Okulların sömestr tatiline girmesi ile beraber, bazı çocuklar başarılı olurken, bazıları da başarısız olabilir. “Bu karne aslında anne ve babanın karnesidir” denildi.
Uzman Psikolog Hayrettin Şahin, karne çocuğun zeka yapısını ölçmüyor. Kişilik yapısını ölçmüyor, kimlik yapısını ölçmüyor, ahlaki değerlerini ölçmüyor. Karne sadece bu çocuğun başarısını ölçmeye yönelik bir aparattır dedi.
Başarıyı anne ve babanın davranışları etkiliyor
Şahin, “Çocuğun okul başarısını etkileyen o kadar çok faktör var ki, okul başarısı sadece bir etkene bağlı değil. Çocuğun evde ders çalışma imkanları, ortamları, çocuğun annesinin ve babasının tutum ve davranışları ve çevresel faktörler çocuğun başarısını etkileyebiliyor. Kaza, ölüm ve buna benzer travmatik olaylar da çocuğun üzerinde etki yapabilir” dedi.
Anne baba çocuğun karnesinin kendi karneleriymiş gibi değerlendirmeleri gerektiğini savunan Şahin, “Aslında çocuklar karne almadı, anne ve babalar karneyi aldı. Anne baba bu olaya böyle bakarsa, çocuğumun şu dersleri iyi değil acaba neden? Bunun nedenlerine odaklandıklarında problem çözülür ama çocuğa karşı suçlayıcı, hakaret edici, eleştirel bir yaklaşım sergilenirse, bu davranış çocuğun özgüveninin kaybolmasına neden olabilir. Cesaretini alıp götürür, içine kapanır, kendisini kötü hisseder, morali bozulur. Antepliler, başarıyı tamamen maddiyatla doğru orantılı değerlendiriyorlar. Karnın tok, sırtın pek, kaloriferli dairede oturuyorsun, niye çalışmıyorsun? Çocuklar geleceğe yönelik bizim gibi plan ve program yapamazlar, daha çok anlık ve günü birlik yaşarlar. Bu çocuklar 10-20 yıl sonra ne olacaklarını bilmiyor. Çocuklarda zaten böyle bir düşünce olsa, otomatik olarak kendiliğinden çalışmaya başlayacak. Şimdi her şey maddiyat değil, önemli olan çocuğun aile tarafından maddi ve manevi olarak desteklenmesi, onaylanması, değer verilmesi. Kendine değer verilen, sevilen, hedefleri olan çocukların hayatta başarısız olmaları için hiç bir sebep yok.
“Dünyanın sonu değil, kesinlikle zayıf olan dersler ve eksikler tamamlanabilir. Problem tespit edilirse, neden ve niçin böyle? sorularını sorduğumuz zaman problemleri tespit eder ve sorunu çözeriz. Anne ve babalar bu karne bizim diye değerlendirsinler. Öncelikle hatayı ve kusuru kendilerinden ararlarsa hiç bir sorun çıkmaz. Ama bunun tam tersini yaparlarsa, çocuk kendine zarar verebilir, evden kaçabilir veya intihara kalkışabilir. Bu konuda ebeveynlerin dikkatli olmaları gerekiyor” şeklinde konuştu. Adem Kesenek
Uzman Psikolog Hayrettin Şahin, karne çocuğun zeka yapısını ölçmüyor. Kişilik yapısını ölçmüyor, kimlik yapısını ölçmüyor, ahlaki değerlerini ölçmüyor. Karne sadece bu çocuğun başarısını ölçmeye yönelik bir aparattır dedi.
Başarıyı anne ve babanın davranışları etkiliyor
Şahin, “Çocuğun okul başarısını etkileyen o kadar çok faktör var ki, okul başarısı sadece bir etkene bağlı değil. Çocuğun evde ders çalışma imkanları, ortamları, çocuğun annesinin ve babasının tutum ve davranışları ve çevresel faktörler çocuğun başarısını etkileyebiliyor. Kaza, ölüm ve buna benzer travmatik olaylar da çocuğun üzerinde etki yapabilir” dedi.
Anne baba çocuğun karnesinin kendi karneleriymiş gibi değerlendirmeleri gerektiğini savunan Şahin, “Aslında çocuklar karne almadı, anne ve babalar karneyi aldı. Anne baba bu olaya böyle bakarsa, çocuğumun şu dersleri iyi değil acaba neden? Bunun nedenlerine odaklandıklarında problem çözülür ama çocuğa karşı suçlayıcı, hakaret edici, eleştirel bir yaklaşım sergilenirse, bu davranış çocuğun özgüveninin kaybolmasına neden olabilir. Cesaretini alıp götürür, içine kapanır, kendisini kötü hisseder, morali bozulur. Antepliler, başarıyı tamamen maddiyatla doğru orantılı değerlendiriyorlar. Karnın tok, sırtın pek, kaloriferli dairede oturuyorsun, niye çalışmıyorsun? Çocuklar geleceğe yönelik bizim gibi plan ve program yapamazlar, daha çok anlık ve günü birlik yaşarlar. Bu çocuklar 10-20 yıl sonra ne olacaklarını bilmiyor. Çocuklarda zaten böyle bir düşünce olsa, otomatik olarak kendiliğinden çalışmaya başlayacak. Şimdi her şey maddiyat değil, önemli olan çocuğun aile tarafından maddi ve manevi olarak desteklenmesi, onaylanması, değer verilmesi. Kendine değer verilen, sevilen, hedefleri olan çocukların hayatta başarısız olmaları için hiç bir sebep yok.
“Dünyanın sonu değil, kesinlikle zayıf olan dersler ve eksikler tamamlanabilir. Problem tespit edilirse, neden ve niçin böyle? sorularını sorduğumuz zaman problemleri tespit eder ve sorunu çözeriz. Anne ve babalar bu karne bizim diye değerlendirsinler. Öncelikle hatayı ve kusuru kendilerinden ararlarsa hiç bir sorun çıkmaz. Ama bunun tam tersini yaparlarsa, çocuk kendine zarar verebilir, evden kaçabilir veya intihara kalkışabilir. Bu konuda ebeveynlerin dikkatli olmaları gerekiyor” şeklinde konuştu. Adem Kesenek