Bahçeli Bahçeli
Ankara’da 1960’lı senelerinde trafik ışıklarının olmadığı günlerde, Kızılay Meydanı’nın tam ortasında trafik kulübesi vardı. Bu kulübenin içine giren trafik polisi ’Mustafa’, kavşaktaki trafik düzenini sağlardı. Polis memuru Mustafa, kavşağı o kadar güzel idare ederdi ki Dikimevi yönünden gelip Bakanlıklar yönüne gidecek araçları idare eder, Maltepe istikametinden gelip Ulus istikametine dönecek araçlara yol verirken, her bir araca dönüşte nerede durması gerektiğini parmağı ile gösterirdi. Kendisini tanıyan şoförlerin verdiği selamı alıp, bilhassa mesai saatleri başlangıç ve bitişinde meydana gelen yoğunluğu maharetle idare ederdi. Çok yorulduğunda yuvarlak kulübesinden çıkıp Ulus sinemasının yanında bulunan CEVAT restoranın önündeki sandalyesinde dinlenirdi.
Gençlik dönemimizi yaşadığımız o tarihlerde Ankara’da iki ana hat vardı. Biri Ulus-Bakanlıklar. Diğeri ise Dikimevi’nden başlayıp Bahçelievler’de biten bir hat. Dikimevi-Bahçelievler hattında ‘stationvagon’ diye adlandırılan içine 7 yolcu alan araçlar çalışırdı. Bu araçların içinde şoför sadece aracı kullanır, yolculardan para toplanması ve yolcunun nerede ineceğini şoföre söyleyen muavinler bulunurdu. Dikimevi’nden hareket eden aracın camından başını uzatıp yolcu toplama amacı ile ‘Bahçeli Bahçeli‘ diye bağırır, yolcuyu tespit edince şoföre hitaben ‘ağır ol abi yolcu var‘ diye aracın durmasını sağlardı. Bütün bu güzergah boyunca ‘Bahçeli Bahçeli’ kelimesi aracın istikametini tayin ederdi. Araç Bahçelievler’e gelip, dönüş güzergahını başladığı zaman muavin bu sefer ‘Dikimevi Dikimevi’ diye bağırmaya başlardı.
Bizim mahalleden bu araçlara binip Ulus sinemasının önüne kadar yaptığımız yolculukta 60 kuruş öderdik. Araca ön koltuğa binmekten ziyade, arkada bulunan üç kişilik koltuğa geçmek akrobatik maharet isterdi. Araca biner binmez, araç zaman kaybetmemek adına, hareket eder, başkasının kucağına düşmemek için yerinize çömelerek geçerdiniz. O tarihte delikanlılık olduğundan çömelerek araç içinde yerimize ulaşmak, zor da olsa yapabilirdik.
Bugün bu akrobatik hareketi yapmaya cesaret bile edemem. Bu araçların hepsi Kızılay’daki göbekten geçerken kulübenin içinde, varsa polis memuru Mustafa, mutlaka selam verirlerdi. Bir gün Mustafa’nın dinlenme sürecinde kendisi ile sohbet etmiştim. Kısa hayat hikayesini dinlemiştim. Yeterli tahsili olmadığından memur olarak kalmak mecburiyetinde olduğunu söylemişti. Ancak biz kendisinin son derece başarılı bir trafik yönettiğini söyleyerek kutlamıştık. Kimi zaman, kış günlerinde, Ulus Sineması’nın önünde arkadaşlarla buluşur, çeşitli etkinlik yapardık. Polis Mustafa’yı kulübenin içinde gördüğümüzde, kendisine çikolata götürür ikram ederdik. Çok teşekkür ederdi bize.
Bahçeli Bahçeli çığırışları arasında onun bu görevi düzgün yapmasını izlememiz, ışıklı trafik lambalarının kurulmasına kadar devam etti. Daha sonraları Mustafa’yı bir daha görmedik. Bu arada Dikimevi ile Bahçelievler arasına metro hattı inşa edilmesi, trafik ışıklarının devreye girmesi, birbirini takip etmişti. Bu nedenle Bahçelievler ile Dikimevi arasında çalışan dolmuşların da tarihin sayfalarında yok olup gittiğine şahit olduk.
Ülkemde bu yaşıma kadar çok çarpıklıklara şahit oldum. Ama son onbeş sene içinde olanlara hiç rastlamadım. Bu olayların unutulmaması ve tarihin tozlu sayfalarında yok olmaması için tarihe birkaç not bırakmak isterim:
Ülkemde 10 Ekim 2015’te Ankara Gar’ı önünde saat 10.04’de meydana gelen patlamayı istihbarat teşkilatı neden bilmiyordu?
Temmuz 15, 2016’da yapay askeri ayaklanma adı ile 1 jet uçağının Beştepe’deki Saray yerine neden Meclisi bombalaması konusu ve bunun arkasındaki sis perdesi için Meclis araştırmasına izin verilmedi?
Türkiye’nin yıllık üretimi kümülatif olarak 1.28 trilyon doların sadece %10’unun ülkemin kalkınmasında kullanılmasını düşünürken, Merkez Bankası’ndaki 128 milyar dolar rezervin nasıl buharlaştığını Meclis araştırmasına neden izin verilmedi?
Ülkemin 80 senede kazandığı yatırımların yabancılara hangi koşullarda verildiğinin araştırılmasına neden izin verilmemekte?
Çorlu’da meydana gelen tren kazasından sorumlu olanlar hakkında meclis araştırmasına neden müsaade verilmedi?
Maden ocaklarında hayatlarını kaybeden işçi kardeşlerimizin ölümüne sebep olanlar hakkında meclis araştırma önergesi neden reddedildi?
Haziran 2016’da Atatürk Havalimanı’nda meydana gelen saldırılar için Meclis araştırma önergesi neden reddedildi?
Bazı siyasilerin oğullarının kurduğu işletmelerde vergi kaçırdıkları konusunda ciddi iddiaların var olduğu göz önüne alınması gerektiği üzerinde Meclis araştırması önergesi neden mecliste reddedilir?
Temmuz 2018 ve Fetullah Gülen hareketinin siyasi ayağının araştırılması önergesi Meclis gündemine alınması üzerinde yapılan çalışmanın, aynı zihniyetle reddedilmesini izah edebilir misiniz?
Hayattan hunharca koparılan Sinan Ateş dosyasının araştırılmasının Meclis gündemine alınmasını kabul etmeyen bir zihniyeti nasıl kabul edersiniz?
Tıpkı gazeteci CEMAL KAŞIKCI’nın, İstanbul’da Suud-i Arabistan Konsolosluğunda yok edilmesinin dava dosyasını elleri ile Suudi Arabistan’a götürüp sunanlar, gün gelecek bu bilinmeyenleri cevaplayacaklar diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.