Yazarlıktan senaristliğe, gazetecilikten yayıncılığa çokyönlü çalışmalarıyla tanınan Tarık Dursun K. dün 84 yaşında tedavi gördüğü hastanede öldü.
Gazeteci, yazar, şair, eleştirmen, senarist, yayıncı Tarık Dursun K. 84 yaşında hayatını kaybetti.
İzmir'de Alsancak Devlet Hastanesi’nde dün akciğer yetmezliğinden yaşamını yitiren Tarık Dursun K (Kakınç) bir süredir parkinson tedavisi görüyordu.
Hayatını anlatan İmbatla Dol Kalbim belgeselinde, II. Dünya Savaşı yıllarında, babasının evi terkettiği ve sonra arayıp sormadığı, Tarık Dursun’un Kakınç soyadını bu nedenle “K.” şeklinde kullanmaya başladığı anlatılıyordu. Kendisinin ifadesiyle bu bir “özgürlük denemesiydi.”
Farklı işler
Tarık Dursun K. 1931’de İzmir’de doğdu.
Düzenli bir eğitim alamayan Tarık Dursun K. bir dönem hayatını kazanmak için gazete dağıtıcılığından otobüs biletçiliğine birçok farklı işte çalıştı.
Sinemaya katkı
1949 yılında İzmir'de Anadolu gazetesinde sinema eleştirileri yazmaya başladı.
Yeni Gün, Ankara Ulus, Yeni İstanbul ve Vatan gazetelerinde gündelik yazıları, Pazar Postası ve Akis dergilerinde sinema eleştirileri yer aldı.
Ali Gevgilili ile birlikte çıkarttığı aylık periyottaki Yeni Sinema dergisi o dönem için Türkiye’deki sinema algısını yönlendiren yayınlardan biri olmuştu.
Sinemayla eleştirmenliğin ötesinde senarist olarak da ilgilenen Tarık dursun K. Bir dönem Milliyat Yayınları’nı da yönetti.
Şiirin öyküye etkisi
Çok yönlü çalışmalarıyla tanınan Tarık Dursun K. 1969’da Kurul Kitabevi’ni açtı, 1975’te Koza Yayınları'nın kurucuları arasında yer aldı. Yazar hikayeleri kadar olmasa da şiirle de ilgiliydi.
Cengiz Tuncer ile birlikte imzaladığı Devrialem adlı şiir kitabı vardı.
Yasemin Tunç’a verdiği bir söyleşisinde şiirin öyküye olan katkısını “Tartışmasız lezzet” diye anlatmıştı.
Yol gösterenler
Aynı söyleşide kendisini “ustalığa hazırlayan yazarlar” arasında önce Orhan Kemal’i anıyor, sonra Maupassant, Gorki, Çehov, Hemingway, Saroyan, Steinbeck ve Şolohov’u sayıyordu.
İz bırakan eserler
Eserlerinden bazıları: Atmacanın Oğlu, Hasangiller, Güzel Avrat Otu, Sevmek Diye Bir Şey, Yabanın Adamları, 36 Kısım Tekmili Birden, Bağrıyanık Ömer ile Güzel Zeynep, Bahriyeli Çocuk, İmbatla Dol Kalbim, Ona Sevdiğimi Söyle, Dulevi, Sümbülteber, Ömrüm Ömrüm, Hepsi Hikâye, Rızabey Aile Evi, İnsan Kurdu, Sabah Olmasın, Denizin Kanı, Kopuk Takımı, Alçaktan Uçan Güvercin, Kurşun Ata Ata Biter, İnsan Kurdu, İyi Geceler Dünya, Bağışla Onları, Ağaçlar Gibi Ayakta, Bizimkisi Zor Zanaat, Alo, Harika Hanım Nasılsınız.
Gazeteci, yazar, şair, eleştirmen, senarist, yayıncı Tarık Dursun K. 84 yaşında hayatını kaybetti.
İzmir'de Alsancak Devlet Hastanesi’nde dün akciğer yetmezliğinden yaşamını yitiren Tarık Dursun K (Kakınç) bir süredir parkinson tedavisi görüyordu.
Hayatını anlatan İmbatla Dol Kalbim belgeselinde, II. Dünya Savaşı yıllarında, babasının evi terkettiği ve sonra arayıp sormadığı, Tarık Dursun’un Kakınç soyadını bu nedenle “K.” şeklinde kullanmaya başladığı anlatılıyordu. Kendisinin ifadesiyle bu bir “özgürlük denemesiydi.”
Farklı işler
Tarık Dursun K. 1931’de İzmir’de doğdu.
Düzenli bir eğitim alamayan Tarık Dursun K. bir dönem hayatını kazanmak için gazete dağıtıcılığından otobüs biletçiliğine birçok farklı işte çalıştı.
Sinemaya katkı
1949 yılında İzmir'de Anadolu gazetesinde sinema eleştirileri yazmaya başladı.
Yeni Gün, Ankara Ulus, Yeni İstanbul ve Vatan gazetelerinde gündelik yazıları, Pazar Postası ve Akis dergilerinde sinema eleştirileri yer aldı.
Ali Gevgilili ile birlikte çıkarttığı aylık periyottaki Yeni Sinema dergisi o dönem için Türkiye’deki sinema algısını yönlendiren yayınlardan biri olmuştu.
Sinemayla eleştirmenliğin ötesinde senarist olarak da ilgilenen Tarık dursun K. Bir dönem Milliyat Yayınları’nı da yönetti.
Şiirin öyküye etkisi
Çok yönlü çalışmalarıyla tanınan Tarık Dursun K. 1969’da Kurul Kitabevi’ni açtı, 1975’te Koza Yayınları'nın kurucuları arasında yer aldı. Yazar hikayeleri kadar olmasa da şiirle de ilgiliydi.
Cengiz Tuncer ile birlikte imzaladığı Devrialem adlı şiir kitabı vardı.
Yasemin Tunç’a verdiği bir söyleşisinde şiirin öyküye olan katkısını “Tartışmasız lezzet” diye anlatmıştı.
Yol gösterenler
Aynı söyleşide kendisini “ustalığa hazırlayan yazarlar” arasında önce Orhan Kemal’i anıyor, sonra Maupassant, Gorki, Çehov, Hemingway, Saroyan, Steinbeck ve Şolohov’u sayıyordu.
İz bırakan eserler
Eserlerinden bazıları: Atmacanın Oğlu, Hasangiller, Güzel Avrat Otu, Sevmek Diye Bir Şey, Yabanın Adamları, 36 Kısım Tekmili Birden, Bağrıyanık Ömer ile Güzel Zeynep, Bahriyeli Çocuk, İmbatla Dol Kalbim, Ona Sevdiğimi Söyle, Dulevi, Sümbülteber, Ömrüm Ömrüm, Hepsi Hikâye, Rızabey Aile Evi, İnsan Kurdu, Sabah Olmasın, Denizin Kanı, Kopuk Takımı, Alçaktan Uçan Güvercin, Kurşun Ata Ata Biter, İnsan Kurdu, İyi Geceler Dünya, Bağışla Onları, Ağaçlar Gibi Ayakta, Bizimkisi Zor Zanaat, Alo, Harika Hanım Nasılsınız.