ANASAYFA arrow right Siyaset

Taliban kimdir, amacı nedir?

Taliban kimdir, amacı nedir?
YAYINLAMA: 15 Ağustos 2021 / 19.49
GÜNCELLEME: 15 Ağustos 2021 / 19.49
Katı İslami uygulamalarıyla dünyanın dikkatini üstüne çeken ve 11 Eylül saldırılarının ardından ABD'nin hedefi haline gelen Taliban, savaş beyleri, farklı aşiret, boy ve etnik gruplar arasında bölünmüş olan Afganistan'da 1994'te ortaya çıktı.

ABD, yirmi yıllık savaşın ardından, 11 Eylül'e kadar Afganistan'dan çekilmeyi tamamlamaya hazırlanırken, Taliban, başkent Kabil'i de ele geçirdi. 

2001 yılında ABD liderliğindeki güçler tarafından Afganistan'da iktidardan uzaklaştırılan Taliban, geçtiğimiz şubat ayında ABD'nin geri çekilmesini ve Taliban'ın ABD kuvvetlerine yönelik saldırıları önlemesini taahhüt eden bir barış anlaşması imzaladı.

Diğer vaatler arasında El Kaide veya diğer militanların kontrol ettiği bölgelerde faaliyet göstermesine izin verilmemesi ve ulusal barış görüşmelerine devam edilmesi yer aldı.

 Afganistan'ın son 25 yılına damga vuran Taliban nasıl ortaya çıktı, amacı nedir, arkasında kimler var, lideri kimdir?

Taliban nasıl kuruldu:  Arapça talib (öğrenci) kelimesinin çoğulu Taliban (öğrenciler) adını benimseyen örgüt, ülkenin güneyinde Molla Ömer Ahund liderliğinde yaklaşık 50 medrese öğrencisiyle birlikte 1994'te kuruldu.

Aslen Kandaharlı olan Molla Ömer, bir süre Pakistan'da ardından da Kandahar'ın kuzeyindeki Meyvend ilçesinde medrese eğitimi aldı. Sovyet işgaline karşı savaştı.

Kurulduktan birkaç ay sonra çoğunluğu medrese ve şeriat okulu öğrencileri olmak üzere savaşçı sayısı 20 bini buldu. Kısa süre sonra Pakistanlı Peştun etnik kökenden Mevlana Samiul Hak liderliğindeki Darul Ulum Hakkaniye medresesi öğrencilerinin önemli bir kesimi de yine örgüte dahil oldu.

Öğrenciler hareketinin mensuplarının çoğu ülkenin güneyindeki Peştun kökenli kişilerden ve Pakistan'daki medreselerde eğitim gören mülteci ailelerin çocuklarından oluştu.

Pakistan ve Afganistan arasındaki Peştun bölgelerindeki Taliban tarafından verilen söz, barış ve güvenliği yeniden tesis etmek ve iktidara geldikten sonra kendi katı Şeriat versiyonlarını veya İslam hukukunu uygulamaktı.

Taliban amacını, Sovyet savaşı ve akabinde patlak veren iç savaşlar sırasında ortaya çıkan savaş ağalarından kurtulmak olarak tanımladı.

Neler yaptı: Kuruluşundan kısa süre sonra, Afganistan'ın ikinci büyük kenti Kandahar'a saldırdı. Talebeler örgütü 3 Kasım 1994'te ciddi bir direnişle karşılaşmadan Pakistan sınırındaki kentin kontrolünü ele geçirdi. Bu aynı zamanda zayıf durumdaki Kabil merkezi hükümetine de ilk darbe oldu.

Taliban, 1995 yılında ülke genelinde 12 kentte kontrolü sağladı. Yolsuzluklara ve rüşvete savaş açan grubun popülaritesi günden güne arttı. Ele geçirdiği şehirlerde kanunsuzluklar ortadan kaldırılmaya ve emniyet tesis edilmeye başlandı.

ABD'de tarafından terör olarak adlandırılan Taliban, Eylül 1995'te İran sınırındaki Herat eyaletini ele geçirdiler ve tam bir yıl sonra Afgan'ın başkenti Kabil'i ele geçirerek Sovyet işgaline direnen Afganistanlı mücahitlerinin kurucularından biri olan Başkan Burhaneddin Rabbani'nin rejimini devirdiler.

Şeriat kanunlarını destekledi

1998 yılına gelindiğinde, Taliban Afganistan'ın neredeyse yüzde 90'ını kontrol ediyordu. Mücahidlerin aşırılıklarından ve Sovyetlerin sürülmesinden sonra iç çatışmalardan bıkmış Afganlar, sahneye ilk çıktıklarında genellikle Taliban'ı memnuniyetle karşıladılar.

Ancak Taliban ayrıca, hüküm giymiş katillerin ve zina yapanların halka açık infazları ve hırsızlıktan suçlu bulunanların uzuvlarının kesilmesi gibi Şeriat kanunlarının katı yorumlarına uygun cezalar getirdi veya destekledi.

Erkeklerin sakal bırakması ve kadınların her yeri kaplayan burka giymesi gerekiyordu.

Taliban ayrıca televizyon, müzik ve sinemayı yasakladı ve 10 yaş ve üstü kızların okula gitmesini onaylamadı. Çeşitli insan hakları ve kültürel ihlallerle suçlandılar.

Pakistan ayrıca Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile birlikte Afganistan'da iktidardayken Taliban'ı tanıyan üç ülkeden biriydi. Aynı zamanda grupla diplomatik bağları koparan son ülke oldu.

Malala Yousafzai'yi vurdular

Taliban Pakistan'ı kuzeybatıda kontrol ettikleri bölgelerden istikrarsızlaştırmakla tehdit etti. Pakistan'daki tüm Taliban saldırılarının en yüksek profilli ve uluslararası alanda kınanmışlarından biri, 2012 yılının Ekim ayında, Mingora kasabasında kız öğrenci Malala Yousafzai'nin evine giderken vurulmasıyla gerçekleşti.

Peşaver okul katliamından iki yıl sonra büyük bir askeri saldırı, grubun Pakistan'daki etkisini büyük ölçüde azalttı. Pakistan Talibanı'nın en az üç kilit ismi, grubun lideri Hakimullah Mehsud da dahil olmak üzere 2013 yılında ABD'nin insansız hava aracı saldırılarında öldürülmüştü.

11 Eylül saldırısı: 11 Eylül 2001'de New York'taki Dünya Ticaret Merkezi saldırılarının ardından dünyanın dikkati Afganistan'daki Taliban'a çevrildi. Taliban, baş şüpheliler Usame Bin Ladin ve onun El Kaide hareketi için bir sığınak sağlamakla suçlandı.

7 Ekim 2001'de ABD liderliğindeki bir askeri koalisyon Afganistan'da saldırılar başlattı ve aralık ayının ilk haftasında Taliban rejimi çöktü.

Grubun o zamanki lideri Molla Muhammed Omar ve Bin Ladin de dahil olmak üzere diğer üst düzey isimler, dünyanın en büyük insan avlarından birine rağmen yakalanmaktan kurtuldu.

Birçok üst düzey Taliban liderinin, Taliban'a rehberlik ettikleri Pakistan'ın Quetta kentine sığındığı bildirildi. Ancak "Quetta Shura" olarak adlandırılan şeyin varlığı İslamabad tarafından reddedildi.

Ülkedeki şiddet 2001'den beri görülmeyen seviyelere geri döndü.

Kabil'e saldırılar düzenledi

Kabil'e çok sayıda Taliban saldırısı düzenlendi ve Eylül 2012'de grup NATO'nun Bastion Kampı üssüne yüksek profilli bir baskın düzenledi.

2013'te Taliban'ın Katar'da bir ofis açmayı planladığını açıklaması, müzakere edilmiş bir barış umutlarını artırdı. Ancak tüm taraflardaki güvensizlik yüksek kaldı ve şiddet devam etti.

