ANASAYFA arrow right Güncel

HAYATINIZDAKİ YALANCI

HAYATINIZDAKİ YALANCI
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.33
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.33
Sümeyra Yapıcı/HKÜ Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Öğrencisi

ABD’li psikolog Prof. Robert Feldman, yeni kitabı ’The Liar In Your Life / Hayatınızdaki Yalancı’da ’Herkes yalan söyler’ diyor. Kitabında neden, ne sıklıkla, hangi konularda yalan söylediğimizi ortaya döküyor.

ORTALAMA ON DAKİKADA ÜÇ YALAN SÖYLÜYORUZ!
'Hadi canım’ demeden önce düşünelim’, ‘Ben de seni seviyorum’, ’Şimdi seni arayacaktım’,  ’Ben de onu diyecektim şimdi’, ’Şarjım bitmişti dönemedim’,  ’Çok hastaydım gelemedim’, ’Trafik vardı geciktim’, ’Söz kimseye söylemem’, ’Gerçekten zayıflamışsın ama’, ’Bence bu pantolon sana çok yakıştı’, ‘Beş dakikaya oradayım.’ İster pembe, ister beyaz hepimiz yalanlar söylüyoruz.Yalan söylemiyorum diyen daha büyük bir yalan söylemiş oluyor bu durumda. Bu iddialar dünyada yalan konusunda önde gelen araştırmacılardan biri olan Massachusetts Üniversitesi Psikoloji Profesörü Robert Feldman’a ait. Feldman, ’yalan’ üzerine yaptığı 25 yıllık çalışmalarını topladığı yeni kitabı ’The Liar In Your Life / Hayatınızdaki Yalancı’da yalan söylemenin insan hayatındaki yerini sorgularken çok ilginç gerçekleri de ortaya koyuyor. Feldman hiç yalan söylemediğini iddia eden insanlarla yaptığı deneylerin sonucunda onların bile çoğu yerde yalan söylediğini gözlemlemiş ve görüşmenin videolarını katılımcılara izletmiştir.

İSTEDİKLERİMİZİ ELDE ETMEK İÇİN YALAN SÖYLEMEK SOSYAL BİR TAKTİĞİMİZ
İnsanlar kendileri hakkında sürekli güzel, olumlu, pozitif yönde şeyler duymak istiyor. ‘Bugün çok güzelsin’, ‘Sana güveniyorum’, ‘Bu işin altından ancak sen kalkarsın’, ‘Sana değer veriyorum’ gibi sözleri eşimiz, dostumuz, sevgilimiz, akrabalarımızdan sık sık duyarız. Peki bunların gerçek olduğuna inanmamak bizi üzer miydi? Sürekli eleştirilsek, yaptığımız her işin ardından kötü yorumlar edinsek, günlerce sabahlara kadar uğraşıp bitirmeye çalıştığımız bir projenin ardından patronumuzun bize ‘Tamam onu bitirdin, şimdi diğerine başlayabilirsin’ demesi daha mı iyi olurdu ? Yoksa ‘Elllerine sağlık, sen gördüğüm en iyi mimarsın’  ya da ‘Sen bu işi biliyorsun ’ deseydi olumsuzluklara karşı yılmazlık mücadelemiz artmaz mıydı? Daha pozitif yönde, olumlu bir çalışan olurduk değil mi?

Çoğu zaman da karşımızdaki insanı söylediğimiz yalana ikna edemeyince ona kızıyoruz. Mesela ‘Gayet zayıfsın diyorum işte neden anlamıyorsun’, ‘Sana güzelsin diyorum yine gidip en pahalı kozmetikleri yine alıyorsun’ gibi. Demek ki çoğu zamanda çıkarlarımıza ters düşen davranışların sonuçlarını ortadan kaldırmak adına ani yalan refleksleri geliştiriyoruz ve karşımızdakini ikna edemeyince sinirleniyoruz. Ama kişi yalana inandığında hem mutlu oluyor hem de çıkarlarımıza karşı bir olumsuz davranış gelişmiyorsa değmeyin keyfimize.. Sonra bu yalanlar birer refleks gibi hayatımızın vazgeçilmezi oluveriyor.

SÜREKLİ YALAN SÖYLEMEK KİŞİLİĞİMİZİ ZEDELEYEBİLİR!
Fikirlerine saygı duyduğumuz büyüklerimizin bazen düşünceleri bize ters gelse bile ‘Size katılıyorum efendim’ yerine ‘Tabii ki haklısınız ancak bir de şöyle düşünün..’ gibi cümlerle devam eden, altında bizim fikirlerimizi de besleyen cümleler kurmak daha doğru olacaktır. Ya da çok sevdiğimiz bir arkadaşımız fazla kilolu olduğunun farkında iken ona ‘Çok zayıfsın’ demek pembe bir yalan değil yalandan da öte bir şey olurdu. Dersinden geçmek istediğimiz hocamıza her gün çay-kahve ısmarlamak ve sürekli ezberlemiş gibi aynı güzel cümleleri söylemek onlara karşı bizi yüceltmez tam tersi kendi kişiliğimiz ve özelliklerimizden verdiğimiz tavizler bize olan saygıyı düşürür.

GERÇEK OLMASINI İSTEDİĞİMİZ YALANLAR
Hepimizin hayatta olmasını istediği şeyler vardır. Bir evimiz olsun, içinde çocuklarımız, çok güzel bir eşimiz, çok yakışıklı bir kocamız, çok da iyi bir işimiz . Peki bu isteklere kavuşmak için kendimize arada bir yalan söylemeli miyiz? Ya da kendimizle konuşmalarımız hayatta kalma mücadelemizi artıracak bu güzel sözler yalan mıdır? Aksini biri iddia etmediği sürece duyduğumuz her şeye inanırız. O halde güçlü ve başarılı olduğumuza da inanmalıyız. Çünkü yaşam devam ettiği sürece şanslarımız hiç bitmez ve karşılaştığımız her bir problemde en güçlü insanın biz olduğumuzu düşünmenin kimseye bir zararı yoktur.

O halde aksi iddia edilinceye kadar güzel, olumlu, pozitif yönde bizi ve çevremizi geliştirecek sözler söyleyelim. Emin olun yaşam bitmeden kimse aksini iddia edemeyecek..

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *