Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, Merkez Bankası’nın Türk Lirasının aşırı değerlenmesinin önlenmesine yönelik adımları biran önce atması gerektiğini söyleyerek, “Merkez Bankası’nın sıkılaştırma programı çerçevesinde, kredi büyümesini yüzde 14’le sınırlamasını ihracata dayalı büyüme hedefi ile uyumlu bulmuyoruz. Bu büyüme hedefine ulaşabilmek için ihracatın finansmanında kullanılan kredilerin, yüzde 14’lük sınır içerisinde yer almaması gerektiğini düşünüyoruz. Merkez Bankası’nın aşırı ihtiyatlı davrandığını görüyor ve Merkez Bankası’nı proaktif davranmaya davet ediyoruz” dedi.
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi Temmuz ayı ihracat rakamlarını açıkladı. Buradaki konuşmasında Türkiye ekonomisinde yaşanan gelişmelere değinen Büyükekşi, Türkiye ekonomisinin büyümeye, üretmeye, yeni istihdam sahaları açmaya devam ettiğini vurguladı. Büyükekşi, “Bu yılın ilk çeyreğinde Türkiye ekonomisi yüzde 3.2 büyüdü. Küresel ekonomideki durgunluk ortamına rağmen bu rakamın yakalanmasını oldukça önemli görüyoruz. Türkiye ekonomisinin bu yıl Orta Vadeli Program hedefi olan yüzde 4’lük büyüme rakamını aşacağını düşünüyoruz” dedi.
Bazı uluslararası kuruluşların kötümser beklentilerinin aksine, Türkiye ekonomisinin büyümede iyi bir performans sergileyeceğine inandıklarını vurgulayan Büyükekşi, “55 bin dinamik ihracatçı olarak biz buna yürekten inanıyor, tüm Türkiye’nin de inanması istiyoruz” ifadesini kullandı. Türkiye’de büyüme artarken, işsizliğin de düşmeye devam ettiğini belirten Büyükekşi şu değerlendirmelerde bulundu: “İşsizlik, İspanya’da yüzde 24.6, Yunanistan’da yüzde 22.5, Portekiz’de yüzde 15.2, İrlanda’da yüzde 14.6 gibi yüksek oranlarda seyrederken, Türkiye’de nisan ayında yüzde 9 seviyesine indi. İşsizlik gerilerken, sanayi üretimindeki büyüme de yükseliş eğilimi gösteriyor. En son açıklanan Mayıs ayı sanayi üretim endeksi rakamlarına göre sanayi üretimi yüzde 5.9 oranında arttı. Sanayi üretiminde ulaşılan bu değer, 2005 yılından bu yana gördüğümüz en yüksek sanayi üretim endeks değeri oldu. Özetle, gelişmiş ekonomilerin kriz yaşadığı bir ortamda Türkiye ekonomisi oldukça başarılı bir tablo çiziyor. Türkiye’nin çizdiği bu başarılı tablo uluslararası sermayenin de dikkatini çekiyor. Türkiye, 2010 yılında en fazla doğrudan yabancı sermaye çeken ülkeler arasında 29’uncu sıradaydı. 2011 yılında 6 basamak birden yükseldi. 211 ülke arasından en fazla uluslararası doğrudan yatırım çeken 23. ülke olduk. 2012’nin ilk 5 ayında da yabancı sermaye girişi, geçen senenin aynı ayına göre yüzde 13 artarak, 5.4 milyar dolar oldu. Bankacılık sistemine de yabancı sermayenin yoğun ilgisini gözlemliyoruz. Bu ilgiyi olumlu buluyoruz. Bankacılık sistemine yeni giren oyuncuların sektördeki rekabeti daha da arttıracağına inanıyoruz. Bu rekabetten en fazla faydayı, Türk sanayicisi, ihracatçısı ve Türk tüketicisi görecektir. Rekabeti her zaman destekliyoruz.”AA
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi Temmuz ayı ihracat rakamlarını açıkladı. Buradaki konuşmasında Türkiye ekonomisinde yaşanan gelişmelere değinen Büyükekşi, Türkiye ekonomisinin büyümeye, üretmeye, yeni istihdam sahaları açmaya devam ettiğini vurguladı. Büyükekşi, “Bu yılın ilk çeyreğinde Türkiye ekonomisi yüzde 3.2 büyüdü. Küresel ekonomideki durgunluk ortamına rağmen bu rakamın yakalanmasını oldukça önemli görüyoruz. Türkiye ekonomisinin bu yıl Orta Vadeli Program hedefi olan yüzde 4’lük büyüme rakamını aşacağını düşünüyoruz” dedi.
Bazı uluslararası kuruluşların kötümser beklentilerinin aksine, Türkiye ekonomisinin büyümede iyi bir performans sergileyeceğine inandıklarını vurgulayan Büyükekşi, “55 bin dinamik ihracatçı olarak biz buna yürekten inanıyor, tüm Türkiye’nin de inanması istiyoruz” ifadesini kullandı. Türkiye’de büyüme artarken, işsizliğin de düşmeye devam ettiğini belirten Büyükekşi şu değerlendirmelerde bulundu: “İşsizlik, İspanya’da yüzde 24.6, Yunanistan’da yüzde 22.5, Portekiz’de yüzde 15.2, İrlanda’da yüzde 14.6 gibi yüksek oranlarda seyrederken, Türkiye’de nisan ayında yüzde 9 seviyesine indi. İşsizlik gerilerken, sanayi üretimindeki büyüme de yükseliş eğilimi gösteriyor. En son açıklanan Mayıs ayı sanayi üretim endeksi rakamlarına göre sanayi üretimi yüzde 5.9 oranında arttı. Sanayi üretiminde ulaşılan bu değer, 2005 yılından bu yana gördüğümüz en yüksek sanayi üretim endeks değeri oldu. Özetle, gelişmiş ekonomilerin kriz yaşadığı bir ortamda Türkiye ekonomisi oldukça başarılı bir tablo çiziyor. Türkiye’nin çizdiği bu başarılı tablo uluslararası sermayenin de dikkatini çekiyor. Türkiye, 2010 yılında en fazla doğrudan yabancı sermaye çeken ülkeler arasında 29’uncu sıradaydı. 2011 yılında 6 basamak birden yükseldi. 211 ülke arasından en fazla uluslararası doğrudan yatırım çeken 23. ülke olduk. 2012’nin ilk 5 ayında da yabancı sermaye girişi, geçen senenin aynı ayına göre yüzde 13 artarak, 5.4 milyar dolar oldu. Bankacılık sistemine de yabancı sermayenin yoğun ilgisini gözlemliyoruz. Bu ilgiyi olumlu buluyoruz. Bankacılık sistemine yeni giren oyuncuların sektördeki rekabeti daha da arttıracağına inanıyoruz. Bu rekabetten en fazla faydayı, Türk sanayicisi, ihracatçısı ve Türk tüketicisi görecektir. Rekabeti her zaman destekliyoruz.”AA