Ara kararda 3'ü tutuklandı, 3 kişiye de ev hapsi verildi
Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) operasyonlarında yakalanan 66'sı tutuklu toplam 150 sanığın yargılanmasına başlandı. İlk kez hakim karşısına çıkan sanıklar hakkında verilen ara kararda 3'ü tutuklandı, 3 kişiye de ev hapsi verildi.
Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'FETÖ/PDY üyesi ve örgüt yöneticiliği yaptığı ve darbeye teşebbüs ettikleri' iddiası ile haklarında dava açılan 66'sı tutuklu toplam 150 öğretmen sanık, ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıklar, geniş güvenlik tedbirleri altında adliyeye getirildi.
Sanıklar için özel olarak hazırlanan duruşma salonuna kucağındaki 4 aylık bebeğiyle gelen tutuksuz sanıklardan Aysun K., "Ben atanmadan önce örgütün okullarında çalıştım. 2011 yılında Yüksek Lisans yapıyordum. Haziran 2013 yılında da o okullar ve örgütle bütün bağımı kopardım. O tarihlerde çalıştığım okulların terör örgütüne bağlı olduğunu bilmiyordum. Sigortasız çalıştırıldım ve sürekli mobbing uygulandı" dedi.
Baylock kullandığı ve örgütle bağlantılı olduğu iddia edilen Aktif-Sen'e üye olduğu iddiasıyla tutuklu bulunan Burhan B., "İddiaları kabul etmiyorum. Ben kesinlikle Baylock programını kullanmadım. Üyesi olduğum sendikanın örgütle alakalı olduğunu bilmiyordum. Zaten 15 ay önce de sendikadan ayrılmıştım" diye konuştu.
Mütalaasını veren savcı, 6 sanığın tutuklanmasını talep etti. Mahkeme kısa bir aranın ardından kararını açıkladı. Tutuksuz sanıklardan Ümit Y., Serkan A. ve Burhan B.'nin tutuklanmasına hükmeden mahkeme, Zekiye K., Hülya T. ve Aysun K.'yi ise ev hapsine çarptırdı.
Bu arada ev hapsine çarptırılan Zekiye K.'nin kendisi gibi öğretmen olan eşinin Ağırı'daki FETÖ operasyonunda gözaltına alınarak tutuklandığı öğrenildi.
FETÖ sanıklarına özel salon
15 Temmuz darbe girişiminin ardından gerçekleştirilen operasyonla yakalanan Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) zanlılarının yargılanacağı 367 kişilik duruşma salonun inşası ise davadan önce tamamlanmış ve salon, elektronik görüntülüme sistemi, kapalı devre kamera sistemi ve ses kayıt cihazları gibi son teknolojiyle donatılmıştı. İlk kez bugün kullanılan salonun, 200'ü sanık, 167'si avukat, basın mensubu ve sanık yakını olmak üzere toplam 367 kişilik kapasitesi bulunuyor.
Geniş güvenlik tedbirleri
Sabah saatlerinden itibaren duruşma salonunun bulunduğu Gaziantep Adliyesi önünde, polis ekipleri geniş güvenlik tedbirleri aldı. FETÖ duruşmasına ve diğer davalara katılacak olanların tamamı üst aramasından geçirildi. Davayı takip etmek isteyen basın mensupları ve sanık yakınlarının cep telefonları toplandı. Mahkeme ara kararın ardından öğle arasına girdi. Öğleden sonra da devam edecek olan yargılamanın akşam saatlerine kadar sürmesi bekleniyor.
Mahkeme tarafından kabul edilen iddianamede,15 Temmuz 2016 gecesi FETÖ/PDY üyeleri tarafından gerçekleştirilmek istenen darbe girişimine sanıkların destek verdikleri, terör örgütüne üye oldukları, örgütte yöneticilik yaptıkları belirlenen eski öğretmen 69'u tutuklu 150 sanık hakkında TCK'nın ilgili maddeleri uyarınca çeşitli miktarlarda hapis cezası isteniyor.
