Eczacılar Odası Genel Sekreteri Bülent Kökoğlu, Türkiye’nin kaynakları açısından dünyanın sayılı ülkeleri arasında olmasına rağmen bu durumda olmasının hoş olmadığını belirterek, “Özellikle son on yıldır işadamı kisvesi altında bazı kişiler devlet kaynaklarını sömürüyor. Bu da ekonomide zarara ve sıkıntılara yol açıyor” dedi.
Son dönemde batık bankalara giden paranın 30 milyar dolar civarında olduğunu söyleyen Kökoğlu konuşmasına şöyle devam etti: “Bu sorun Türkiye ekonomisinde bir kambur haline gelmiştir. Batık bankalardaki paralar devlet kademeleri tarafından teşvik veya kredi olarak veriliyor, ancak geri gelmiyor. Geri gelmemek üzere kullandırılan krediler ekonomide önemli sıkıntılar yaratıyor.
Yolsuzlukların artmasının ahlaki çöküntüye yol açtığını, böyle bir ortamda dürüst insanların garip karşılandığını belirten Kökoğlu, “Devleti dolandırmak mübah hale geldi. Ancak bunun önüne köklü bir eğitimle geçilebilir. Eğitime önem verilmeli. Toplumun eğitim seviyesinin yükseltilmesinin yanında insanların vicdanıyla hareket etmesi ve yanlışlardan rahatsız olması bu olumsuzlukları önler. Burada herkes üzerine düşeni yapmalı. Nemelazımcı olunmamak. Önce herkes kendini düzeltmeli” diye konuştu.
HÜRSİAD Başkanı Cahit Erbaycı, ekonominin çok güçlü olduğunu, ancak kaynakların yerinde ve zamanın da kullanılamadığını ifade etti. Dış güçlerin Türkiye’yi çökertme planı olduğunu, ülkeyi yönetimlerin bu durumun farkında olmasına rağmen hiçbir önlem almadığı gibi ülke ekonomisini düzeltmek, ülkenin gücünü artırmak için ciddi çalışma yapmadığını ifade eden Erbalcı, “Türkiye’de her yer çürümüş. Sistem çökmüş. Nereye elini atsan orası elinde kalıyor. Ekonomi ve siyaset kaos içerisinde. Her şeyin olumsuz yanı hesap ediliyor. Olumlu tarafı düşünen yok. İnsana saygı, sevgi, eğitime önem kalmadı. Hortumlama, vurgun, talan başını almış gidiyor. Türkiye bunlara layık değil” şeklinde konuştu.
CHP İl Başkanı Duran Ergetir, Türkiye’nin görüntüsünün üzücü olduğunu belirterek, “Türkiye’nin dünyada böyle bir yerde olması üzücü. Bu olumsuzluklar başı hortumlama, yolsuzluk, rüşvet, eğitimsizlik, ekonomik bağımlılık ve siyasetteki kirlenmeden kaynaklanıyor. Türkiye bunları aşmak zorunda. Bunları düzeltilmediği, önlenmediği sürece, çağdaş ülkeler arasında yerini alması çok zor. Eğitime önem verilmeli. Siyasette kalite olmalı. Parlamento asıl görevini yapmalı. Parlamentoya ahlaklı, tutarlı, bilinçli, mesleğinde başarılı insanlar seçilmeli” dedi.