Ekonomi alanında düzenlemeler içeren yasa teklifine CHP ve HDP muhalefet şerhi koydu. Varlık Barışı’ndan Merkez Bankası’na, finansal güçlük içinde bulunan firmalardan vergi incelemelerine, yurtdışı çıkış harç miktarından Mobil Cihaz Kayıt Sistemi’ne ekonomi anlamında düzenleme ve değişiklik içeren “torba kanun teklifi”ne CHP ve HDP muhalefet şerhi düştü.
18 ayrı kanunda değişiklik içeren 35 maddelik teklif için CHP, “Varlığı kabul edilmeyen bir kriz dönemi düzenlemesidir” derken HDP yasanın ‘ekonomik krizinin itiraf belgesi’ olduğunu belirtti.
CHP'nin şerh yazısında, teklifin, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" olarak adlandırılan rejimin ekonomik krizden çıkmak için gerekli ortak aklın harekete geçmesini engelleyen dinamikler içerdiği" savunuldu.
Şerh metninde Teklifin "iktidar tarafından varlığı kabul edilmeyen bir kriz dönemi düzenlemesi" olduğu belirtilerek şöyle denildi:
“Merkezi Yönetim Bütçesi açığının yıl içi bir defaya mahsus gelirlere (bedelli askerlik, imar affı vb) rağmen 66.5 Milyar TL’ye ulaştığı, mali disiplinin tamamen ortadan kalktığı bir dönemde; kanun teklifinde yer alan önlemlerin kısa vadede sorunu gizleyen uzun vadede ekonomide kırılganlıkları daha fazla artıran nitelikte olduğu gözden ırak tutulmamalıdır. Ülkemizde reel sektör kriz içindedir, finansal kriz de kapıda beklemektedir.
“Anayasada öngörülen olağan yasa yapma sürecinin dışına çıkılarak, TBMM’de ilgili komisyonlarda yeteri kadar tartışılmayan kanun teklifleriyle sadece Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan geçirilmek suretiyle yasa yapma alışkanlığının genel demokratik ilkelere ve TBMM geleneklerine aykırı olduğu kanaatiyle ‘kanun teklifinin’ bütününe karşıyız.
“Bu tür düzenlemelerin sıklığı ve alışkanlık haline getirilmesi, ülkedeki vergi sistemine, belge ve kayıt ve denetim yapısına, kayıt dışı ekonomi ile mücadeleye, kara paranın aklanmasının önlenmesine zarar verici niteliktedir.
“Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesi uygulaması “karşılıksız para basması anlamına gelebileceği, dolayısıyla önümüzdeki dönemde çok büyük bir enflasyonist baskı yaratarak Türkiye ekonomisi için ilave riskler oluşturacağı hususu dikkate alınmamaktadır."
Hedef birkaç şirket kurtarmak değil, o şirketlerin içinde barındıkları Türkiye ekonomisini kurtarmak olmalıdır."
HDP'nin şerhinde ise çalışanlar yararına tek bir düzenleme yapılmadığı belirtilerek “Şimdiye kadar çıkarılan pek çok kanunda tabiri caizse patronlara bir tek masaj yapılmadığı kalmıştır" denildi.
HDP şerhinde, getirilen teklifin “ekonomik krizinin itiraf belgesi” olduğu savunularak şöyle denildi:
"Merkez Bankası ihtiyaç akçesi, bir ülkenin zor günler için ayırdığı birikimdir. AKP’nin bu teklifin yasallaşması sonucunda ihtiyaç akçesine el koyması, para basmasından farksız olacaktır. Bunun anlamı enflasyonun yükselişe geçmesi ve emekçilerin mutfağındaki yangına benzin dökmektir.
“AKP, kendi yarattığı derin ekonomik krizin çıkış yolunun patronların elini tutmaktan geçtiğini zannetmektedir. Şimdiye kadar çıkarılan pek çok kanunda tabiri caizse patronlara bir tek masaj yapılmadığı kalmıştır.
“Ancak tüm yönleriyle kriz derinleşerek devam etmektedir. Bu kanun teklifinde de yanlışta ısrar edilmektedir. Özcesi, kanun teklifinin niteliği, kendi geleceğinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen, ülke kaynaklarının üzerine oturmuş, dar oligark bir grubun göz göre Türkiye’yi bataklığa sürüklemeye devam edeceğinden başka bir anlam ifade etmemektedir.”
Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda oy çokluğuyla kabul edilen teklif 35 maddelik teklif bu hafta Meclis Genel Kurulu’nda görüşülerek yasalaşacak. Bianet
18 ayrı kanunda değişiklik içeren 35 maddelik teklif için CHP, “Varlığı kabul edilmeyen bir kriz dönemi düzenlemesidir” derken HDP yasanın ‘ekonomik krizinin itiraf belgesi’ olduğunu belirtti.
CHP'nin şerh yazısında, teklifin, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" olarak adlandırılan rejimin ekonomik krizden çıkmak için gerekli ortak aklın harekete geçmesini engelleyen dinamikler içerdiği" savunuldu.
Şerh metninde Teklifin "iktidar tarafından varlığı kabul edilmeyen bir kriz dönemi düzenlemesi" olduğu belirtilerek şöyle denildi:
“Merkezi Yönetim Bütçesi açığının yıl içi bir defaya mahsus gelirlere (bedelli askerlik, imar affı vb) rağmen 66.5 Milyar TL’ye ulaştığı, mali disiplinin tamamen ortadan kalktığı bir dönemde; kanun teklifinde yer alan önlemlerin kısa vadede sorunu gizleyen uzun vadede ekonomide kırılganlıkları daha fazla artıran nitelikte olduğu gözden ırak tutulmamalıdır. Ülkemizde reel sektör kriz içindedir, finansal kriz de kapıda beklemektedir.
“Anayasada öngörülen olağan yasa yapma sürecinin dışına çıkılarak, TBMM’de ilgili komisyonlarda yeteri kadar tartışılmayan kanun teklifleriyle sadece Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan geçirilmek suretiyle yasa yapma alışkanlığının genel demokratik ilkelere ve TBMM geleneklerine aykırı olduğu kanaatiyle ‘kanun teklifinin’ bütününe karşıyız.
“Bu tür düzenlemelerin sıklığı ve alışkanlık haline getirilmesi, ülkedeki vergi sistemine, belge ve kayıt ve denetim yapısına, kayıt dışı ekonomi ile mücadeleye, kara paranın aklanmasının önlenmesine zarar verici niteliktedir.
“Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesi uygulaması “karşılıksız para basması anlamına gelebileceği, dolayısıyla önümüzdeki dönemde çok büyük bir enflasyonist baskı yaratarak Türkiye ekonomisi için ilave riskler oluşturacağı hususu dikkate alınmamaktadır."
Hedef birkaç şirket kurtarmak değil, o şirketlerin içinde barındıkları Türkiye ekonomisini kurtarmak olmalıdır."
HDP'nin şerhinde ise çalışanlar yararına tek bir düzenleme yapılmadığı belirtilerek “Şimdiye kadar çıkarılan pek çok kanunda tabiri caizse patronlara bir tek masaj yapılmadığı kalmıştır" denildi.
HDP şerhinde, getirilen teklifin “ekonomik krizinin itiraf belgesi” olduğu savunularak şöyle denildi:
"Merkez Bankası ihtiyaç akçesi, bir ülkenin zor günler için ayırdığı birikimdir. AKP’nin bu teklifin yasallaşması sonucunda ihtiyaç akçesine el koyması, para basmasından farksız olacaktır. Bunun anlamı enflasyonun yükselişe geçmesi ve emekçilerin mutfağındaki yangına benzin dökmektir.
“AKP, kendi yarattığı derin ekonomik krizin çıkış yolunun patronların elini tutmaktan geçtiğini zannetmektedir. Şimdiye kadar çıkarılan pek çok kanunda tabiri caizse patronlara bir tek masaj yapılmadığı kalmıştır.
“Ancak tüm yönleriyle kriz derinleşerek devam etmektedir. Bu kanun teklifinde de yanlışta ısrar edilmektedir. Özcesi, kanun teklifinin niteliği, kendi geleceğinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen, ülke kaynaklarının üzerine oturmuş, dar oligark bir grubun göz göre Türkiye’yi bataklığa sürüklemeye devam edeceğinden başka bir anlam ifade etmemektedir.”
Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda oy çokluğuyla kabul edilen teklif 35 maddelik teklif bu hafta Meclis Genel Kurulu’nda görüşülerek yasalaşacak. Bianet
RSS