ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

Çatışma ve şiddet kültürü travmaya neden oldu

Çatışma ve şiddet kültürü travmaya neden oldu
YAYINLAMA: 16 Şubat 2025 / 18.09
GÜNCELLEME: 16 Şubat 2025 / 18.09

İnsan Hakları Derneği Şube Başkanı Berivan Özpolat, "Çatışma ve şiddet kültürü, ülkemizde 15 yıl boyunca 40 binin üzerinde yurttaşımızın yaşamını yitirmesine, binlercesinin sakatlanmasına, 3 milyona yakınının zorla göç ettirilmesine, sayıları binlere varan kayıplara, faili meçhul cinayetlere, çevrenin tahrip edilmesine ve bütünüyle Türkiye insanının tahribatlar yaratan bir travmaya maruz kalmasına neden oldu" dedi.

Şiddet ve hoşgörüsüzlük kültürünün dışa vurumu

İnsan Hakları savunucularının, ülkemizde yaşanan çatışmaların son bulması ve kalıcı bir barış ortamının yaratılmasına olanak sağlanması için Trabzon, İzmir. Adana ve Diyarbakır'dan başlamış oldukları Barış Yürüyüşü sona erdi. İnsan Hakları Derneği Şu-be Başkanı Berivan Özpolat, "Bütün yürüyüş güzergahlarında kamuoyundan gelen olumlu tepkiler bizleri mutlu etti. Elazığ'daki saldırı girişimi ve olay sırasında Elâzığ Emniyet Müdürlüğü'nün olumsuz tavrı ise şiddet ve hoşgörüsüzlük kültürünün dışa vurumu idi. Çatışma ve şiddet kültürü, ülkemizde 15 yıl boyunca 40 binin üzerinde yurttaşımızın yaşamını yitirmesine neden oldu" dedi.

Demokratik ve barışçıl yaklaşıma ihtiyacımız var

"Bundan sonra da yaşamımızın bir parçası haline getirilmeye çalışılan bu şiddet ve çatışma ortamının sona erdirilmesi gerekir" diyen Özpolat, "İnsan hakları savunucularının yıllardır yaptıkları çağrılara rağmen kürt sorunu başta olmak üzere bütün toplumsal sorun alanlarında, militarizme teslim olmuş, politikasız ve siyasi iradeden yoksun hükümetlerce yok sayılan, demokratik barışçıl yaklaşıma her zamanki kadar ihtiyacımız var" diye konuştu.

Farklılıklarımızla bir arada yaşamalıyız

Özpolat, toplumun etnik, dini ve kültürel olarak çok bileşenli yapısının ve farklılıklarımızla bir arada yaşama isteğinin demokratik bir anayasa ile güvence altına alınması, tüm toplum kesimlerinin ve medyanın toplumsal sorunların çözümünde şiddet ve çatışma yerine barış, hoşgörü ve diyaloğu yöntem olarak öne çıkarması gereken süreçten geçildiğini hatırlatarak, "Bu nedenle iç barışın sağlanması ve demokratik katılım sürecinin önünü açılması için TBMM'ni aktif ve etkin tavır almaya, insan haklan standartlarının yükseltilmesi ve toplumsal barışın sağlanmasına yönelik yasal düzenlemeleri vakit geçirmeden yapmaya çağırıyoruz. Barışa bir şans tanıyın" dedi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *