Veliden öğretmene mektup
Sevgili öğretmenim, ben bir veliyim. Canımın bir parçasını sana emanet ettim. Geleceğim, umudum, yüreğimin yarısı sana emanet… Ben çocuğumu öpmeye kıyamıyorum. O artık senin ellerinde…
Sevgili öğretmenim, senden bir ricam var. Benim çocuğum sınıfın, okulun birincisi olmasın. Bunu senden beklemiyorum. Tek ricam benim çocuğum okulda mutlu olsun. Okula gelirken mutluluktan gözlerinin içi gülsün. 2X2’nin 4 ettiğini nasıl olsa öğrenir. Lütfen sen ona saygıyı öğret… Varsın Türkiye’nin başkentinin Ankara olduğunu bilmesin. Onu da öğrenir. Sen ona insanları koşulsuz, amasız sevmeyi öğret. Toros dağlarının nerede olduğunu bilmese de olur. Lütfen sen ona Toros Dağları gibi umut aşıla. Varsın çarpım tablosunu ezberlemesin. Sen ona haksızlık karşısında Erciyes Dağı gibi dimdik durmasını öğret. Türkçeden zayıf alsın, önemli değil. Lütfen sen ona kul hakkına, yetim hakkına el uzatmamayı öğret. Resim çizemiyorsa kızma. Lütfen ona çiçeklerin, böceklerin, hayvanların da bizim gibi bir canlı olduğunu, sevgiyi hak ettiklerini öğret. İnsanların renkleri, ırkları, dilleri, dinleri farklı olsa da lütfen sen benim çocuğuma kardeşliği öğret. Hayatta başarmak, başarılı olmak güzeldir ama lütfen sen ona paylaşmayı öğret.
Sevgili öğretmenim, çocuğum saf, temiz, pak, bembeyaz bir kağıt gibi… Lütfen sen ona insan olmayı öğret.