Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, mutlu olmayanın hayalinin, hayali olmayanın hedefinin, hedefi olmayanın hırsının, hırsı olmayanın başarısının mümkün olamayacağını söyledi.
Gaziantep Üniversitesi, İpekyolu Kalk ınma Ajansı ve İzgören Akademi’nin, Atatürk Kültür Merkezi’nde d üzenlediği “At Şu Adımı” temalı Gaziantep Bilgi Festivali’ne katılan Konukoğlu, öğrencilere başarı hikayesini anlattı.
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun ve Şehitkamil Kaymakamı Mehmet Aydın’ın da katıldığı etkinlikte, özgeçmişinin görsel olarak sunumunun ardından konuşmaya başlayan Konukoğlu, iş hayatı, SANKO’nun tarihsel süreci ve Sani Konukoğlu Vakfı’nın çalışmalarını anlattı.
Konukoğlu, “Paylaşmak Mutluluktur” anlayışı ile değişik şehirlerde, dernek ve üniversitelerde yarım asırlık iş deneyimlerini öğrenciler ve iş çevreleri ile paylaştığına dikkati çekti.
Başarılı olmanın ön koşulunun mutluluk olduğunu belirten Konukoğlu, mutlu olamayanın başarmasını hayal olarak değerlendirdi.
“Mutlu olmayanın hayali, hayali olmayanın hedefi, hedefi olmayanın hırsı, hırsı olmayanın ise başarmas ı mümkün değil” diyen Konukoğlu, şöyle devam etti:“Örneğin, sizler birlikte sınava girdiğiniz kişilerin önemli bölümünün kazanamadığı üniversiteyi kazandığınız için mutlu olun. Ama başarı için hayalinizin olması şarttır.Hayalinizde kurguladığınızı hedefe dönüştürmelisiniz. Hedef uzanıldığında erişilen, ne kadar çaba gösterilirse gösterilsin erişilemeyen olmamalı.
Hedefe erişmek için hırslı olunmalı.Ama hiçbir zaman hırsınız aklınızın önüne geçmemeli.Akıl daima baskın çıkmalı. Bunları hazmederek yaptığınızda, yani merdivenleri birer birer çıktığınızda başarı kapısından içeriye girmişsinizdir.. Ancak, mutlu olmak i çin, sizden daha aşağıda olanlara bakıp, halinize şükretmelisiniz.”
Konukoğlu, TÜBİTAK’ın 15 kişiden oluşan Bilim Kurulu’na seçildiğini ve ilk toplantıyı geçen hafta yapt ıklarını katılımcılarla paylaştı.
Çok çalışan ve farklılık yaratanların başarılı olacağını yineleyen Konukoğlu, “Üniversite Görüş açın ızı genişletir, öğrenme hızınızı artırır. Ancak hafızanızı dolduracak olan sizlersiniz” vurgusunu yaptı.
İşe alırken bazı üniversitelerin mezunlarına öncelik ve önem verdiklerini ve maaşını da aynı anlayışla belirlediklerini anlatan Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:“İlk işe girişte okullar arasında farklı uygulamamız var. Ancak ilk kategoride olmayan üniversitelerden mezun olan öyle gençler var ki, 1-2 yıl içerisinde performansları ile hem aradaki ücret farkını hem de görev tanımını kapattıkları gibi daha önemli pozisyonlara gelebiliyorlar. Demek ki, sadece üniversite eğitimi almak yetmiyor, hatta daha iyi üniversite eğitimi de yeterli olmayabiliyor.”
Üniversite eğitimini tamamlayan gençleri, “İş hayatı tahmin edemeyeceğiniz kadar acımasızdır” sözleri ile uyaran Konukoğlu, “Sizin için asıl hayat mezuniyet sonrasında başlayacak” dediği gençlere şu önerilerde bulundu:
“İş hayatına atılmak için yapacağınız görüşmeye zamanından önce gidin. Ucuz da olsa kıyafetiniz mutlaka temiz ve düzgün olmalı.Şunu hiç unutmayın, görüşmeye gittiğiniz kişide sizin için kanaat, en fazla 20-30 saniyede oluşur.Görüşme için odaya girdiğinizde, ‘oturunuz’ denilmeden oturmayın. Maaş ve unvan konusunu ön şart gibi ifade etmeyin. Hatta performansınıza göre maaş talep ederek, kendinize güveninizi ifade edebilirsiniz.
Çalışmaya başladıktan sonra mühendis iseniz ustalara, işletme, muhasebe veya iktisat eğitimi aldıysanız muhasebe birimlerinde sizden kıdemli olanlara eğitim durumuna bakmaksızın saygıda kusur etmeyin.Kendinizi çırak olarak görün ve onlardan alacağınız bilgileri almaya bakın.Onlara saygı gösterdikçe, abla ya da abi dedikçe siz kazanırsınız.Üniversitede aldığınız bilgiyi, işe girdikten sonra o kişilerden alacağınız bilgilerle uygulama şansı bulacaksınız.
Eğitiminiz sırasında İngilizceyi çok iyi öğrenin.Ancak bununla yetinmeyin, ikinci, hatta üçüncü bir dili öğrenin. Bir dil bir adam, iki dil iki adam demektir. Üniversite eğitiminizi yüksek lisans ve doktora programları ile taçlandırın.Her zaman çok çalışın, kendinizi yenileyin, her ortamda empati kurmaya özen gösterin. Kendinizi karşıdakinin yerine koydukça, empati yaptıkça bulunduğunuz ortamda sevilir, sayılır ve bunun sonucunda da başarılı olursunuz.”
İnsanın başarılı olup yükseldikçe engellemek isteyenlerinin de çok olacağını ve bulunduğu yerden aşağıya çekilmek istenebileceğini anımsatan Konukoğlu, hayatta kazanma ve kaybetme süreçlerinden dersler çıkarılması gerektiğini bildirdi.
“En önemli tecrübeyi Gaziantepspor Kulübü Başkanlığım sırasında edindim. Yenmeyi ve yenilmeyi, yendiğimizde etrafımın kalabalıklaştığını, yenildiğimizde yanımda çok az sayıda kişinin kaldığını gördüm” diyen Konukoğlu, kulüp başkanlığı sürecini ald ığı dersler sayesinde kazanıma dönüştürdüğünü kaydetti.
Öğrencilerin sorularını da yanıtlayan Konukoğlu, öngörüleri isabetli olanın başarılı olacağını, iyi bir sanayicinin isabetli öngörüleri ile farklılık yaratacağına dikkati çekti.
Konukoğlu, yerli malı kullanımına ilişkin başka bir soruya ise “El iyisi olmayın. En az ithalleri kadar kalite ve tasarıma sahip olduğu gibi, ucuzluğu ile fark yaratan yerli üretimi kullanın. Böylece üretime ve istihdama da katkı sağlamış olursunuz. Belki de ileride çalışacağınız iş sahasını açmış olursunuz” yanıtını verdi.
Konuşmasının ardından Konukoğlu ’na, günün anısına verilen armağanı, Şehitkamil Kaymakamı Mehmet Aydın sundu. Söyleşisinin ardından verilen arada, bir anda öğrencilerin ilgi odağı haline gelen Konukoğlu, soruları yanıtladı, öğrencilerle fotoğraf çektirdi.
Bu arada, salondakilerin zaman zaman uygulamalı katkı sağladığı etkinlik kapsamında İzgören Akademi Genel M üdürü Umut Sav “Kaplumbağa Terbiyecisi – Liderlik”, Uni Islak Mendilleri Kurucusu Ataman Özbay “Başarı Hikayesi”, İzgören Akademi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şerif İzgören “At Şu Adımı – Mücadele Ruhu, Girişimcilik, Bilgi, Liderlik” konulu paylaşımda bulundu.Arzu Bulut
Gaziantep Üniversitesi, İpekyolu Kalk ınma Ajansı ve İzgören Akademi’nin, Atatürk Kültür Merkezi’nde d üzenlediği “At Şu Adımı” temalı Gaziantep Bilgi Festivali’ne katılan Konukoğlu, öğrencilere başarı hikayesini anlattı.
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun ve Şehitkamil Kaymakamı Mehmet Aydın’ın da katıldığı etkinlikte, özgeçmişinin görsel olarak sunumunun ardından konuşmaya başlayan Konukoğlu, iş hayatı, SANKO’nun tarihsel süreci ve Sani Konukoğlu Vakfı’nın çalışmalarını anlattı.
Konukoğlu, “Paylaşmak Mutluluktur” anlayışı ile değişik şehirlerde, dernek ve üniversitelerde yarım asırlık iş deneyimlerini öğrenciler ve iş çevreleri ile paylaştığına dikkati çekti.
Başarılı olmanın ön koşulunun mutluluk olduğunu belirten Konukoğlu, mutlu olamayanın başarmasını hayal olarak değerlendirdi.
“Mutlu olmayanın hayali, hayali olmayanın hedefi, hedefi olmayanın hırsı, hırsı olmayanın ise başarmas ı mümkün değil” diyen Konukoğlu, şöyle devam etti:“Örneğin, sizler birlikte sınava girdiğiniz kişilerin önemli bölümünün kazanamadığı üniversiteyi kazandığınız için mutlu olun. Ama başarı için hayalinizin olması şarttır.Hayalinizde kurguladığınızı hedefe dönüştürmelisiniz. Hedef uzanıldığında erişilen, ne kadar çaba gösterilirse gösterilsin erişilemeyen olmamalı.
Hedefe erişmek için hırslı olunmalı.Ama hiçbir zaman hırsınız aklınızın önüne geçmemeli.Akıl daima baskın çıkmalı. Bunları hazmederek yaptığınızda, yani merdivenleri birer birer çıktığınızda başarı kapısından içeriye girmişsinizdir.. Ancak, mutlu olmak i çin, sizden daha aşağıda olanlara bakıp, halinize şükretmelisiniz.”
Konukoğlu, TÜBİTAK’ın 15 kişiden oluşan Bilim Kurulu’na seçildiğini ve ilk toplantıyı geçen hafta yapt ıklarını katılımcılarla paylaştı.
Çok çalışan ve farklılık yaratanların başarılı olacağını yineleyen Konukoğlu, “Üniversite Görüş açın ızı genişletir, öğrenme hızınızı artırır. Ancak hafızanızı dolduracak olan sizlersiniz” vurgusunu yaptı.
İşe alırken bazı üniversitelerin mezunlarına öncelik ve önem verdiklerini ve maaşını da aynı anlayışla belirlediklerini anlatan Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:“İlk işe girişte okullar arasında farklı uygulamamız var. Ancak ilk kategoride olmayan üniversitelerden mezun olan öyle gençler var ki, 1-2 yıl içerisinde performansları ile hem aradaki ücret farkını hem de görev tanımını kapattıkları gibi daha önemli pozisyonlara gelebiliyorlar. Demek ki, sadece üniversite eğitimi almak yetmiyor, hatta daha iyi üniversite eğitimi de yeterli olmayabiliyor.”
Üniversite eğitimini tamamlayan gençleri, “İş hayatı tahmin edemeyeceğiniz kadar acımasızdır” sözleri ile uyaran Konukoğlu, “Sizin için asıl hayat mezuniyet sonrasında başlayacak” dediği gençlere şu önerilerde bulundu:
“İş hayatına atılmak için yapacağınız görüşmeye zamanından önce gidin. Ucuz da olsa kıyafetiniz mutlaka temiz ve düzgün olmalı.Şunu hiç unutmayın, görüşmeye gittiğiniz kişide sizin için kanaat, en fazla 20-30 saniyede oluşur.Görüşme için odaya girdiğinizde, ‘oturunuz’ denilmeden oturmayın. Maaş ve unvan konusunu ön şart gibi ifade etmeyin. Hatta performansınıza göre maaş talep ederek, kendinize güveninizi ifade edebilirsiniz.
Çalışmaya başladıktan sonra mühendis iseniz ustalara, işletme, muhasebe veya iktisat eğitimi aldıysanız muhasebe birimlerinde sizden kıdemli olanlara eğitim durumuna bakmaksızın saygıda kusur etmeyin.Kendinizi çırak olarak görün ve onlardan alacağınız bilgileri almaya bakın.Onlara saygı gösterdikçe, abla ya da abi dedikçe siz kazanırsınız.Üniversitede aldığınız bilgiyi, işe girdikten sonra o kişilerden alacağınız bilgilerle uygulama şansı bulacaksınız.
Eğitiminiz sırasında İngilizceyi çok iyi öğrenin.Ancak bununla yetinmeyin, ikinci, hatta üçüncü bir dili öğrenin. Bir dil bir adam, iki dil iki adam demektir. Üniversite eğitiminizi yüksek lisans ve doktora programları ile taçlandırın.Her zaman çok çalışın, kendinizi yenileyin, her ortamda empati kurmaya özen gösterin. Kendinizi karşıdakinin yerine koydukça, empati yaptıkça bulunduğunuz ortamda sevilir, sayılır ve bunun sonucunda da başarılı olursunuz.”
İnsanın başarılı olup yükseldikçe engellemek isteyenlerinin de çok olacağını ve bulunduğu yerden aşağıya çekilmek istenebileceğini anımsatan Konukoğlu, hayatta kazanma ve kaybetme süreçlerinden dersler çıkarılması gerektiğini bildirdi.
“En önemli tecrübeyi Gaziantepspor Kulübü Başkanlığım sırasında edindim. Yenmeyi ve yenilmeyi, yendiğimizde etrafımın kalabalıklaştığını, yenildiğimizde yanımda çok az sayıda kişinin kaldığını gördüm” diyen Konukoğlu, kulüp başkanlığı sürecini ald ığı dersler sayesinde kazanıma dönüştürdüğünü kaydetti.
Öğrencilerin sorularını da yanıtlayan Konukoğlu, öngörüleri isabetli olanın başarılı olacağını, iyi bir sanayicinin isabetli öngörüleri ile farklılık yaratacağına dikkati çekti.
Konukoğlu, yerli malı kullanımına ilişkin başka bir soruya ise “El iyisi olmayın. En az ithalleri kadar kalite ve tasarıma sahip olduğu gibi, ucuzluğu ile fark yaratan yerli üretimi kullanın. Böylece üretime ve istihdama da katkı sağlamış olursunuz. Belki de ileride çalışacağınız iş sahasını açmış olursunuz” yanıtını verdi.
Konuşmasının ardından Konukoğlu ’na, günün anısına verilen armağanı, Şehitkamil Kaymakamı Mehmet Aydın sundu. Söyleşisinin ardından verilen arada, bir anda öğrencilerin ilgi odağı haline gelen Konukoğlu, soruları yanıtladı, öğrencilerle fotoğraf çektirdi.
Bu arada, salondakilerin zaman zaman uygulamalı katkı sağladığı etkinlik kapsamında İzgören Akademi Genel M üdürü Umut Sav “Kaplumbağa Terbiyecisi – Liderlik”, Uni Islak Mendilleri Kurucusu Ataman Özbay “Başarı Hikayesi”, İzgören Akademi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şerif İzgören “At Şu Adımı – Mücadele Ruhu, Girişimcilik, Bilgi, Liderlik” konulu paylaşımda bulundu.Arzu Bulut