Gaziantep’in tanıtıma ihtiyacı var, ama…

Yerel bir gazetede Almanya Başbakanı Angela Merkel için atılmış, “Halt etmişsiniz!..” haber başlığını görünce güldüm. Uygunsuz söz söyleyene, davranışta bulunana, iş yapana, “Halt etmişsin” deriz.

Merkel, yabancılar için Suriye sınır bölgelerinin tehlikeli olduğu, rehin alınma riski bulunduğunu beyanla vatandaşlarını uyardı. Bu uygunsuz bir söylem midir, vatandaşlarını tehlikeye karşı uyarmak bir başbakan için uygunsuz bir davranış mıdır?

İngiltere ve Amerika, Gaziantep’i iki yıldırkesinlikle gidilmemesi gereken yer olarak ulusal sitelerinde vatandaşlarını uyarıyor. Bunu defalarca yazmıştım. Gaziantep’e zaten epeydir yabancı turist gelmiyor.

Hadi bunları geçelim, yerli tur operatörlerinin çoğu Güneydoğu gezilerini, kültür turlarını iptal etti.

Karkamış kazıları dönem sonu değerlendirme basın toplantısında Nezih Başgelen, “Sizin tanıtıma ihtiyacınız var, yörenize turistik turlar iptal ediliyor, turist operatörleriyle daha yakın temas içinde bulunun” der demez, ortak akılı temsil edenler, “Yok öyle şeyler. Burası gayet emin bir yer, çok şükür hepimiz halimizden memnunuz” mealinde seslerini yükselttiler!

Adamcağız bir süre sonra tekrar söz alarak, “Herhalde anlatamadım…” diye başlayıp gözüyle gördüklerini anlatacaktı ki, sözünü kestiler…

Gazete haberi de bunun bir benzeri!

Gaziantep’in gerçekten esaslı tanıtıma ihtiyacı var. Böyle boş lakırdılarla, Almanya’ya Antep’ten kafa tutmakla bir yere varamayız. Profesyonel bir tanıtım projesine ihtiyacımız var. Ama gerçekleşeceğinden umudum yok.

Bu konuda şunu da söylemeliyim.

Bir arkadaşımın dediği gibi, Gaziantep, Bodrum’dandaha emin bir yer. Çünkü burası daha önceleri PKK için olduğu gibi, şimdi de IŞİD için önemli bir lojistik merkez. Burada patırtı gürültü çıkarmanın en çok onlara zararı dokunacağı kesindir. Bu hep böyle oldu, bundan sonra da böyle olacaktır. Gerçek bu!..

Gaziantep’te insanlar tedirgin

CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker’in demeci dün bir İstanbul gazetesinin manşetindeydi. Şeker, tarihi uyarısında, “Önlem alınmazsa her gün evimizin önünde, camide, pazar yerinde patlayan bombalarla karşılaşırız” diyerek çok önemli bir iddiada bulunuyor.

Suruç bombacısı Şeyh Abdurrahman Alagöz’ün 6 aydan beri Gaziantep’te bulunduğunu, patlamanın muhtemelen hazırlıklarının burada yapıldığını iddia ediyor.

Yerel bir gazete ise Gaziantep Valisi’ne önemli sorular yöneltmiş.

Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya’ya öyle bir soru soruyor ki, bence hemen yanıtını bulmalı.

“Siz, kendinizi bu kentte güvende hissediyor musunuz?”

Gaziantep’in mülki otoritesi bir basın toplantısı düzenlemeli ve gazetecilerin sorularını yanıtlamalı ki, bu kentin insanları rahatlamalı, endişelenecek bir durum olmadığını bizzat Gaziantep Valisi’nin ağzından duymalı.

Benim teröristim, senin teröristin!..

Suruç’ta insanlık dışı bir katliam yaşandı. 32 insanın vücudu paramparça oldu. Bu bir terör eylemiydi ve herkes tarafından kınanmalıydı.

Bölünme, kutuplaşma o hale gelmiş ki, terör eylemleri ve parçalanan insan vücutları bazı vicdanları dağlarken, bazı vicdanları etkilemiyor. Demek bu safhaya gelindi!

Çoğu kurum, “Terör nereden gelirse gelsin lanetliyoruz” derken, inanması güç ama bazı kurumlar sessiz kaldı.

BBC’nin haberi şöyle:

Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde evlerinde başlarından vurulmuş halde bulunan polislerin öldürülmesini PKK üstlendi.

Fırat Haber Ajansı'nın haberine göre, HPG Basın İrtibat Merkezi’nden yapılan açıklamada, “22 Temmuz günü bir Apocu fedai timi, Suruç katliamına misilleme olarak bugün sabah 06.00 sularında Ceylanpınar’da DAİŞ çeteleriyle işbirliği içinde olan iki polise karşı bir cezalandırma eylemi gerçekleştirmiştir” denildi.

HPG’nin açıklamasında “Gerçekleştirilen eylem sonucunda Feyyaz Özsahra ve Okan Acar isimli polisler öldürülürken, öldürülen polislerin silah ve kimliklerine el konulmuştur” ifadeleri kullanıldı.

Suruç’taki bombalı saldırıda katledilen Ece Dinç’in Karacaahmet Mezarlığı’ndaki mezarına dün gece saldırı düzenlendi. Saldırganları gören mezarlık bekçisi havaya ateş açarak saldırganları uzaklaştırdı.

Adana’da IŞİD militanlarına benzetildiği için daha önce tehdit edildiği ileri sürülen 33 yaşındaki Ethem Türkben, akşam yemeği yediği hamile eşi ve 3 çocuğunun önünde, kar maskeli 2 kişi tarafından tabancayla öldürüldü. Yakınları, tekstil işçisi Ethem Türkben’i PKK’lı teröristlerin öldürdüğünü iddia etti.

Diyarbakır'da 2 trafik polisi tabancayla açılan çapraz ateş sonucu yaralandı. 
Pusuya düşürülen polislerden Tansu Aydın, tedaviye alındığı hastanede şehit oldu. Yaralı polis Ali Karahan tedavi altında.

Valilikten yapılan açıklamada siyah tişörtlü 20-25 yaş grubunda iki teröristin ateş açtığı belirtildi.

IŞİD'in ateş açması sonucu bir askerimiz şehit oldu, iki askerimiz yaralandı. Mehmetçik karşılık verdi, 1 IŞİD'li öldürüldü, 3 IŞİD pikabı imha edildi. Akıllara savaşa mı girdik sorusu geldi. Akademisyen Deniz Ülke Arıboğan, “Savaş söz konusu değil. Türkiye IŞİD'e karşı bir pozisyon alıyor” diye konuştu.

Bölgede Türkiye'yi de içine alacak kirli bir savaş yürütülüyor.