Türkiye’nin çocuk gelinleri gerçeği!
Çocuk Gelinler Projesi'nin sonuçları açıklandı. Türkiye’de 18 yaş altı “çocuk evlilik” oranı ortalaması yüzde 28. Orta Anadolu’da bu oran yüzde 42’ye, Güneydoğu Anadolu’da yüzde 41.6’ya, Diyarbakır’da ise yüzde 50’ye kadar çıkıyor.
Sabancı Vakfı ile Uçan Süpürge’nin “Çocuk Gelinler Projesi”nin 54 ilde elde ettiği sonuçları Prof. Dr. Yıldız Ecevit değerlendirdi.
Eşitsiz başlayan evlilik ilişkisi
hayat boyu devam ediyor
Erken evliliğin dünyaca kabul edilen tanıma göre 18 yaş altı evlilikleri kapsadığını anlatan Ecevit, dünyada çocuk yaşta evliliklerin yüksek olduğu, illeri “Nikaragua yüzde 63, Hindistan yüzde 71, Nijerya yüzde 73, Mali yüzde 83” olarak sıralandı. Erken evliliğin küresel bir sorun olduğunu belirten Ecevit bunun zararlarını ise şöyle anlattı:
“Erken evlilikler toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini pekiştiriyor. Eşitsiz başlayan evlilik ilişkisi hayat boyu devam ediyor. Kadınların toplumsal statüsü zaten düşük, erken evlilik bunu daha da düşürüyor. Kız çocuklarını eğitimden ayrı tutuyor. İstihdamı azaltıyor. Erken başlayan annelik kadın bedenine zarar veriyor. Çok sayıda gebelik sağlığı bozuyor. Erken başlayan cinsel yaşam cinsel istismar olasılığını arttırıyor. Cinsel hastalıkları kapma ihtimalini güçleniyor.”
Evlilik yaşı, erkeklerde 26.7
kadınlarda ise 23.5’e çıktı
Ecevit, Türkiye’deki ortalama evlenme yaşının yükseldiğini ilk evlenme yaşının 2001 yılında erkeklerde 22.2, kadınlarda 25.5 iken 2011 yılında erkeklerde 26.7, kadınlarda ise 23.5’e çıktığını belirterek kadınlardaki bir yaşlık artışın bile büyük önem taşıdığını söyledi. Evlilik yaşı ortalaması yükselse de bazı bölgelerde erken evlilikler olduğunu anlatan Ecevit, “Türkiye ortalaması 23.5 yaş iken orta Anadolu’da bu rakam 21.9’a. Kuzeydoğu Anadolu’da 22.5’e düşüyor” dedi.
Bölgeler arasında çok fark var
Ecevit 2008 yılında Hacettepe Üniversitesi’nce hazırlanan çalışmaya dayanarak erken evlilikle ilgili rakamları ise şöyle sıraladı: “18 yaş altında evlenenlerin oranı yüzde 28. Ancak bu oran sevindirmemeli. Çünkü bölgeler arasında fark var. Ortalama 28 ama, Orta Anadolu’da 18 yaş altı evlilikler yüzde 37’ye, Kuzeydoğu Anadolu’da yüzde 40.2’ye, Orta Anadolu’da yüzde 42’ye, Güneydoğu Anadolu’da yüzde 41.6’ya yükseliyor. KAMER Başkanı Nebahat Akkoç’un çalışmasına göre Diyarbakır’da erken evlilikler yüzde 50’ye kadar çıkıyor. İstatistikler yüzde 28’i gösteriyor ama bazı bölgelerde çok yüksek. Ortalama küçük olsa da mücadele etmeliyiz.”(ANKA)
İstanbul Sözleşmesi Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, kadına yönelik şiddetin önlenmesiyle ilgili İstanbul Sözleşmesinin Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldığı ve yakında Meclis’e geleceği müjdesini verdi. Türkiye’nin çekince koymadan bu sözleşmeyi imzalayan ilk ülke olduğunu söyleyen Bakan Şahin, “Önemli bir iradedir, bu iradenin gereğini yapmak da hepimizin görevidir” dedi.
Bakan Şahin “Çocuk Gelinler” Projesinin kapanış toplantısında konuştu. Çocuk gelinlerle ilgili Sabancı Vakfı, Uçan Süpürge ve TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitilği’nce yürütülen çalışmalardan duyduğu memnuniyeti dile getiren Bakan Şahin, Bakan olunca ilk talimatının araştırma komisyonundan çıkan raporun politikaları belirleyeceği ve bunun gereğinin yapılması olduğunu söyledi.
Kanunlar arasındaki farklar giderilecek
Kadın ve çocuklarla ilgili uluslararası hukuk ile iç hukuk arasında ve iç hukukta farklı kanunlar arasında farklar varsa bunların giderilmesi gerektiğini anlatan Şahin, “Eğer Medeni Kanunda 17 yaş, Çocuk Koruma Kanunu’nda 18 yaş, Ceza Kanununda 15 yaş çocuk sayılıyorsa bu devam edemez. Derhal Meclis’teki arkadaşlarımızla gerekli çalışmayı yapar gereğini yaparız” dedi. Çocuk gelinlerle ilgili raporlarda eğitimin önemine dikkat çekildiğini hatırlatan Bakan Şahin, temel eğitimde kız çocuklarının okullaşma oranlarının 98’e ulaştığını erkeklerle eşitlenmesi için 0.5 fark kaldığını, ancak ortaöğretimde bu oranın yüzde 68’e düştüğünü söyledi.
Ata erkil bakış açısı ‘yanımda ol’ anlayışında
Çocuk yaşta evliliklerle mücadele edilecekse kız çocuklarının temel eğitimden sonra okula devam etmelerinin önünün açılması gerektiğine dikkat çeken Bakan Şahin şunları söyledi: “Koruyucu önleyici en önemli tedbir eğitim dedik. Milli Eğitim Bakanı Çubukçu döneminde yoksulluğun eğitimin önündeki mazaret olmaktan çıkartılması için kız çocuklarının ücretsiz taşınması için çalıştık. Her şehirdeki üniversite kurulması da kız çocuklarının okullaşması açısından bir süre sonra fark edecek. Ata erkil bakış açısı ‘yanımda ol’ anlayışında. ‘Üniversitede de yanında, liseye gider gibi üniversiteyi de okut, mazaretin kalmadı’ anlayışını beslememiz gerekiyor.”
Sorunu rakamlarla analiz etmek lazım
Katı gelenek görenek ve ata erkil bakış açısının da önemli bir engel olduğuna dikkat çeken Bakan Şahin bu noktada Diyanet İşleri Başkanlığı ile yaptıkları protokolü anlatarak, Diyanet’in aile içi şiddet, erken evlilik gibi konularda dini referans gösteren anlayışa karşı olunduğunun 74 milyona beyan edilmesinin de önemli olduğunu söyledi. Kadını güçlendirecek mekanizmaların yanı sıra ata-erkil bakışta da zihinsel dönüşümü sağlayacak çift bacaklı bir çalışmanın hayata geçmesi gerektiğini anlatan Şahin’in istatistiklerin de politikaların belirlenmesinde büyük önem taşıdığını anlattı. Türkiye’deki istatistiklere bakıldığında 3. ülkelerle aynı sıralarda yer aldığını söyleyen Şahin, TÜİK Başkanı ile bu konuda bir görüşme yaptıklarını, aylık enflasyonu ölçen TÜİK’in sosyal politikalar oluşturmak için aynı derecede önem taşıyan ölçümleri de sağlıklı şekilde yapmasını istediklerini aktardı. Bakan Şahin, “Ben mühendis kökenli bakan bir olarak rakamlarla konuşup rakamlarla sorunu analiz edeceğiz. Güncelleyip rakamları gereğini yapmak için de eylem planı oluşturacağız” dedi.
Güçlü toplum kadının ile
erkeğin güçlendiği toplumdur
Sorunun varlığını kabul etmenin, halının altına süpürmeden ortaya koymanın önemli olduğunu söyleyen Şahin, “Bu sorunu çözenlerin aklı bizden fazla değil tecrübesi bizden fazla değil. Güçbirliği yapıp sorun çözülmeli dediğimizde bu çözülür. Güçlü toplum kadının ile erkeğin güçlendiği toplumdur. Tek kanatlı kuş uçamaz. Tek ayaklı atlet koşamaz” dedi.
Türkiye altına çekince koymadan imzaya açtı
Bakan Şahin kadına yönelik şiddetin önlenmesi açısından büyük önem taşıyan İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili de müjde verdi. İstanbul Anlaşması’nın uluslararası bir sözleşme olduğunu bu nedenle Bakanlar Kurulu’ndan Meclis’e geleceğini anlatan Bakan Şahin, “Şu müjdeyi vereceğiz. Geçen hafta Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı. Ben de imza attım. Bu hafta muhtemelen Meclis’e gönderilecek. İstanbul Sözleşmesi en önemli sözleşmelerden biri olacak. İlk kez Dışişleri Bakanı Davutoğlu hükümet adına imzalamıştır. İlk imzalayan ülke de Türkiye olmuştur. Birçok ülke çekince koymuştur. Türkiye altına çekince koymadan imzaya açtı. Önemli bir iradedir, bu iradenin gereğini yapmak da hepimizin görevidir” dedi.
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 00.41
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 00.41
İlginizi Çekebilir
Her 4 kişiden 3’ü sağlıklı beslenmek için işlevsel gıdalara yöneliyor
#Yaşam / 12 Kasım 2024
Kafein Alzheimer riskini azaltıyor
#Yaşam / 15 Ekim 2024
COVID-19 bedeni yıpratıyor ve kalp krizi riskini artırıyor
#Yaşam / 11 Ekim 2024
“Yürüyüşe Başla Hayatı Yakala”
#Yaşam / 08 Ekim 2024
“Düşüncelerimiz, sinir sistemimizi ve vücudun tepkisini ciddi şekilde etkiliyor”
#Yaşam / 08 Ekim 2024
Obezite artış hızının en yüksek olduğu ülkelerin başında gelen Türkiye'nin yüzde 94’ü obez olacak
#Yaşam / 06 Ekim 2024
Yorumlar
Yorumlar
Kendi koyacağınız özel bir adla yorum yapmak için giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *