AKP MYK'de, Ahmet Davutoğlu, Abdullah Başçı, Ayhan Sefer Üstün ve Selçuk Özdağ'ın partiden kesin ihracı istendi. Özdağ, "Seçmenin mesajı anlaşılmıyor." Başçı, "Biz doğru olanı yaptık" diye karşılık verdi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sona erdi. Parti genel merkezinde basına kapalı gerçekleştirilen toplantı, 4 saat 40 dakika sürdü.
MYK'de yeni parti kurulacağı iddia edilen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Davutoğlu'nun ekibinden eski AKP Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, eski AKP Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ ve eski AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Başçı kesin ihraç istemiyle merkez disiplin kuruluna sevk edildi. Söz konusu kararın oy birliğiyle alındığı ifade edildi.
Konuya dair AKP'den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Ak Parti Merkez Yürütme Kurulu’nun 02.09.2019 tarihinde yapılan toplantısında, Ahmet Davutoğlu, Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ve Abdullah Başcı’nın tedbirli olarak Partiden Kesin İhraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkine oy birliğiyle karar verilmiştir."
Ahmet Davutoğlu, kurulması gündemde olan yeni partiye ilişkin geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında "Çok geç olmayan bir vakitte bu yeni bir yolun ana hatlarını milletimizle paylaşacağız. Yeni bir yol yeni bir partiye yönelir mi, yönelir." demişti.
Erdoğan Konya'da
sinyali vermişti
Erdoğan, önceki gün Konya'da partisinin il başkanlığında düzenlenen toplantıda konuşmuş ve şöyle demişti:
"Bu yolculukta makamlarını kaybedince nefislerine yenik düşenler çıktı. Biz zaferin ve kaderin tek sahibinin Allah olduğuna inanarak yolumuza devam ediyoruz. Kağıt üzerinde üyemiz gözüküp de gönlünü ve yolunu bizden ayırmış olanlar varsa onları ayıklamaktan çekinmemeliyiz."
Özdağ ve Başçı'dan
ilk değerlendirmeler
Bu karar sonrası eleştirilerin "ihanet" olarak nitelendirildiğini aktaran Selçuk Özdağ, "Solcuların döneği, sağcıların haini hiç bitmiyor. En ufak bir eleştiri veya farklı değerlendirme olduğu zaman hemen davaya ihanet veya davadan dönmek etiketini yapıştır gitsin. Son dönemlerde AK Parti'nin içerisinde olduğu durum da bunun en tipik örneği" dedi.
"Dost acı söyler"
Özdağ'ın açıklaması şöyle:
"Bir şeylerin ters gittiğini, yanlış işlerin olduğunu söyleyenler dışlanıyor. Seçmen sandıkta net mesajlar veriyor ve bu mesaj maalesef algılanmıyor. 'Seni kılıcımla düzeltirim ya Ömer!' mucibince bir tavır takınıyorsun davaya ihanet ile suçlanıyorsun. 'Dost acı söyler'; 'Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır' düşüncesiyle fikirlerini ifade ediyorsun hakarete varan pespayelikler ile muhatap oluyorsun.
"Halbuki ortada bir dava varsa; davaya ihanet edenler doğru bildiklerini söyleyenler ve bunu haykıranlar değil, yapılan her yanlışa alkış tutanlardır. Türk Milletinin vekili olmak gibi yüce bir görevi yerine getirmek yerine modaya bazı isimlere ne kadar hakaret edersem o kadar yaranırım çukuruna düşmüş ve iki kelime yazmaktan acizlere söylenecek başka sözümüz yoktur. Son sözümüz yine bu minvalde olsun: Dost acı söyler..."
Başçı: "Biz doğru olanı yaptık"
AKP İstanbul eski Milletvekili Abdullah Başcı da partiden ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilmesi hakkında şunları söyledi.
"Şunu gördük biz AK Parti'de yanlışları söylemenin, eleştiri yapmanın kalmadığını gösteren bir durum. Biz ne konuştuysak konuşmamıza yine devam edeceğiz."
"Şunu gördük biz AK Parti'de yanlışları söylemenin, eleştiri yapmanın kalmadığını gösteren bir durum. Konuyu Başbakanımızla (eski başbakan Ahmet Davutoğlu) değerlendireceğiz, gerekli açıklama yapılır.
"Biz ne konuştuysak konuşmamıza yine devam edeceğiz. Yanlışları söylemeye devam edeceğiz. Bu ülke bizim, bu vatan bizim, biz ülke için vatan için varız, birileri için iş yapmayacağız, doğru olanları her yerde konuştuk, konuşmaya devam edeceğiz, kişilere bağlı değildir bu davalar, bu halkın davası, milletin davası, kişinin davası değildir, biz milletin yanında durmaya devam edeceğiz, doğruları konuşmaya devam edeceğiz, yanlışları her zaman söylediğimiz gibi söylemeye de devam edeceğiz.
"Bizim için ileride bunların hepsi yazılacak ve çizilecektir, biz doğru olanı yaptık, yapmaya devam edeceğiz, şahıslara bağlı olarak çalışmayacağız, doğruları söyleyeceğiz." Bianet
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sona erdi. Parti genel merkezinde basına kapalı gerçekleştirilen toplantı, 4 saat 40 dakika sürdü.
MYK'de yeni parti kurulacağı iddia edilen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Davutoğlu'nun ekibinden eski AKP Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, eski AKP Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ ve eski AKP İstanbul Milletvekili Abdullah Başçı kesin ihraç istemiyle merkez disiplin kuruluna sevk edildi. Söz konusu kararın oy birliğiyle alındığı ifade edildi.
Konuya dair AKP'den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Ak Parti Merkez Yürütme Kurulu’nun 02.09.2019 tarihinde yapılan toplantısında, Ahmet Davutoğlu, Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ve Abdullah Başcı’nın tedbirli olarak Partiden Kesin İhraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkine oy birliğiyle karar verilmiştir."
Ahmet Davutoğlu, kurulması gündemde olan yeni partiye ilişkin geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında "Çok geç olmayan bir vakitte bu yeni bir yolun ana hatlarını milletimizle paylaşacağız. Yeni bir yol yeni bir partiye yönelir mi, yönelir." demişti.
Erdoğan Konya'da
sinyali vermişti
Erdoğan, önceki gün Konya'da partisinin il başkanlığında düzenlenen toplantıda konuşmuş ve şöyle demişti:
"Bu yolculukta makamlarını kaybedince nefislerine yenik düşenler çıktı. Biz zaferin ve kaderin tek sahibinin Allah olduğuna inanarak yolumuza devam ediyoruz. Kağıt üzerinde üyemiz gözüküp de gönlünü ve yolunu bizden ayırmış olanlar varsa onları ayıklamaktan çekinmemeliyiz."
Özdağ ve Başçı'dan
ilk değerlendirmeler
Bu karar sonrası eleştirilerin "ihanet" olarak nitelendirildiğini aktaran Selçuk Özdağ, "Solcuların döneği, sağcıların haini hiç bitmiyor. En ufak bir eleştiri veya farklı değerlendirme olduğu zaman hemen davaya ihanet veya davadan dönmek etiketini yapıştır gitsin. Son dönemlerde AK Parti'nin içerisinde olduğu durum da bunun en tipik örneği" dedi.
"Dost acı söyler"
Özdağ'ın açıklaması şöyle:
"Bir şeylerin ters gittiğini, yanlış işlerin olduğunu söyleyenler dışlanıyor. Seçmen sandıkta net mesajlar veriyor ve bu mesaj maalesef algılanmıyor. 'Seni kılıcımla düzeltirim ya Ömer!' mucibince bir tavır takınıyorsun davaya ihanet ile suçlanıyorsun. 'Dost acı söyler'; 'Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır' düşüncesiyle fikirlerini ifade ediyorsun hakarete varan pespayelikler ile muhatap oluyorsun.
"Halbuki ortada bir dava varsa; davaya ihanet edenler doğru bildiklerini söyleyenler ve bunu haykıranlar değil, yapılan her yanlışa alkış tutanlardır. Türk Milletinin vekili olmak gibi yüce bir görevi yerine getirmek yerine modaya bazı isimlere ne kadar hakaret edersem o kadar yaranırım çukuruna düşmüş ve iki kelime yazmaktan acizlere söylenecek başka sözümüz yoktur. Son sözümüz yine bu minvalde olsun: Dost acı söyler..."
Başçı: "Biz doğru olanı yaptık"
AKP İstanbul eski Milletvekili Abdullah Başcı da partiden ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilmesi hakkında şunları söyledi.
"Şunu gördük biz AK Parti'de yanlışları söylemenin, eleştiri yapmanın kalmadığını gösteren bir durum. Biz ne konuştuysak konuşmamıza yine devam edeceğiz."
"Şunu gördük biz AK Parti'de yanlışları söylemenin, eleştiri yapmanın kalmadığını gösteren bir durum. Konuyu Başbakanımızla (eski başbakan Ahmet Davutoğlu) değerlendireceğiz, gerekli açıklama yapılır.
"Biz ne konuştuysak konuşmamıza yine devam edeceğiz. Yanlışları söylemeye devam edeceğiz. Bu ülke bizim, bu vatan bizim, biz ülke için vatan için varız, birileri için iş yapmayacağız, doğru olanları her yerde konuştuk, konuşmaya devam edeceğiz, kişilere bağlı değildir bu davalar, bu halkın davası, milletin davası, kişinin davası değildir, biz milletin yanında durmaya devam edeceğiz, doğruları konuşmaya devam edeceğiz, yanlışları her zaman söylediğimiz gibi söylemeye de devam edeceğiz.
"Bizim için ileride bunların hepsi yazılacak ve çizilecektir, biz doğru olanı yaptık, yapmaya devam edeceğiz, şahıslara bağlı olarak çalışmayacağız, doğruları söyleyeceğiz." Bianet