ANASAYFA arrow right Güncel

Deprem haritası neden güncellenmiyor?

Deprem haritası neden güncellenmiyor?
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.41
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.41
Faylarda artış gözlendi, 150 fay yerine 326 fay tespit edildi
Faylarda artış gözlendi, 150 fay yerine 326 fay tespit edildi
Diri fay haritası 2012 yılında güncellenmişti, ancak aradan geçen 4 yıl geçmiş olmasına rağmen haritanın güncellenmemesi Jeoloji Mühendislerini harekete geçirdi.
Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Ali Serindağ, “Türkiye diri fay haritası dört yıl önce yani 2012 yılında güncellendi. Bundan önceki diri fay haritası 1992 yılında yapılmıştı.1992 yılında yapılan diri fay haritasına göre deprem bölgeleri haritası 1996 yılında güncellenmişti. Bizim tek beklentimiz 1996 yılında güncellenen deprem bölgeleri haritasının bu yeni oluşan diri fay haritasına göre güncelliğinin sağlanması” dedi.
Serindağ, bununla ilgili yetkili kuruluşun AFAD olduğunu hatırlatarak, “2015 yılında yine bir açıklama yaptı. Biz bunu 2015 yılında yürürlüğe koyacağız dedi. 2016 yılının ortasına geldik ve bununla ilgili hala bir yol alamadık” diye konuştu.
Serindağ, Sabah’a yaptığı açıklamada, “1992 yılında hazırlanan diri fay haritasına göre 150 fay varlığımız biliniyor iken, 2012 yılında yürürlüğe giren diri fay haritası ile 326 fayın varlığı tespit edildi. Dolayısıyla Türkiye’deki diri fay varlığı iki katından fazla bir potansiyele sahip olduğu görüldü. Bu çerçevede deprem bölgesi haritalarda mutlaka güncellenmeli ve yeni yapılan bina projelerimizin bu deprem bölgelerine göre dizayn edilmesi gerekmektedir. Çünkü diri fay haritası tamamen değişti. Elimizde envanterimiz var ş uanda, bulgularımız ve değerlerimiz mevcut sadece yeni duruma uyarlamamız gerekiyor. Yeni değerlere ve verilere göre bina tasarımlarımız daha sağlıklı şekilde oturabilsin” diye konuştu.

Feryadımıza bir türlü kulak verilmiyor
“Özellikle yerel yöneticilerimiz ve bilhassa ilçe belediye başkanlarımız. Şimdi bina tasarımının en önemli aşamalarından biri olan zemin etüt raporlarının denetimi mühendislik raporlarına uygun yapılıp yapılmadığı, arazide yapılan değerlendirmelerle ilgili uygun şekilde bir çalışma yapılıp yapılmadığı hususu ile ilgili elimizde hiçbir envanter yok” diyen Serindağ, “Bizim yaptığımız çalışma diğer mühendislik mimarlık disiplinleri ile bire bir eş değer durumda değil. Çünkü bizim çalışmamızın büyük bir kısmı arazide gerçekleşiyor. Arazide elde edilen verilere göre rapor tanzimine gidiliyor. Belediyelerimizin mutlak suretle Jeoloji Mühendisleri istihdam etmeleri ya da bu yapılana kadar en az bizim odamıza müracaat etmeleri gerekir, biz gereken neyse yapmaya hazır olduğumuzu bildiriyoruz. Yani belediyelerimize her türlü desteği vermeye hazırız. Daha güvenli, daha sağlıklı, daha yaşanabilir bir bina inşa edilsin diye. Şu anda buna dair büyük bir sıkıntı yaşamaktayız. Büyük bir belirsizlik yaşamaktayız. Başkanların buna bir an önce el atmalarını beklemekteyiz. Denetim aşamasında bina tasarımını önemli olan zemin etüt raporunun sağlıklı şekilde ortaya konulması gerekmekte. Bu hazırlanan zemin etüt raporlarının doğruluğu güvenirliği ile ilgili elimizde hiç bir veri bulunmamakta. Arazide bunların mutlak suretle bunların denetiminin sağlanması gerekmektedir. Bunların yapılması içinde Jeoloji Mühendislerinin istihdam edilmesi gerekmektedir yada odaya gelip yarım almaları gerekmektedir “diye konuştu. Adem Kesenek
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *