Kurtulmuş, terör sonrası bölgedeki sosyal ve manevi rehabilitasyonla ilgili yapılacak çalışmalara ilişkin, “Vatandaşlarımızın devlet-millet kaynaşması içerisinde ülkeye bağlılıklarını, topraklarına bağlılıklarını, kendi vatanlarına bağlılıklarını artıracak, bu anlamda sosyal rehabilitasyonlarını sağlayacak adımların ortaya konulmasıdır. Birilerinin terörle birlikte istediği şey; terörle birlikte Türkiye’de duygusal kopuşun olmasıdır. Ama ne yaparlarsa yapsınlar elde edemedikleri sonuç da budur” diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, PKK'nın önemli teröristlerinden “Bahoz Erdal” kod adlı Fehman Hüseyin'in Suriye’de öldürüldüğü iddialarına ilişkin, “Bahoz Erdal’ın öldüğüne dair çeşitli haber kanallarından ve istihbarat kanallarından gelen bilgiler var. Ancak bu bilgiler henüz teyit edilmiş değil. Dolayısıyla biz resmi açıklamamızı bu bilgiler teyit edildikten sonra yapacağız” dedi.
Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Bayramdan önce hizmete açılan Osmangazi Köprüsü’nden dokuz gün içerisinde ortalama günde 100 bini aşkın geçiş olduğuun belirtti. Köprü geçişlerinin dokuz günlük toplamının 1 milyona yakın olduğunu belirten Kurtulmuş, projenin Türkiye’nin gelişmesi bakımından önemli olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, memleketi Ordu’da yaşanan sel felaketine ilişkin, “süratle bu sel felaketlerinden ortaya çıkan zararların giderilmesi için süratle çalışmalar tamamlanıyor. Bu sel felaketleriyle ilgili, afetlerle ilgili ortaya çıkan zararlar bir türlü tespit edilecek ve yaralar mümkün olduğu kadar kısa süre içindoe sarılacaktır” diye konuştu.
Terör sonrası bölgedeki sosyal ve manevi rehabilitasyonla ilgili yapılacak çalışmalara ilişkin bilgi veren Kurtulmuş konuşmasını şöyle sürdürdü: “Vatandaşlarımızın devlet-millet kaynaşması içerisinde ülkeye bağlılıklarını, topraklarına bağlılıklarını, kendi vatanlarına bağlılıklarını artıracak, bu anlamda sosyal rehabilitasyonlarını sağlayacak adımların ortaya konulmasıdır. Birilerinin terörle birlikte istediği şey; terörle birlikte Türkiye’de duygusal kopuşun olmasıdır. Ama ne yaparlarsa yapsınlar elde edemedikleri sonuç da budur. Çok şükür bu ülkenin insanları, doğuda batıda yaşayanlar, bu ülkede farklı etnik kimliğe sahip olanlar hiç kimse bir diğerini öteki olarak görmüyor, hiç kimse bir diğerini düşmanlaştıracak, ötekileştirecek bir işin içerisinde olmuyor. Bu ülkenin Kürtleri de en az bu ülkenin Türkleri kadar bu ülkenin sahipleridirler. Bu bilinçle bağlılıklarını artırıyorlar ve duygusal kopuş inşallah olmuyor. Ama terörle verilen mücadele sırasında terör örgütlerinin de propagandasıyla ortaya çıkan tablonun süratle değiştirilmesi için bu sosyal rehabilitasyonu sağlayacak çalışmaların bölgede nasıl yapılacağı değerlendirildi.”
Kurtulmuş, terörün fiziki olarak yakıp yıktığı yerlerin hızlı bir şekilde onarılması, büyük bir restorasyon çalışmasının gerçekleştirilmesiyle ilgili yapılan çalışmaların devam ettiğini de sözlerine ekledi.
Ekonomik müjdeler eylem planı ile alınan kararların kamuoyunda özellikle ekonomiyle ilgili kurum ve kuruluşlardan çok büyük destek gördüğünü söyleyen kurtulmuş, “bu eylem planındaki maddelerin uygulanması için özellikle ekonomiyle ilgili kurum ve kuruluşların desteklerini beklediğimizi ifade ediyoruz. Yatırımların teşviki ve ekonominin canlandırılmasıyla ilgili müjdelerin uygulanmasına dönük bazı yasal tedbirler de gerekecek. bu müjdelerle ilgili gerekli yasal düzenlemelerin de Meclis tatile girmeden evvel çıkarılacağını buradan müjdelemek isterim. Meclis’teki diğer siyasi partilerin de bu konulara destek vermesini umut ve temenni ettiğimizi ifade etmek isterim” diye konuştu.
Bundan sonra Avrupa birliğindeki gelişmeler ne olursa olsun Türkiye-ab arasındaki ilişkilerde Türkiye’nin kendi rotasında ilerlemeye devam ettiğini belirten kurtulmuş, “Bu çerçevede, 33. Faslın açılması ve son 6 aylık süre içerisinde iki ayrı ve önemli faslın AB-Türkiye müzakerelerinde açılmış olması bu sürecin Türkiye açısından da yürütüldüğünün önemli bir göstergesidir” dedi.
Bakanlar Kurulu gündemine ilişkin açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, PKK'nın önemli teröristlerinden “Bahoz Erdal” kod adlı Fehman Hüseyin'in Suriye’de öldürüldüğü iddialarına ilişkin soruya, “Bahoz Erdal’ın öldüğüne dair çeşitli haber kanallarından ve istihbarat kanallarından gelen bilgiler var. Ancak bu bilgiler henüz teyit edilmiş değil. Dolayısıyla biz resmi açıklamamızı bu bilgiler teyit edildikten sonra yapacağız” yanıtını verdi.
Kurtulmuş, Suriyeli sığınmacılara vatandaşlık verilmesine ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi:
“Türkiye’nin Suriyeli mülteciler konusunda 2011 yılından bu yana üzerine düşen sorumluluğu yerine getiriyor. Gelen bu Suriyeli kardeşlerimiz arasında çok sayıda da mesleki becerileri olan, bilgi birikimleri olan, çok yüksek vasıflarla donanmış insanlar var. Bu vatandaşlık meselesinde dosyalar bireysel olarak tekemmül ettikçe bunlarla ilgili kararlar İçişleri Bakanlığı tarafından veriliyor. Henüz İçişleri Bakanlığımız Suriyelilerin vatandaşlığı meselesiyle ilgili konularda çalışmalarını tamamlamış değil. Türkiye’ye faydalı olabilecek, teröre asla bulaşmamış, Türkiye’ye katkısı olabilecek ve Türkiye ile Suriye arasındaki köprüyü oluşturabilecek nitelikteki vatandaşların nasıl Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçebilir Suriyeliler bunlarla ilgili çalışmalar yapılıyor. Ancak bunla ilgili çalışmalar tamamlanmış değil.”
İncirlik Üssü ile ilgili Almanya ile yaşanan ziyaret krizini değerlendiren Kurtulmuş, “incirlik üssüyle ilgili Almanlarla aramızdaki fark her iki ülkenin yasal yaklaşımlarından kaynaklanan farktır. Bize göre incirlik üssünde neler olacağı askeri yetkililerin arasında olması gereken askeri bir konudur. Almanya tarafında ise incirlik üssüne ya da başka bir yere asker gönderip göndermemek, giden askerlerin denetimi vesaire konuları ise tamamıyla alman parlamentosunun uhdesindedir. Yaklaşımda iki yasal alt yapı bakımından farklılık var. Görüşmeler devam ediyor. Belli bir noktaya geldiği takdirde görüşmeler yapılır” dedi.
Şu anda henüz Mısır’la ilişkilerin normalleştirilmesi konusunda Türkiye ile Mısır arasında resmi ya da gayri resmi hiçbir adım atılmadığını vurgulayan Kurtulmuş, “Türkiye halkıyla Mısır halkı kardeş iki halktır. Bizim Mısır halkına düşman olmamız, Mısır halkına karşı soğuk davranmamız asla düşünülemez. Biz Mısır’da demokratik bir ilkeyi savunduk. Çok kısa bir süre içerisinde biz beş tane askeri darbe görmüş olan bir ülkenin çocukları olarak bunu söylüyoruz. Ne yazık ki Mısır’daki demokratik olarak seçilmiş olan hükümet askeri bir darbeyle iş başından uzaklaştırıldı. Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkileri bozan gelişme bu gelişmedir. Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri darbeciliğe karşı olduğu için Mısır ile olan ilişkisini askıya almıştır. Bu Türkiye’nin Mısır halkıyla düşmanlığı, soğukluğu anlamına gelmez. Türkiye bir ilkeyi takip etmektedir. Tabi ki biz de Mısır’la ilişkilerimizin normalleşmesini isteriz ama mısır ile ilişkilerimizi anormal hale getiren bu askeri darbe rejiminin de yaptıklarını gözden geçirmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Konya'da köpeğe tekme atıldığı için başladığı iddia edilen Suriyeli ve Türk gençlerin kavgasında biri Suriyeli iki kişinin hayatını kaybettiği olaya ilişkin, “Bir sürü kolaylaştırıcı faktöre rağmen 3 milyon insanın bir ülkeye mülteci olarak kabul edilebilmesi o ülkede var olan kültürün ne kadar seçkin bir kültür olduğunun açık göstergesidir. Öyle illerimiz var ki yüzbinlerce Suriyeliyi barındırıyor ve şimdiye kadar bir iki ufak provokasyon dışında hiçbir tepki ile karşılaşılmadı. Konya’daki olay son derece vahimdir endişe verici bir olaydır ama bir kere daha söylüyorum ki böyle şeyler lokal bir takım provokasyonlarla da ortaya çıkabilir. Birileri bunları provoke edebilir” dedi. ANKA
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, PKK'nın önemli teröristlerinden “Bahoz Erdal” kod adlı Fehman Hüseyin'in Suriye’de öldürüldüğü iddialarına ilişkin, “Bahoz Erdal’ın öldüğüne dair çeşitli haber kanallarından ve istihbarat kanallarından gelen bilgiler var. Ancak bu bilgiler henüz teyit edilmiş değil. Dolayısıyla biz resmi açıklamamızı bu bilgiler teyit edildikten sonra yapacağız” dedi.
Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Bayramdan önce hizmete açılan Osmangazi Köprüsü’nden dokuz gün içerisinde ortalama günde 100 bini aşkın geçiş olduğuun belirtti. Köprü geçişlerinin dokuz günlük toplamının 1 milyona yakın olduğunu belirten Kurtulmuş, projenin Türkiye’nin gelişmesi bakımından önemli olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, memleketi Ordu’da yaşanan sel felaketine ilişkin, “süratle bu sel felaketlerinden ortaya çıkan zararların giderilmesi için süratle çalışmalar tamamlanıyor. Bu sel felaketleriyle ilgili, afetlerle ilgili ortaya çıkan zararlar bir türlü tespit edilecek ve yaralar mümkün olduğu kadar kısa süre içindoe sarılacaktır” diye konuştu.
Terör sonrası bölgedeki sosyal ve manevi rehabilitasyonla ilgili yapılacak çalışmalara ilişkin bilgi veren Kurtulmuş konuşmasını şöyle sürdürdü: “Vatandaşlarımızın devlet-millet kaynaşması içerisinde ülkeye bağlılıklarını, topraklarına bağlılıklarını, kendi vatanlarına bağlılıklarını artıracak, bu anlamda sosyal rehabilitasyonlarını sağlayacak adımların ortaya konulmasıdır. Birilerinin terörle birlikte istediği şey; terörle birlikte Türkiye’de duygusal kopuşun olmasıdır. Ama ne yaparlarsa yapsınlar elde edemedikleri sonuç da budur. Çok şükür bu ülkenin insanları, doğuda batıda yaşayanlar, bu ülkede farklı etnik kimliğe sahip olanlar hiç kimse bir diğerini öteki olarak görmüyor, hiç kimse bir diğerini düşmanlaştıracak, ötekileştirecek bir işin içerisinde olmuyor. Bu ülkenin Kürtleri de en az bu ülkenin Türkleri kadar bu ülkenin sahipleridirler. Bu bilinçle bağlılıklarını artırıyorlar ve duygusal kopuş inşallah olmuyor. Ama terörle verilen mücadele sırasında terör örgütlerinin de propagandasıyla ortaya çıkan tablonun süratle değiştirilmesi için bu sosyal rehabilitasyonu sağlayacak çalışmaların bölgede nasıl yapılacağı değerlendirildi.”
Kurtulmuş, terörün fiziki olarak yakıp yıktığı yerlerin hızlı bir şekilde onarılması, büyük bir restorasyon çalışmasının gerçekleştirilmesiyle ilgili yapılan çalışmaların devam ettiğini de sözlerine ekledi.
Ekonomik müjdeler eylem planı ile alınan kararların kamuoyunda özellikle ekonomiyle ilgili kurum ve kuruluşlardan çok büyük destek gördüğünü söyleyen kurtulmuş, “bu eylem planındaki maddelerin uygulanması için özellikle ekonomiyle ilgili kurum ve kuruluşların desteklerini beklediğimizi ifade ediyoruz. Yatırımların teşviki ve ekonominin canlandırılmasıyla ilgili müjdelerin uygulanmasına dönük bazı yasal tedbirler de gerekecek. bu müjdelerle ilgili gerekli yasal düzenlemelerin de Meclis tatile girmeden evvel çıkarılacağını buradan müjdelemek isterim. Meclis’teki diğer siyasi partilerin de bu konulara destek vermesini umut ve temenni ettiğimizi ifade etmek isterim” diye konuştu.
Bundan sonra Avrupa birliğindeki gelişmeler ne olursa olsun Türkiye-ab arasındaki ilişkilerde Türkiye’nin kendi rotasında ilerlemeye devam ettiğini belirten kurtulmuş, “Bu çerçevede, 33. Faslın açılması ve son 6 aylık süre içerisinde iki ayrı ve önemli faslın AB-Türkiye müzakerelerinde açılmış olması bu sürecin Türkiye açısından da yürütüldüğünün önemli bir göstergesidir” dedi.
Bakanlar Kurulu gündemine ilişkin açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, PKK'nın önemli teröristlerinden “Bahoz Erdal” kod adlı Fehman Hüseyin'in Suriye’de öldürüldüğü iddialarına ilişkin soruya, “Bahoz Erdal’ın öldüğüne dair çeşitli haber kanallarından ve istihbarat kanallarından gelen bilgiler var. Ancak bu bilgiler henüz teyit edilmiş değil. Dolayısıyla biz resmi açıklamamızı bu bilgiler teyit edildikten sonra yapacağız” yanıtını verdi.
Kurtulmuş, Suriyeli sığınmacılara vatandaşlık verilmesine ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi:
“Türkiye’nin Suriyeli mülteciler konusunda 2011 yılından bu yana üzerine düşen sorumluluğu yerine getiriyor. Gelen bu Suriyeli kardeşlerimiz arasında çok sayıda da mesleki becerileri olan, bilgi birikimleri olan, çok yüksek vasıflarla donanmış insanlar var. Bu vatandaşlık meselesinde dosyalar bireysel olarak tekemmül ettikçe bunlarla ilgili kararlar İçişleri Bakanlığı tarafından veriliyor. Henüz İçişleri Bakanlığımız Suriyelilerin vatandaşlığı meselesiyle ilgili konularda çalışmalarını tamamlamış değil. Türkiye’ye faydalı olabilecek, teröre asla bulaşmamış, Türkiye’ye katkısı olabilecek ve Türkiye ile Suriye arasındaki köprüyü oluşturabilecek nitelikteki vatandaşların nasıl Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçebilir Suriyeliler bunlarla ilgili çalışmalar yapılıyor. Ancak bunla ilgili çalışmalar tamamlanmış değil.”
İncirlik Üssü ile ilgili Almanya ile yaşanan ziyaret krizini değerlendiren Kurtulmuş, “incirlik üssüyle ilgili Almanlarla aramızdaki fark her iki ülkenin yasal yaklaşımlarından kaynaklanan farktır. Bize göre incirlik üssünde neler olacağı askeri yetkililerin arasında olması gereken askeri bir konudur. Almanya tarafında ise incirlik üssüne ya da başka bir yere asker gönderip göndermemek, giden askerlerin denetimi vesaire konuları ise tamamıyla alman parlamentosunun uhdesindedir. Yaklaşımda iki yasal alt yapı bakımından farklılık var. Görüşmeler devam ediyor. Belli bir noktaya geldiği takdirde görüşmeler yapılır” dedi.
Şu anda henüz Mısır’la ilişkilerin normalleştirilmesi konusunda Türkiye ile Mısır arasında resmi ya da gayri resmi hiçbir adım atılmadığını vurgulayan Kurtulmuş, “Türkiye halkıyla Mısır halkı kardeş iki halktır. Bizim Mısır halkına düşman olmamız, Mısır halkına karşı soğuk davranmamız asla düşünülemez. Biz Mısır’da demokratik bir ilkeyi savunduk. Çok kısa bir süre içerisinde biz beş tane askeri darbe görmüş olan bir ülkenin çocukları olarak bunu söylüyoruz. Ne yazık ki Mısır’daki demokratik olarak seçilmiş olan hükümet askeri bir darbeyle iş başından uzaklaştırıldı. Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkileri bozan gelişme bu gelişmedir. Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri darbeciliğe karşı olduğu için Mısır ile olan ilişkisini askıya almıştır. Bu Türkiye’nin Mısır halkıyla düşmanlığı, soğukluğu anlamına gelmez. Türkiye bir ilkeyi takip etmektedir. Tabi ki biz de Mısır’la ilişkilerimizin normalleşmesini isteriz ama mısır ile ilişkilerimizi anormal hale getiren bu askeri darbe rejiminin de yaptıklarını gözden geçirmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Konya'da köpeğe tekme atıldığı için başladığı iddia edilen Suriyeli ve Türk gençlerin kavgasında biri Suriyeli iki kişinin hayatını kaybettiği olaya ilişkin, “Bir sürü kolaylaştırıcı faktöre rağmen 3 milyon insanın bir ülkeye mülteci olarak kabul edilebilmesi o ülkede var olan kültürün ne kadar seçkin bir kültür olduğunun açık göstergesidir. Öyle illerimiz var ki yüzbinlerce Suriyeliyi barındırıyor ve şimdiye kadar bir iki ufak provokasyon dışında hiçbir tepki ile karşılaşılmadı. Konya’daki olay son derece vahimdir endişe verici bir olaydır ama bir kere daha söylüyorum ki böyle şeyler lokal bir takım provokasyonlarla da ortaya çıkabilir. Birileri bunları provoke edebilir” dedi. ANKA
RSS