Ekonomik krizden bunalan esnafın, bu gidişle kepenk kapatmaya devam edeceği vurgulandı. Bir zamanlar kaliteli üretimi ile ünlenen Gaziantepli kasacılar, şimdilerde ayakta kalma mücadelesi veriyor. 4 yıl önce ayda 90 kasa satan bir esnaf, şimdi 10 taneyi bile zor satıyor. Bir çift ayakkabının kasadan daha pahalıya satıldığına dikkat çekiliyor.
40 yıldan bu yana kasa imalatı yapan Ayhan Güneş, çok büyük sıkıntı içinde olduklarını belirterek, “Sorunlarımızı saymakla bitiremeyiz. Elektrik zaten almış başını gidiyor. Elektriği çok kullanıyoruz, ama çok pahalı olduğu için, yaptığımız iş, elektrik parasını ödemeye bile yetmiyor. Faturalı mal satamıyoruz, çünkü yüzde 18 KDV’si var. 200 Milyonluk kasanın maliyeti 236 milyona çıkıyor. Vergi zaten belimizi büküyor. KDV ödemem vardı, yatıramadım. Bağ-Kur, SSK, devlete çalışıyoruz, ailemizi unuttuk. Devlet tarafından soyuluyoruz. Vatandaşını soyan herhalde tek devlet bizimki, bu olacak iş mi? Sürekli borçlu yaşam sürdürüyoruz. Eskiden 10 tane işçi çalıştırırdım, şimdi işçi çalıştıramıyorum. Hammadde fiyatı sürekli artıyor. İş yok. Bir kasa 100 milyona mal oluyorsa, 110 milyona satıyoruz. Zaten onu alacak müşteriyi de bulmak zor. Bundan 4 yıl önce ayda 85-90 kasa satıyorduk, şimdi 10 kasa ancak satabiliyoruz” dedi.
Hollanda ve Almanya başta olmak üzere birçok yabancı -ülkeye ihracatın bitiğini, sadece iç piyasaya sipariş üzerine iş yaptıklarını belirtti. Veresiye satış döneminin kapandığını, şimdi peşin veya çekle alış-veriş yaptıklarını belirterek, “Veresiye dönemi bitti. Çünkü hem iş yok hem de olanı da borca yaptığımızdan aç kalırız” dedi.
Güneş, “Borca alan parasını ödemeyince yapacak bir şey yok. Çekin cezası zaten kaldırıldı. Borcunu ödemeyeni mahkemeye vermiş olsan, en az 2-3 katı avukata para vermek zorunda kalacaksın. Onun için veresiye dönemi, hatta çekle satış bile artık kalmadı” diye konuştu.
Gaziantep’in kaliteli kasa imalatı ile Türkiye geneline adını duyurduğunu, son yıllarda bu özelliğini yitirdiğini söyleyen Güneş şöyle konuştu: “Herkes ucuz kasaya yöneldi. Böyle olunca yapılan kasalar kalitesiz ve herkes rahatlıkla açabiliyor. Aslında sipariş verilerek yaptırılsa veya biraz daha kaliteli kasa istense hırsızlara karşı daha güvenli olur. Ama kasa olsun da ucuz olsun mantığı hakim. Bugün kasa pazarlamacıları türedi ve kalitesiz kasaları halka ucuz satıyor. Bunları da hırsızlar rahatlıkla açıyor. Kaliteli malı alan kalmadı. Örneğin bugün bir kasanın fiyatı asgari 100 milyon lira, ama bir çift ayakkabının fiyatı da 100 milyon lira. Bizim meslekte el emeği bitti. Çırak ve kalifiye eleman yok. Zaten çalıştıracak esnaf da kalmadı. Esnaf Kefalet Kooperatifinde veya Halkbank’ta kredi alamıyoruz. İstediğimizde önümüze bir yığın prosedür yığıyorlar. Vermemek için her türlü zorluğu çıkarıyorlar.”
RSS