Son zamanlarda intihar ve cinayet olaylarında belirgin bir artış yaşanırken, uzmanlar intiharların özellikle ekonomik sıkıntılardan kaynaklandığını söyledi. Gaziantep’te gecen yılın ilk üç avında 7 kişi intihar edin, 14 kişi, öldürülürken, bu yıl aynı dönemde 9 kişi intihar etti, 13 kişi öldürüldü. İntihar edenlerden 4’ünün kadın, 5’inin erkek, cinayete kurban gidenlerin ll’inin erkek, ikisinin kadın olduğu belirlendi. Geçtiğimiz yıl içinde 36 kişinin intihar ettiği, 60 kişinin de cinayete kurban gittiği açıklandı.
Nöroloji Uzman Dr. Kemal Sarsu, öncelikle intihara yol açan etkenlerin ortadan kaldırılması gerektiğini belirterek, intiharların temelinde ekonomik nedenlerin yattığını söyledi. İntiharlarda aile fertlerinin kültürel ve ekonomik gelişmişliklerinin önemli rol oynadığını hatırlatan Sarsu, “İnsanlarımız, özellikle ekonomik krizden bu yana depresyon geçiriyor. Bu nedenle mutlaka doktora gidip durumlarını anlatmalı ve doktorun tavsiyesine uygun tedavi uygulamalı ve bunu alışkanlık haline getirmelidir” dedi. Sarsu, intiharların hiçbir zaman çözüm olmadığını hatırlatırken, sorunu olan hastaların branş hekimlerine yönlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Mustafa Reyhancan da cinayet ve intiharların tek bin nedenden kaynaklanmadığını belirterek, yetişkinlerdeki intihar nedenleri arasında ilk sırada ekonomik sorunların geldiğini kaydetti. Reyhancan, “Ekonomik sıkıntılar aile hayatına ve sosyal hayata olumsuz etki yapıyor. Gençlerde intihar olaylarının nedenleri arasında bir takım ahlaki değer yargılarının değişmesi yatıyor. Gençlerde gelecek sıkıntısının yarattığı stresler, küçükten beri yaşanan sınav stresleri de intiharlara neden oluyor” diye konuştu.
Son zamanlarda intihar olaylarına basının fazla yer vermesinin de özendirici rol aldığını kaydeden Reyhanca, “Basında intihar edenlerin boy boy resimleri çıkıyor. Bu da özendirici rol oynuyor. Zaten bunalımda olan gençler intiharlara yöneliyor. Basında intiharlara bu kadar yer verilmemesi gerek. Ayrıca bahar aylarında psikiyatri hastalıklarında da artış oluyor. Özellikle manikdepresif hastalıklarda artış oluyor” dedi.
Reyhancan, daha önce psikiyatristik hastalık tanısı konan veya yakınları tarafından davranış değişikliği, uyku ve iştah bozukluğu tespit edilen kişilerin bir psikiyatrist tarafından değerlendirilmesi gerektiğini belirterek şöyle devam etti: “Psikiyatrist hekimlerin halk arasında sadece çok ağır hastalıklara(de-li) baktığı düşüncesi hakim, insanlar psikiyatriste gittikleri zaman kendilerine deli damgasının vurulacağı gibi bir yanlış düşünce içerisinde. Psikiyatriste gitmenin küçültücü bir durum olduğu kanısı yerleşmiş. Muayeneye gelen insanların yüzde 95’inin diğer insanlardan hiç bir farkı yoktur.”
RSS