Ağustos 2015'te Taliban, Molla Ömer'in Pakistan'daki bir hastanede sağlık sorunları nedeniyle ölümünü iki yıldan fazla bir süredir örtbas ettiklerini itiraf etti. Ertesi ay grup, haftalarca süren iç çatışmaları bir kenara bıraktığını ve Molla Ömer'in yardımcısı olan Molla Mansur şeklinde yeni bir lider etrafında toplandığını söyledi.

Gazetecileri-kadınları hedef aldı

Aynı zamanda, Taliban 2001'deki yenilgisinden bu yana ilk kez bir eyalet başkentinin kontrolünü ele geçirerek stratejik açıdan önemli Kunduz kentinin kontrolünü ele geçirdi.

Molla Mansur Mayıs 2016'da bir ABD insansız hava aracı saldırısında öldürüldü ve yerine grubun kontrolünde kalan yardımcısı Mevlevi Hibatullah Ahundzade geçti.

Uzun bir doğrudan görüşmeler büyüsünün doruk noktası olan Şubat 2020'deki ABD-Taliban barış anlaşmasını takip eden yılda, Taliban taktiklerini şehirlerdeki ve askeri ileri karakollardaki karmaşık saldırılardan terör estiren bir hedefli suikast dalgasına kaydırdı.

Hedefler - gazeteciler, yargıçlar, barış aktivistleri, iktidardaki kadınlar - Taliban'ın aşırılıkçı ideolojilerini değiştirmediğini, sadece stratejilerini değiştirdiğini öne sürdü.

ABD çekileceğini açıkladı

Afganistanlı yetkililerin hükümetin uluslararası destek olmadan Taliban'a karşı savunmasızlığı konusundaki ciddi endişelerine rağmen, yeni ABD başkanı Joe Biden Nisan 2021'de tüm ABD kuvvetlerinin 11 Eylül'e kadar ülkeyi terk edeceğini duyurdu.

Yirmi yıllık bir savaş boyunca bir süper gücü geride bırakan Taliban, çok geniş toprak parçalarını ele geçirmeye başladı ve bir yabancı gücün geri çekilmesinin ardından Kabil'deki bir hükümeti bir kez daha devirmekle tehdit etti.

Taliban'ın bazı uygulamaları

Önceleri yumuşak bir görünüm veren örgüt Kabil'in ele geçirilmesinin ardından çok katı kurallar uygulamaya başladı.

Şeriata dayalı anayasal sistem yürürlüğe girdi. Hanefi mezhebi ön planda tutuldu.

Şeriatın gündelik hayatta uygulandığını takip etmek için Emr-i bil Maruf (iyiliği emretme) Bakanlığı oluşturuldu.

Hayatın her alanından soyutlanan kadınların çalışması, kız çocuklarının okula gitmesi ve eğitim alması tamamen yasaklandı.

Kadınlara peçe zorunluluğu erkeklere ise takke ve sakal mecburiyeti getirildi.

Sakalını kesenler için 6 aydan başlamak üzere hapis cezası verildi. Yüzü görülen kadınlar kırbaçlandı.

Afganistan Televizyonu'nun yayını durduruldu. Fotoğraf dahil her türlü görsel yayın ve müzik yasaklandı.

Erkeklere, evine en yakın camide 5 vakit namaz kılma mecburiyeti getirildi.

Emri bil Maruf görevlileri camilerde yoklama aldı.

Mazeretsiz camiye gitmeyenlere ağır yaptırım uygulandı.

Namaz surelerini bilmeyenler kırbaçlandı.

Bütün okullar medreseye dönüştürüldü. Ders kitaplarındaki görseller yok edildi.

'Medreselerde' 3'üncü sınıftan itibaren tüm öğrencilere en az 3 metre olmak üzere sarık sarma mecburiyeti getirildi.

Ele geçirilen tüm bilgisayarlar TV kabul edilerek kırıldı.

'İslam devletine karşı gelenler' hain ilan edilerek doğrudan idam edildi.

Özellikle farklı mücahit gruplara mensup kişiler, yakalandıklarında şer ve fesat hükmü ile idam edildi.

Çok sayıda kişinin çeşitli sebeplerle eli kesildi.

İdamların ve el kesmelerin birçoğu cuma namazlarından sonra gerçekleştirildi ve halka izlettirildi.

Kesilen eller, şehrin merkezinde sergilendi.

Resmi kurumlarda Peştu dili mecbur edildi.

Toplu taşıma araçlarındaki aynalar, kadınlara bakılabileceği gerekçesiyle kaldırıldı.

20 yıllık savaş binlerce cana mal oldu:  Bunun 47 bin 245'i sivil, 66-69 bini polis ve asker, 51 bini muhalif savaşçı. ABD tarafında 2 bin 442 asker ölürken 20 bin 666 asker yaralandı.

NATO'daki diğer müttefiklerin kayıpları bin 144. Tahminlere göre savaş ve yeni bir düzen için 2 trilyon dolar harcandı. 978 milyar doları Amerikalıların payına düşüyor. İzi sürülemeyen paralar da var. ABD Kongre raporuna göre 2009-2019 arasında yeniden inşaya ayrılan bütçenin 19 milyar doları kayıp.

Ülkenin mülteci tablosu hala ağır. BM'ye göre Taliban devrildikten sonra 5.7 milyon mülteci dönerken 2.7 milyon mülteci Pakistan ve İran gibi ülkelerde kalmaya devam ediyor. 4 milyon iç göçmen henüz evlerinden uzakta.

İlginizi Çekebilir
Ankara'da tarihi gün: 6 muhalefet partisi liderleri imzayı attı
Ankara'da tarihi gün: 6 muhalefet partisi liderleri imzayı attı
CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA ve Gelecek Partisi genel başkanları, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'' üzerine Ankara'da bir araya geldi. Liderler...
#Siyaset / 28 Şubat 2022
Altı muhalefet partisinin açıkladığı Mutabakat Metninde 25 kritik madde
Altı muhalefet partisinin açıkladığı Mutabakat Metninde 25 kritik madde
CHP, İyi Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrat Parti ve DEVA Partisi'nin aylardır süren “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” çalışmasında uzlaştıkları Mutabakat...
#Siyaset / 28 Şubat 2022
6 parti, parlamenter sisteme dönüş çalışmasını kamuoyu ile paylaşacak
6 parti, parlamenter sisteme dönüş çalışmasını kamuoyu ile paylaşacak
Ekim ayından bu yana hazırlığı devam eden metin 3 bölümden oluşuyor. İlk bölümde parlamenter sisteme dönüşün nedenleri anlatılacak.
#Siyaset / 27 Şubat 2022
DEVA Partisi’ne katıldılar
DEVA Partisi’ne katıldılar
Aslen Halfetili olan ve Şehitkamil ilçesinde ikamet eden Arslan ailesi 8 Şubat Mahallesinde bir salonda düzenlenen törenle AK Parti’den istifa ederek DEVA Partisi’ne katı...
#Siyaset / 18 Şubat 2022
6 partinin genel başkanları 12 Şubat'ta bir araya gelecek
6 partinin genel başkanları 12 Şubat'ta bir araya gelecek
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Güçlendirilmiş parlamenter sistemin son hali için Genel Başkanımızın daveti üzerine 6 partinin genel başkanları 12 Şubat Cumartesi günü bir aray...
#Siyaset / 06 Şubat 2022
Milletvekilleri, vatandaşın fatura sıkıntısını dile getirdi
Milletvekilleri, vatandaşın fatura sıkıntısını dile getirdi
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, önceki gün partisinden bir grup milletvekiliyle gerçekleştirdiği kahvaltılı toplantının ana gündemi ekonomiydi...
#Siyaset / 04 Şubat 2022
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *