“Emeklinin maaşının yarısı elektrik, su ve doğalgaz fatura ödemelerine gidiyor. Akaryakıta, sebze, meyve ve diğer ürünlere her gün zam gelir mi? Dolayısıyla emeklilerin aldığı maaşla yaşamını sürdürmesi mümkün değil” tespitini yaptı.
Beklentiler hayal kırıklığı ve hüsran ile sonuçlandı
Bin 500 lira emekli maaşı alanların maaşlarının 2 bin 500 liraya yükseltildiğini kaydeden Özer, “Bin 500 lira emekli maaşının 2 bin 500 liraya yükseltilmesi seyyanen zam anlamına gelir. Asıl emeklilere yapılan yüzde 25 zammı kabul etmiyoruz. Çünkü tüm emeklilerimizin büyük beklentisi var, Çünkü TÜİK yıllık enflasyonu yüzde 36 olarak açıklamışken asgari ücrete yüzde 50 civarında zam yapılmışken, emeklilerimize bu oranlara yakın zam yapılır düşüncesi hasıl oldu, ancak bu beklentiler hayal kırıklığı, hüsran ile sonuçlandı, kısacası dağ fare doğurdu” diye konuştu.
Maddi anlamda rahat etmek ve nefes almak istiyoruz
Başkan Özer, “Bin 500 lira emekli maaşı alanlara 1000 lira zam yapılırken, ben 20 yıldan emekliyim sadece 600 lira zam veriliyor. Eşitlik ve adalet bunun neresinde? Ekonomistler hiç mi hesap yapmıyorlar? Yüzde 25 zam ile sanki emekliler ile alay ediyorlar. Şu anda dünyada 190 ülke var ve Türkiye ilk 20 ülke arasında yer alıyor. Eğer ülkemizde en gelişmiş 20 ülke arasında yer almasında emeklilerin katkısı göz ardı edilemez. Artık maddi anlamda rahat etmek ve nefes almak istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
Günü geldiğinde emekliler gereken cevabı verecek
Geçen yıl emeklilerin bin 200 liraya aldığı kömürün tonunun bu yıl 3 bin 600 liraya yükseldiğini kaydeden Özer, “Kömürün tonu bile bu kadar yükselmişken emekliye verilen sadece yüzde 25. Vatandaşın cebindeki enflasyon ile TÜİK’in açıkladığı enflasyon birbirinden çok farklı. Akaryakıt, doğalgaz, elektrik, sebze ve meyve fiyatları fahiş şeklinde zamlandı. Emekliye zammı neye göre verdiler anlamak mümkün değil. Yapılan zamları geri çeksinler, bizlerde zam istemeyelim. Günü geldiğinde emeklilerinde bu zammın karşılığını vereceğini düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Ali Göksular