ANASAYFA arrow right Siyaset

“Gelen mültecilerin de yakalananların da sınırdan gidenlerin de sayısı arttı”

“Gelen mültecilerin de yakalananların da sınırdan gidenlerin de sayısı arttı”
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.33
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.33
Mültecilerle Dayanışma Derneği'nden (Mülteci-Der) Pırıl Erçoban ile Uluslararası Af Örgütü’nden Andrew Gardner ile Türki
Mültecilerle Dayanışma Derneği'nden (Mülteci-Der) Pırıl Erçoban ile Uluslararası Af Örgütü’nden Andrew Gardner ile Türkiye’nin son dönemdeki mülteci politikasını ve mültecilerin son gelişmelerden nasıl etkilendiğini konuştuk.
Mültecilerle Dayanışma Derneği'nden (Mülteci-Der) Pırıl Erçoban, Suriye ve Afganistan’daki durumun kötüleşmesinin yanı sıra Türkiye’de hem siyasi düzeyde hem de toplumdaki olumsuz söylemin artması sonucu göçlerin de arttığını söyledi.
Göç hareketlerinin artmasının ardından sınırdışı haberleri de çoğaldı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un “Türkiye’nin Suriyelileri sınırdışı ettiği iddiası saçmalıktan ibarettir” şeklindeki 24 Temmuz tarihli açıklamasının ardından, o döneme kadarki sınırdışı haberleri neredeyse bitti. Ancak sınırdışı uygulaması bitmedi.
Bunun yanı sıra son dönemde Ege Denizindeki kontrollerin azaltıldığına dair iddialar da dillendirilmeye başlandı. Ege Denizine dair son haber 30 Ağustos tarihli: “Yunanistan’ın Lesvos (Midilli) adasına yaklaşık 30 dakika içerisinde Türkiye’den gelen 13 sığınmacı botu yanaştı. Adanın kuzeydoğusuna yanaşan botlar içerisinde 547 mülteci vardı.” Serdar M. Değirmencioğlu da Evrensel’deki yazısında, “Ağustos ayı içerinde Yunanistan’ın Lesvos Adası'na ulaşan mülteci sayısında büyük artış yaşanıyor. Ayın bitmesine bir gün kala, adaya ulaşan mülteci sayısının 4 bine yaklaştığı kaydedildi. Mültecilerin adadaki durumu ise giderek kötüleşiyor” dedi.
Havaların ısınmasını takiben her yıl yaşanan artışın yanı sıra hem Ortadoğu ve Asya’daki savaşların artmasıyla ve hem mülteci politikalarının gündelik siyasete alet edilmesiyle hem de ve ekonomik kriz ortamında Ege Denizi kalabalıklaştı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da 10 Temmuz tarihli açıklamasında, “2019 yılında 163 bin kaçak göçmen yakaladık. Kendi ülkelerine gönderdiğimiz, sınırdışı ettiğimiz 2018'de 56 bin kaçak göçmen var. Bu yıl şu ana kadar 43 bin kaçak göçmen gönderildi. Elimizde biletleri alınmış 7 bin kaçak göçmen daha var” demişti. Bakan Soylu 21 Temmuz’da da “Tarihin en büyük göç dalgasıyla karşı karşıyayız. Buradan kapıları açtığımızda 6 ay hiçbir hükümetleri dayanamaz” diyerek yapacaklarının sinyalini vermişti.
Yeni Şafak gazetesinde bugün yayınlanan haber de Suriye savaşındaki son gelişmeleirn etkisini gösteriyor: “Gerilim tırmanırsa Türkiye sınırına yığılanların sayısının 2 milyonu bulacağı belirtiliyor. İdlib Yerel Meclis Başkanı Ghassan Hamo ‘Göç dalgasında en az 1 milyon kişi Avrupa’ya gider’ dedi.”
Uluslararası Af Örgütü’nden Andrew Gardner da bianet’e yaptığı açıklamada İdlib savaşı sonucunda yeni bir göç dalgasının olabileceğini tahmin edildiğini söyledi.
“İstanbul’dan
sınırdışı polisikasında
değişiklik oldu”
Erçoban ve Gardner, özellikle İstanbul’da kayıtsız olan mültecilere yönelik sınırdışı uygulamasının yeni bir gelişme olduğunu ifade etti.
Erçoban, “İstanbul’da en azından kayıtlı olmayanlara yönelik operasyonlarla ilgili ciddi bir değişiklik olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Gardner de geri gönderme uygulamasının hep olduğunu ancak İstanbul ile ilgili bir politika değişikliğinin de sözkonusu olduğunu belirtti.
“Güvenli bölge kurulursa geri
göndermeler artar”
Pırıl Erçoban, göçlerde hareketliliğin artasına neden olan sebepleri şöyle anlattı:
“Geçen yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine geri dönmesini sağlayacağız’ gibi söylemleri vardı. Oradaki şartların uygun olup olmasına bakılmaksızın bir söylem değişikliği olmuştu. Değişim sinyallerinin de o zamandan verildiğini düşünüyorum. Sonrasında İstanbul’da sert uygulamalar başladı.
“Anlaşma sağlanır da sınırda güvenli bölge kurulursa Suriyelilerin gönderilmesine yönelik politikanın daha belirgin olarak ortaya çıkacağını düşünüyorum.”
Afganistan’daki durumun da kötüleştiğini hatırlatan Erçoban, “Geçen yıl Afganistan’dan gelen mültecilerin de arttığından söz ediliyordu. Bin kadarı sınırdışı edildi ama buna rağmen girişlerde de artış var. Buna mukabil Türkiye’nin deniz ve kara sınırından Avrupa’ya geçişler de çoğaldı. Rakamlara bakarsak yakalanan da çok fazla.”
“Olumsuz söylemler göçlerin
artmasında etkili”
Pırıl Erçoban “hem yakalananların hem de sınırları geçebilenlerin sayısında anormal artış olduğunu” ifade etti.
“Sahil Güvenliğin rakamlarına bakılırsa, sadece Ağustos 2019’un rakamları geçen yılı geçmiş durumda. Türkiye’ye girişlerde de ciddi oranda artış var.”
Erçoban, Türkiye’den gidişlerin artmasında siyasetin etkisini de şöyle ifade etti:“Türkiyede kayıtlı olup da bir süredir burada yaşayan ancak şimdiye kadar geçmeyi düşünmeyip yaşam koşulları, operasyonlar, güvenli bölge söylemleri nedeniyle Avrupa’ya geçmeyi planlayanlar oldu. Sosyal medyada olumsuz söylemler arttı, İdlib’deki ve bölgedeki durum insanları harekete geçirdi.
Afganistan ve Suriye’deki durumun kötüleştiğini belirten Erçoban, Türkiye’deki hem siyasiler hem toplum düzeyindeki olumsuz söylemin de göçlerin artmasında etkili olduğunu ekledi.
“Hiçbir mülteci geri
gönderilmemeli”
Andrew Gardner da geri gönderme politikasının yeni olmadığını ancak İstanbul’la ilgili bir değişiklik yaşandığını söyledi: “2016’da zorla geri göndermeler hakkında bir rapor çıkarmıştık. Kayıtlı olmayan mülteciler zorla geri gönderiliyor.”
Temiz su, gıda, barınma konusunda Suriye’deki durumun son derece kötü olduğunu söyleyen Gardner, bölgede durumun zaten hep tehlikeli olduğunu, İdlib’teki gelişmelerin de yeni bir göç dalgasına neden olabileceğini söyledi.
Gardner, “İdlib operasyonu gibi yeni bir hareketlilik olmasa da Suriye’de özellikle ülkenin kuzeyinde durum insani bakımdan çok kötü. Hiçbir mülteci geri gönderilmemeli” dedi.bianet
İlginizi Çekebilir
Ankara'da tarihi gün: 6 muhalefet partisi liderleri imzayı attı
Ankara'da tarihi gün: 6 muhalefet partisi liderleri imzayı attı
CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA ve Gelecek Partisi genel başkanları, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'' üzerine Ankara'da bir araya geldi. Liderler...
#Siyaset / 28 Şubat 2022
Altı muhalefet partisinin açıkladığı Mutabakat Metninde 25 kritik madde
Altı muhalefet partisinin açıkladığı Mutabakat Metninde 25 kritik madde
CHP, İyi Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrat Parti ve DEVA Partisi'nin aylardır süren “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” çalışmasında uzlaştıkları Mutabakat...
#Siyaset / 28 Şubat 2022
6 parti, parlamenter sisteme dönüş çalışmasını kamuoyu ile paylaşacak
6 parti, parlamenter sisteme dönüş çalışmasını kamuoyu ile paylaşacak
Ekim ayından bu yana hazırlığı devam eden metin 3 bölümden oluşuyor. İlk bölümde parlamenter sisteme dönüşün nedenleri anlatılacak.
#Siyaset / 27 Şubat 2022
DEVA Partisi’ne katıldılar
DEVA Partisi’ne katıldılar
Aslen Halfetili olan ve Şehitkamil ilçesinde ikamet eden Arslan ailesi 8 Şubat Mahallesinde bir salonda düzenlenen törenle AK Parti’den istifa ederek DEVA Partisi’ne katı...
#Siyaset / 18 Şubat 2022
6 partinin genel başkanları 12 Şubat'ta bir araya gelecek
6 partinin genel başkanları 12 Şubat'ta bir araya gelecek
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Güçlendirilmiş parlamenter sistemin son hali için Genel Başkanımızın daveti üzerine 6 partinin genel başkanları 12 Şubat Cumartesi günü bir aray...
#Siyaset / 06 Şubat 2022
Milletvekilleri, vatandaşın fatura sıkıntısını dile getirdi
Milletvekilleri, vatandaşın fatura sıkıntısını dile getirdi
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, önceki gün partisinden bir grup milletvekiliyle gerçekleştirdiği kahvaltılı toplantının ana gündemi ekonomiydi...
#Siyaset / 04 Şubat 2022
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *