Yağ ihracatımızda olağanüstü gelişme var!

YAYINLAMA: 11 Ekim 2016 / 20.00 | GÜNCELLEME: 11 Ekim 2016 / 20.00

Türkiye'nin Irak ve Suriye'ye yaptığı yağ ihracatının 70 bin tondan bir anda 700 bin tona çıkması kafaları karıştırdı.

Bu rakamın Türkiye'deki toplam üretime yakın olduğunu belirten ekonomi yazarı Murat Muratoğlu, "Bütün memleket yağlı güreş tutsa mümkün değil! Bildiğiniz hayali ihracat…" diye şaşkınlığını belirtti.

 

Murat Muratoğlu şunları yazdı:

Hani bir eli yağda bir eli balda derler ya, Irak ve Suriye'nin bir elinin yağda olduğu kesin… Üstelik o yağı biz onlara veriyoruz. Bildiğiniz ayçiçek yağı

Oysa her iki ülkede de savaş var. Bırakın ihracatı, girip çıkmak bile zor. Biz bu ülkelere 2010 yılında toplam 70 bin ton yağ ihraç ediyormuşuz. Ya şimdi? Toplam ihracatımız 700 bin tona yükselmiş durumda. On kat artmış! Hem de savaş esnasında…

Olabilir mi? Bütün memleket yağlı güreş tutsa mümkün değil! Bildiğiniz hayali ihracatAslında yağlar bu ülkelere ihraç ediliyormuş gibi gösterilip iç piyasaya sürülüyor. Arada KDV iadesi, ihracat desteği derken paralar yağ gibi akıyor.

 

Bu ayçiçek yağı meselesi bizi çok ilgilendirdiği için konuyu biraz açalım.

Türkiye'nin ortalama yağlı tohum üretimi yıllık 2.5 milyon ton civarında. Bizim ihtiyacımız ise yıllık 10 milyon ton.

Türkiye'deki yaklaşık 3 milyon ton yağ arzının sadece 750 bin tonu yerli üretimle karşılanıyor. Nitekim ihtiyacın çok altında kalıyor. Haliyle hammadde ihtiyacının yüzde 75'i ithalatla karşılanıyor.

Ve biz neredeyse üretimimiz kadar Suriye ve Irak'a 700 bin ton ihracat yapıyoruz! Bunun bir mantığı olabilir mi?

 

Nusaybin ve Habur Sınır Kapısı'ndan bidonlara ucuz sarı maddeleri koyup, ayçiçek yağı ihraç etmiş gibi gösteriyorlar. Bunu bilmeyen yok. Ama karışan da yok!

Zaten biraz incelense Türkiye'den ayçiçek yağı ihracatı yapan firmalarla, Irak ve Suriye'de ihracatın yapıldığı firmaların sahiplerinin aynı olduğu görülüyor. Çok büyük paralar dönüyor. Bu işle uğraşan firmaların cirolarına bakınca imrenirsiniz, ancak kar hanelerindeki rakamlar çok küçüktür, nedenini izah ettim.

 

Bir de ikili anlaşma gereği Bosna Hersek'ten gelen yağda vergi avantajı var. Gelen yağlarda gümrük sıfır…  

Yılda 60 bin ton Bosna Hersek menşeli ayçiçeği yağı ithal ediliyor! Şaka gibi!

Zira Bosna Hersek'in böyle bir kapasitesi yok!

Sırbistan'dan gelen yağlar Bosna Hersek tarafından ihraç ediliyormuş gibi gösterilip yağlı müşteri Türkiye'ye satılıyor.

 

Çok basit bir soru sorayım:

Irak ve Suriye'ye ihraç edilecek bu ham yağların hangi gümrüğe gelmesi mantıklıdır?

Mersin Gümrüğü’ne değil mi?

Hayır!

İzmir, İstanbul, Trakya'ya getiriliyor.

 

Anlayacağınız yağ işleri vıcık vıcık…

 

 

 

Dünya antepfıstığını sevdi!..

 

Geçen hafta gazetelerde, ‘Dünya antepfıstığını sevdi’ başlıklı haberi okurken gülümsedim.

Bu kadar abartılı bir haberin yapılma sebebi de, 61 milyon dolarlık fıstık ihracatı.

Amerika ile İran’ın yıllık fıstık ihracatı 1.5 milyar dolara dayandı, biz en muhteşem, verimli senemizde, 2013’de 79 milyon dolarlık ihracat ile zirveye çıkmışız! Gülümsememin nedeni bu.

 

Bizim fıstığımız daha önceleri de yazdığım gibi çerezlik fıstık değil. Pasta, şekerleme endüstrisinde kullanılan lezzeti kanıtlanmış fıstığımız bu sektörün vazgeçilmezi. Bunun için de en çok İtalya’ya satıyoruz, sonra Almanya’ya. Çikolatada kullanıyorlar.

 

Ürettiğimiz fıstık zaten ancak bize yetiyor. Antepfıstığının hiç denize döküldüğünü duydunuz mu? Hepsini biz yiyoruz.

Siz bakmayın üreticinin, tüccarın ‘ihracat’ yakarmalarına! Onların derdi başka. Antepfıstığı ihracatı aldı başını gidiyor ayaklarına yatıp, malı biraz daha pahalıya satmak!

Ama bu da bilgisizlik nedeniyle boşa kurulan bir hayal!

Dünya piyasalarına göre bizim fıstığımız pahalı.

Çerezlik Amerikan ve İran fıstığı bizimkine göre çok daha albenili ve en önemlisi ucuz.

 

Ama bizimki lezzetliymiş, çerezlik fıstıkta bunu farkedebileceklerin sayısının az olacağını kabul etmeliyiz.

En çarpıcı örnek, Siirt fıstığı. Bizim fıstıkla lezzet bakımından mukayese edilemez, değil mi? Gidin İstanbul’daki çerez satan dükkanlara bakın, Siirt fıstığı antepfıstığından daha pahalı. Çünkü daha iri, daha görkemli, ağzı dolduruyor…

 

Bizim fıstığı alanların amaçları belli. İhracatımızda mutlaka artacaktır. Ama 5’li 10’lu milyon dolar bazında, o kadar.

Fıstık üreticisi kazanıyor. Aksini söyleyenlere inanmayın. Yani fıstık iyi para ediyor, nokta!

 

Bu sene Barak’ta, fıstık olma senesi olduğu için üretim artışı yüzde yüz gerçekleşti. Ancak ürün kalitesi doğru dürüst yağmur yağmadığı için çok düştü.

Hatırı sayılır sayıda üretici artık damla sulama ile yağmura bel bağlamaktan kurtuldu. İyi para kazanıldığı için bu sisteme yatırım artıyor. Doğrusu da bu.

 

Dünya antepfıstığını sevdi’ diye yazanların bu gerçekleri bilmesini istedim.

Ancak, fıstığımıza sevgimiz sonsuz…

 

 

 

 

İş bilenin kılıç kuşananın!..

 

500-600 bin lira yatırımla 10 senede 30 milyon lira kazanıldığını yazınca, telefondan, iletilerden başımı alamadım.

Öyle ya, peşin parayı gören üşüştü!

10 yıl boyunca, her sene artışlı aylık 150 bin lira kira milletin aklını başından aldı.

 

Kelin emi olsa başına süreceğini bilmeyenler bana gayrimenkullerinin resimleri gönderiyor, Dışişleri’nin ek bina talebi olursa yardımcı olmamı istiyorlar! Daha neler!..

 

Bu işin uzmanı, ordinaryüs profesörü dururken yanlış adrese yapılan akılsız müracaatlar beni güldürüyor!

Analar ne akıllı çocuklar doğuruyor; siz şansınıza küsün veya akılsızlığınıza yanın!..

 

  

ABD seçimleri tarih yazacak…

 

ABD’deki seçimlerde iki tarihi olaydan biri mutlaka yaşanacak.

İlki…

Amerikan tarihinde ilk kez iki başkan birbiri ile yatmış olacak.

İkincisi ise…

Amerikan tarihinde ilk kez bir beyaz dolar milyarderi, bir siyah Amerikalı’nın boşalttığı evine taşınacak.

Washington Post

Yağ ihracatımızda olağanüstü gelişme var!