiz aylarda fotokopi makinasını sıfırladı, tüm parçalar yenilendi. Okulumuza bağış yapan Karaköy Lions Kulübü ve Sarıgül Sitesi’ndeki güzel insanları da yazmalıyım. Sayenizde kütüphane kitapları güncellendi. Çocuklar Bilim ve Teknik dergisine üye oldular.
Semra, çok yetenekli muhteşem bir kadın, bir defa profesyonel aşçı, esaslı bir kaptan ve NATO’da senelerce çalışmış bir mühendis. Ayrıca anlaşması çok kolay bir kişiliğe sahip, güzel bir yaratık. Bize yaptığı tüm güzellikleri bir süre önce sonsuza göçen oğlu Tonguç adına yapıyor. Okulumuza aldığı ses sistemi ile öğrenciler neşe içerisinde dans ederlerken her ikimiz de Sevgili Tonguç’un göklerden onları seyrettiğini ve hatta neşelerini, cıvıltılarını duyduğunu düşünüyor, mutlu oluyoruz.
Sultan Sofrası Restoranı’nı pek beğendi. Yemekleri bir aşçı titizliği ile tattı. Biberli ekmek, tuzlu yoğurtla yapılan geleneksel Antakya yemekleri, semsek, kaytaz böreği, aşur favorileri arasına girdi. Antakya künefesine bayıldığını yazmaya gerek duymadım!
Kale Köyü’nde manzarası olağanüstü, kazık olduğu kadar salaş bir restoran var, oraya da gittik. Pek sevdi oraları. Hava soğuk ve rüzgarlı olduğu için geziyi kısa kestik.
Konacık Doğal Köy Ürünleri dükkanını da pek tuttu Semra, götürmesi mümkün olsa dükkanı sırtlayacaktı, ancak Kanada’da bazı yiyecekler konusunda sıkı denetim varmış.
En son resimde Fatma ve Hasan’ı görüyorsunuz. Fatma dedi ki: “Ayfer Abla, Arsuzumuz’a iyilik eden Semra Hanım’ı bize getir, bari ağırlayayım.” Ben de Semra’nın Arsuzlu insanla tanışmasını pek istiyordum, böylece Fatma ve Hasan’ın evinde pek güzel bir akşam geçirdik.
Başta Semra olmak üzere tüm bağışçılarımıza en derin şükranlarımı sunarım. Okul Müdürü Mustafa Bey’e de bağışlarımızı en iyi ve doğru şekilde değerlendirdiği için teşekkür ederim.