Denize dökülen çay atıkları büyük döviz kaybına sebep oluyor
Kafein yapmak için kurulacak fabrikaya Çay-kur müsade etmiyor
Çay-Kur Genel Müdürlüğünün hiçbir işe yaramayan çay atıklarını denize döküp iki yıldır satmamakta direnmesi yüzünden kafein imalatı yaparak büyük döviz tasarrufu sağlayacak ve 117 ilacı hammadde konusunda dışa bağımlılıktan kurtaracak dev fabrika kurulamadı. Denizin kirlenmesine yol açan çay artıklarını satmayan Çay-Kur yüzünden son iki yılda yabancı ülkelerden alınan kafeine 150 milyon lira ödendi.
Rize’de kurulması düşünülen ve tüm projeleri hazırlanan fabrika için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 1976 yılında “Çok yerinde bir teşebbüs” diye rapor verdi. Sanayi Kalkınma Bankası da böyle bir fabrikanın kurulması için istenen krediyi vermeye hazır olduğunu açıkladı. Ancak Bakanlık fabrikanın kurulması için tek şart olarak Çay-Kur’un denize döktüğü çay atıklarının bir protokolle satın alınmasını şart koştu. Çay-Kur yabancı ülkelere sentetik olarak yapılan kafeini Türkiye’de çay atıklarından üretecek fabrikayı kurmak isteyen Mahmut Ekrem Kaya adlı iş adamına “Bu tür fabrikayı biz kurmayı düşünüyoruz” cevabını verdi. Aradan iki yıl geçmesine rağmen Çay-Kur’un bu konuda hiç bir çalışma yapmadığı saptandı. Bir ünitesi hariç tümüyle yerli makinalardan oluşacak olan kafein fabrikası sayesinde hem deniz kirlenmesinin önüne geçileceği, üretim artıklarının değerlendirileceği ve büyük tasarruf sağlanacağı belirtildi. Ayrıca avrupadaki kafein piyasasında meydana gelen dalgalanmalar yüzünden yerliliaç sanayiinin sıkıntıya düşmeyeceğini belirten yetkililer, “Bu fabrikayı Çay-Kur’un kurması da imkânsızdır. Çünkü bizim düşmanlığımızı yapan Hacettepe Üniverssitesinden Doçent Doktor Ekrem Sezik’in bir yeni buluşu sayesinde kafein çok ucuza mal edilecektir. Aksi halde kilosu 400 lira olan bir kilo kafeini elde etmek için kilosu 3 bin lira olan solvent kullanılması gerekir. Ozamandra işin içinden çıkılmaz. Oysa biz tabiikristalize kafeini zara etmeden imal edebileceğiz. Ama gel gelelimki iki yıldır denize dökülen çay artıkları satılmıyor. Bu yüzden böyle bir tesisi kuramıyoruz. Üstelik doğuda yapılacak ve halka açık bir anonim şirket olacak bu kuruluş birçok kişiye iş imkânı getirecektir” dediler.
Kafein yapmak için kurulacak fabrikaya Çay-kur müsade etmiyor
Çay-Kur Genel Müdürlüğünün hiçbir işe yaramayan çay atıklarını denize döküp iki yıldır satmamakta direnmesi yüzünden kafein imalatı yaparak büyük döviz tasarrufu sağlayacak ve 117 ilacı hammadde konusunda dışa bağımlılıktan kurtaracak dev fabrika kurulamadı. Denizin kirlenmesine yol açan çay artıklarını satmayan Çay-Kur yüzünden son iki yılda yabancı ülkelerden alınan kafeine 150 milyon lira ödendi.
Rize’de kurulması düşünülen ve tüm projeleri hazırlanan fabrika için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 1976 yılında “Çok yerinde bir teşebbüs” diye rapor verdi. Sanayi Kalkınma Bankası da böyle bir fabrikanın kurulması için istenen krediyi vermeye hazır olduğunu açıkladı. Ancak Bakanlık fabrikanın kurulması için tek şart olarak Çay-Kur’un denize döktüğü çay atıklarının bir protokolle satın alınmasını şart koştu. Çay-Kur yabancı ülkelere sentetik olarak yapılan kafeini Türkiye’de çay atıklarından üretecek fabrikayı kurmak isteyen Mahmut Ekrem Kaya adlı iş adamına “Bu tür fabrikayı biz kurmayı düşünüyoruz” cevabını verdi. Aradan iki yıl geçmesine rağmen Çay-Kur’un bu konuda hiç bir çalışma yapmadığı saptandı. Bir ünitesi hariç tümüyle yerli makinalardan oluşacak olan kafein fabrikası sayesinde hem deniz kirlenmesinin önüne geçileceği, üretim artıklarının değerlendirileceği ve büyük tasarruf sağlanacağı belirtildi. Ayrıca avrupadaki kafein piyasasında meydana gelen dalgalanmalar yüzünden yerliliaç sanayiinin sıkıntıya düşmeyeceğini belirten yetkililer, “Bu fabrikayı Çay-Kur’un kurması da imkânsızdır. Çünkü bizim düşmanlığımızı yapan Hacettepe Üniverssitesinden Doçent Doktor Ekrem Sezik’in bir yeni buluşu sayesinde kafein çok ucuza mal edilecektir. Aksi halde kilosu 400 lira olan bir kilo kafeini elde etmek için kilosu 3 bin lira olan solvent kullanılması gerekir. Ozamandra işin içinden çıkılmaz. Oysa biz tabiikristalize kafeini zara etmeden imal edebileceğiz. Ama gel gelelimki iki yıldır denize dökülen çay artıkları satılmıyor. Bu yüzden böyle bir tesisi kuramıyoruz. Üstelik doğuda yapılacak ve halka açık bir anonim şirket olacak bu kuruluş birçok kişiye iş imkânı getirecektir” dediler.