“Hiçbir şekilde bunların devlete silah
çekecekleri aklıma gelmezdi”
FETÖ/PDY içerisindeki hiyerarşiyi deşifre eden öğretmen sanık, dine hizmet ettiğini sandığını ve kod adı uygulamasına geçiş sürecinde cemaat ile tüm bağlantılarını kestiğini ileri sürerek, “Hiçbir şekilde bunların devlete silah çekecekleri aklıma gelmezdi” diye konuştu.
Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesinde, 'Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi ve örgüt yöneticiliği ile darbeye teşebbüs ettikleri' iddiasıyla haklarında dava açılan 66'sı tutuklu 150 sanık öğretmenin yargılanmasına başlandı. Geniş güvenlik tedbirlerinin alındığı ilk duruşmaya, tutuksuz sanıklar arasında bulunan itirafçı Serkan B.’nin ifadesi damga vurdu.
İki defa KPSS sınavına girip, 85 puanla öğretmen olarak işe başladığını belirten Serkan B., “Sohbetlerine gidiyordum. Çünkü Risaleyi Nur okuyorlardı. Din için, hizmet aşkıyla bunu yapıyorlar zannettim. Ben eskiden de Risaleyi Nur’un okuyucular kolundaydım. Ama bir süre sonra hizmetlerin devamı için bağış toplayıp gazete aboneliği istemeye başladılar. Toplantılara gidiyor, bağışta bulunuyordum. Bölge abiliğine kadar yükseldim. Devlet büyüklerinin de bunların tüm etkinliklerine katılıp, açıkça destek vermesi faaliyetlerinin legal olduğunun bir işaretiydi. MİT tırlarına yönelik operasyona cüret edeceklerini hiç düşünmedim. 2010 yılında iç huzuru bulamadığım için aralarından ayrılmaya karar verdim. Biz dine hizmet ettiğimizi sanıyorduk” dedi.
Kod isim kullanmalarının istenmesi üzerine kuşkularının iyice arttığını ve örgütle tüm bağlarını kestiğini söyleyen Serkan B.'nin, Milli Eğitim Müdürlüğündeki tüm cemaat sorumlularını kod adlarıyla açıklaması ortamı gerdi. Mahkeme heyeti başkanı, itirafçının sözlerine müdahale etmek isteyen diğer sanıkları uyarmak zorunda kaldı. Israrla söz almak isteyen ve FETÖ’nün Gaziantep il sorumlusu olduğu ileri sürülen tutuklu sanık F.S.’ya yaptığı uyarıyı tutanağa geçirten hakim, “Seni dışarı atarım. Dışarı derken serbest kalacağını düşünme, cezaevine” deyince salon kahkahaya boğuldu.
Bunun üzerine şu an kendisine itiraz eden sanıkların hepsiyle kardeş gibi olduklarını ifade eden Serkan B., 2015 yılında kullanılması talimatı verilen ve örgüt içindeki gizli yazışmaların yapıldığı Baylock ile ilgili ise şunları söyledi:
“Başta böyle bir programı kullanmak istemediğim için telefonumu toplantılara getirmiyordum. Zaten dinleme olayları yüzünden toplantılara telefon getirmemiz istenmiyordu. Telefonumu bir kez yanıma aldım. Toplantıda görünce de teklifsiz programı kendileri yükledi. Bu program ile Zaman gazetesi abone sayılarıyla ilgili 3 kez mesaj attım. Ardından program çalışmamaya başladı. Ben de bunu bahane ederek, baylock uygulamasını sildim. Hiçbir şekilde bunların devlete silah çekecekleri aklıma gelmezdi”.
FETÖ/PDY üyelerinin Gaziantep’te eğitim alanında 13 kişilik bir istişare grubu olduğunu, bu kişilerin belli aralıklarla toplanarak kararlar aldığını kaydeden Serkan B. bu örgüt yüzünden müdür atamasının, sınavı kazanmasına rağmen askıya alındığını, kendisinin de mağdurlar arasında olduğunu ileri sürdü. AA
Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) operasyonlarında yakalanan 66'sı tutuklu toplam 150 sanığın yargılanmasına başlandı. İlk kez hakim karşısına çıkan sanıklar hakkında verilen ara kararda 3'ü tutuklandı, 3 kişiye de ev hapsi verildi.
Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'FETÖ/PDY üyesi ve örgüt yöneticiliği yaptığı ve darbeye teşebbüs ettikleri' iddiası ile haklarında dava açılan 66'sı tutuklu toplam 150 öğretmen sanık, ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıklar, geniş güvenlik tedbirleri altında adliyeye getirildi.
Sanıklar için özel olarak hazırlanan duruşma salonuna kucağındaki 4 aylık bebeğiyle gelen tutuksuz sanıklardan Aysun K., "Ben atanmadan önce örgütün okullarında çalıştım. 2011 yılında Yüksek Lisans yapıyordum. Haziran 2013 yılında da o okullar ve örgütle bütün bağımı kopardım. O tarihlerde çalıştığım okulların terör örgütüne bağlı olduğunu bilmiyordum. Sigortasız çalıştırıldım ve sürekli mobbing uygulandı" dedi.
Baylock kullandığı ve örgütle bağlantılı olduğu iddia edilen Aktif-Sen'e üye olduğu iddiasıyla tutuklu bulunan Burhan B., "İddiaları kabul etmiyorum. Ben kesinlikle Baylock programını kullanmadım. Üyesi olduğum sendikanın örgütle alakalı olduğunu bilmiyordum. Zaten 15 ay önce de sendikadan ayrılmıştım" diye konuştu.
Mütalaasını veren savcı, 6 sanığın tutuklanmasını talep etti. Mahkeme kısa bir aranın ardından kararını açıkladı. Tutuksuz sanıklardan Ümit Y., Serkan A. ve Burhan B.'nin tutuklanmasına hükmeden mahkeme, Zekiye K., Hülya T. ve Aysun K.'yi ise ev hapsine çarptırdı.
Bu arada ev hapsine çarptırılan Zekiye K.'nin kendisi gibi öğretmen olan eşinin Ağırı'daki FETÖ operasyonunda gözaltına alınarak tutuklandığı öğrenildi.
FETÖ sanıklarına özel salon
15 Temmuz darbe girişiminin ardından gerçekleştirilen operasyonla yakalanan Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) zanlılarının yargılanacağı 367 kişilik duruşma salonun inşası ise davadan önce tamamlanmış ve salon, elektronik görüntülüme sistemi, kapalı devre kamera sistemi ve ses kayıt cihazları gibi son teknolojiyle donatılmıştı. İlk kez bugün kullanılan salonun, 200'ü sanık, 167'si avukat, basın mensubu ve sanık yakını olmak üzere toplam 367 kişilik kapasitesi bulunuyor.
Geniş güvenlik tedbirleri
Sabah saatlerinden itibaren duruşma salonunun bulunduğu Gaziantep Adliyesi önünde, polis ekipleri geniş güvenlik tedbirleri aldı. FETÖ duruşmasına ve diğer davalara katılacak olanların tamamı üst aramasından geçirildi. Davayı takip etmek isteyen basın mensupları ve sanık yakınlarının cep telefonları toplandı. Mahkeme ara kararın ardından öğle arasına girdi. Öğleden sonra da devam edecek olan yargılamanın akşam saatlerine kadar sürmesi bekleniyor.
Mahkeme tarafından kabul edilen iddianamede,15 Temmuz 2016 gecesi FETÖ/PDY üyeleri tarafından gerçekleştirilmek istenen darbe girişimine sanıkların destek verdikleri, terör örgütüne üye oldukları, örgütte yöneticilik yaptıkları belirlenen eski öğretmen 69'u tutuklu 150 sanık hakkında TCK'nın ilgili maddeleri uyarınca çeşitli miktarlarda hapis cezası isteniyor.
“Hiçbir şekilde bunların devlete silah
çekecekleri aklıma gelmezdi”
FETÖ/PDY içerisindeki hiyerarşiyi deşifre eden öğretmen sanık, dine hizmet ettiğini sandığını ve kod adı uygulamasına geçiş sürecinde cemaat ile tüm bağlantılarını kestiğini ileri sürerek, “Hiçbir şekilde bunların devlete silah çekecekleri aklıma gelmezdi” diye konuştu.
Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesinde, 'Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi ve örgüt yöneticiliği ile darbeye teşebbüs ettikleri' iddiasıyla haklarında dava açılan 66'sı tutuklu 150 sanık öğretmenin yargılanmasına başlandı. Geniş güvenlik tedbirlerinin alındığı ilk duruşmaya, tutuksuz sanıklar arasında bulunan itirafçı Serkan B.’nin ifadesi damga vurdu.
İki defa KPSS sınavına girip, 85 puanla öğretmen olarak işe başladığını belirten Serkan B., “Sohbetlerine gidiyordum. Çünkü Risaleyi Nur okuyorlardı. Din için, hizmet aşkıyla bunu yapıyorlar zannettim. Ben eskiden de Risaleyi Nur’un okuyucular kolundaydım. Ama bir süre sonra hizmetlerin devamı için bağış toplayıp gazete aboneliği istemeye başladılar. Toplantılara gidiyor, bağışta bulunuyordum. Bölge abiliğine kadar yükseldim. Devlet büyüklerinin de bunların tüm etkinliklerine katılıp, açıkça destek vermesi faaliyetlerinin legal olduğunun bir işaretiydi. MİT tırlarına yönelik operasyona cüret edeceklerini hiç düşünmedim. 2010 yılında iç huzuru bulamadığım için aralarından ayrılmaya karar verdim. Biz dine hizmet ettiğimizi sanıyorduk” dedi.
Kod isim kullanmalarının istenmesi üzerine kuşkularının iyice arttığını ve örgütle tüm bağlarını kestiğini söyleyen Serkan B.'nin, Milli Eğitim Müdürlüğündeki tüm cemaat sorumlularını kod adlarıyla açıklaması ortamı gerdi. Mahkeme heyeti başkanı, itirafçının sözlerine müdahale etmek isteyen diğer sanıkları uyarmak zorunda kaldı. Israrla söz almak isteyen ve FETÖ’nün Gaziantep il sorumlusu olduğu ileri sürülen tutuklu sanık F.S.’ya yaptığı uyarıyı tutanağa geçirten hakim, “Seni dışarı atarım. Dışarı derken serbest kalacağını düşünme, cezaevine” deyince salon kahkahaya boğuldu.
Bunun üzerine şu an kendisine itiraz eden sanıkların hepsiyle kardeş gibi olduklarını ifade eden Serkan B., 2015 yılında kullanılması talimatı verilen ve örgüt içindeki gizli yazışmaların yapıldığı Baylock ile ilgili ise şunları söyledi:
“Başta böyle bir programı kullanmak istemediğim için telefonumu toplantılara getirmiyordum. Zaten dinleme olayları yüzünden toplantılara telefon getirmemiz istenmiyordu. Telefonumu bir kez yanıma aldım. Toplantıda görünce de teklifsiz programı kendileri yükledi. Bu program ile Zaman gazetesi abone sayılarıyla ilgili 3 kez mesaj attım. Ardından program çalışmamaya başladı. Ben de bunu bahane ederek, baylock uygulamasını sildim. Hiçbir şekilde bunların devlete silah çekecekleri aklıma gelmezdi”.
FETÖ/PDY üyelerinin Gaziantep’te eğitim alanında 13 kişilik bir istişare grubu olduğunu, bu kişilerin belli aralıklarla toplanarak kararlar aldığını kaydeden Serkan B. bu örgüt yüzünden müdür atamasının, sınavı kazanmasına rağmen askıya alındığını, kendisinin de mağdurlar arasında olduğunu ileri sürdü. AA