Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, 10 Ekim 2015’teki Ankara Gar Meydanında yaşanan bombalı saldırının önlenmesinde ihmali bulunan kamu görevlilerinin tespit edilmesi amacıyla araştırma önergesi verdi.
Önergede, 103 kişinin hayatını kaybettiği, 570’ten fazla kişinin yaralandığı katliamın üzerinden geçen beş yılda etkin bir soruşturma ve kovuşturma süreci yürütülmediği ifade edildi:
“İhbara rağmen yakalanmadı”
“Katliamda ihmali veya dahiliyeti olan kamu görevlilerinin tespitine ilişkinse hiç yol kaydedilemedi” diyen Kerestecioğlu, buna karşın birçok belgenin bulunduğunu ifade etti:
“Katliamda kamu görevlilerinin ihmalleri hakkında birçok iddia, bilgi ve belge bulunmaktadır. Saldırıyı gerçekleştirenlerden Yunus Emre Alagöz hakkında, ‘saldırı gerçekleştirebilir’ şüphesiyle katliamdan 3 gün önce 81 ilin güvenlik birimlerine istihbarat notu gönderilmesi ya da katliamdan 11 gün önce, bir IŞİD üyesinin, Nizip'te bir gübre bayiinden patlayıcı yapımında kullanılan amonyum nitrat almaya çalışırken ihbar edilmesine rağmen yakalanmaması örneklerden bazıları…”
“İki kamu görevlisiyle konuşması tape’lerde”
Önergede ayrıca, İlhami Balı’yla ilgili de şu bilgiler yer aldı: “Katliamı organize eden ve hakkındaki davalarda yer alan bilgi ve belgelere göre Türkiye-Suriye sınır geçişlerini sağlayan İlhami Balı hakkında Türkiye’nin pek çok yerinde açılmış soruşturma ve kovuşturma dosyaları bulunuyor. Bunlardan en önemlileri sınır geçişlerinin yoğun şekilde yapıldığı Kilis’te bulunan dosyalardır.
“Kilis Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren 2016/243 E. sayılı dosyada bulunan tape kayıtlarında İlhami Balı’nın sınır geçişlerini nasıl gerçekleştirdiğine ışık tutan çok sayıda görüşme var.
“Balı’nın görüştüğü kişiler arasında biri asker, diğeri ise asker, polis veya istihbaratçı olduğu değerlendirilen iki yetkili kamu görevlisinin de bulunduğu tespit edildi. Balı ile asker arasındaki konuşma kayıtlarında askerin Balı’ya “şıhım” diye hitap ettiği, Balı ile kendisi arasındaki irtibatı kuran kaçakçıdan sıkıntısının olmadığını belirttiği, Balı’ya “birbirimize zarar vermemeliyiz” dediği, Balı’nın da kendilerine karşı tarafa bir şey yapılmayacağı şeklinde emir geldiğini beyan ettiği, askerin bizim sizinle bir sıkıntımız yok bizim PKK ile sıkıntımız var, dediği görülmektedir.
“Diğer görüşmede ise Balı’nın yetkili bir kişi ile IŞİD tarafından kaçırılan ve daha sonra canlı canlı yakıldığı ortaya çıkan asker için pazarlık yaptığı anlaşılıyor. Bu pazarlık sırasında görevli kişi Balı’ya “benim sana yaptığım insanlığı da biliyorsun, senin de bana bir insan misafirim olsa yaptığını biliyorum” diyerek “sen hangi adamla konuştun da bir misafirim var göndereyim dedin sana yanlış yapıldı” şeklinde bir soru yöneltiyor.”
Önergede, tape kayıtlarından anlaşıldığı üzere İlhami Balı’nın katliam öncesinde ve sonrasında teknik takip altında olduğunun anlaşıldığı ifade edildi.
Kerestecioğlu, tüm bu bilgi ve belgelerin incelenerek adli ve idari ihmallerin aydınlatılması ve olayda sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin tespiti için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerektiğini belirtti.