ANASAYFA arrow right Ekonomi

CHP’li Karabat: Sen ve hizmet ettiğin saray gittiği gün en kötüsü geride kalacak

CHP’li Karabat: Sen ve hizmet ettiğin saray  gittiği gün en kötüsü geride kalacak
YAYINLAMA: 23 Haziran 2025 / 16.41
GÜNCELLEME: 23 Haziran 2025 / 18.29

Türkiye'nin sanayisizleştirildiğini ve sıcak para ile rantın merkezi haline geldiğini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e seslendi. Karabat, "Sürekli 'En kötüsü geride kaldı' diyen Şimşek’e şunu söylemek isterim: Sen ve hizmet ettiğin saray gittiği gün en kötüsü geride kalacaktır" açıklamasını yaptı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, Türkiye'nin sanayisizleştirildiğini ve sıcak para ile rantın merkezi haline geldiğini belirterek, "Rantın hizmet sektöründe döndüğü, tamamen tüketime dayalı bir ekonomide enflasyonun düşmesi söz konusu olamaz. Burada Mehmet Şimşek’in amacı sıcak paranın döndüğü bir piyasa yaratmak ve servet transferini devam ettirmektir. Kapanan ve yurt dışına taşınan fabrikalar ile konkordato ilan eden işletmeler Mehmet Şimşek’in gündeminde yer almıyor. Sürekli 'En kötüsü geride kaldı' diyen Şimşek’e şunu söylemek isterim: Sen ve hizmet ettiğin saray gittiği gün en kötüsü geride kalacaktır" açıklamasını yaptı.

Karabat, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Türkiye'yi demokrasiden otoriterliğe sürükleyen AKP'nin, ekonomiyi de üretimden uzaklaştırıp tüketim temelli sisteme çevirmeye başladığını belirtti. 

Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYH) içinde imalat sanayinin aldığı payın yüzde 16 seviyelerine kadar gerilediğine, buna karşın hizmet sektörünün aldığı payın yüzde 55’e ulaştığına dikkati çeken Karabat, şunları kaydetti:

"Bunların hepsi bilinçli yapıldı. Sanayinin ekonomiden aldığı pay neden azalıyor? Ekonomide uzun yıllara yayılan kriz ve belirsizlikle beraber artan hukuksuzluklar nedeniyle sanayici Türkiye’den uzak duruyor. Mevcut sanayiciler de işlerini yurt dışına taşıyor. Hizmet sektörünün Türkiye gibi kırılgan ekonomiye sahip gelişmekte olan bir ülkede bu kadar yüksek bir paya sahip olması büyük riskleri de beraberinde getiriyor. Ama Mehmet Şimşek’e sorsanız, bu durum gurur duyulacak bir şey.

Küresel gelişmelerin Türkiye ekonomisini hizmet sektörü sayesinde fazla etkilemediğini iddia eden Mehmet Şimşek, inşaata dayalı ekonomiden sonra, tüketime dayalı ekonomiye geçildiğini de itiraf etmiştir. Yüksek faizler, enflasyon, döviz kurlarındaki belirsizlik ve yargı operasyonları nedeniyle herhangi bir sanayi yatırımı söz konusu değildir. Bu durumun farkında olan Mehmet Şimşek, cuntanın mali ayağı olarak ekonomiyi yüzdürmek için hizmet sektörünü ön plana almıştır."

"Türkiye’nin lokomotif sektörü dediğimiz otomotiv sektöründe üretim hızla geriliyor. Mayıs ayında otomotiv pazarında ithalatın payı yüzde 71’i aştı. Otomobil ithalatı patlayınca bu sefer oradan alınan ÖTV oranları yeniden düzenlenmeye başlandı. Daha önce de defalarca vurguladığım gibi Mehmet Şimşek yerli üreticiyi değil, ithalat lobilerini besliyor. Şimdi araç ithalatının 'sözde' önüne geçmek için ÖTV artışları yapılacak. Şimşek’in amacı burada ithalatı azaltmak değil, artan ithalattan daha fazla vergi geliri elde etmek. Hizmet sektörünün kontrolsüz büyümesi lokasyon ve kira rantını da beraberinde getirecektir. AVM’ler, kalabalık caddeler, turizm bölgelerindeki fahiş artışlar, bir avuç insanın kasasını doldururken, halkın yüzde 80’inin cebini boşaltacaktır.

Rantın hizmet sektöründe döndüğü, tamamen tüketime dayalı bir ekonomide enflasyonun düşmesi söz konusu olamaz. Burada Mehmet Şimşek’in amacı sıcak paranın döndüğü bir piyasa yaratmak ve servet transferini devam ettirmektir. Kapanan ve yurt dışına taşınan fabrikalar ile konkordato ilan eden işletmeler Mehmet Şimşek’in gündeminde yer almıyor. Sürekli 'En kötüsü geride kaldı' diyen Şimşek’e şunu söylemek isterim: Sen ve hizmet ettiğin Saray gittiği gün en kötüsü geride kalacaktır."cumhuriyet

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *