Türkiye coğrafyası zor bir coğrafyadır

Türkiye coğrafyası zor bir coğrafyadır. Bu bölgede zayıf ve güçsüz hiçbir ülke tutunamaz. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Ülkemizin birliğini ve bütünlüğünü devam ettirmesi, bölgesinde sözü geçen bir ülke olması, ekonomik olarak güçlü olmakla mümkün. Ülkenin ekonomik gücünün teminatı da işadamlarıdır."

"Bulunduğumuz noktadan çıkış yolu kamuyu müsrif yapan ve yolsuzlukları doğuran iktisadi, idari ve siyasi yapının kesin ve kalıcı bir biçimde değiştirilmesidir. Ülkemiz, bugün bir yeniden yapılanma programının tam ortasında seçime gidiyor. Ancak bu seçim öncekilerden farklı olacaktır. Geçmişte uygulanan hatalı politikaların nasıl sonuçlandığını gördük. Şimdi yarını nasıl kuracağımıza karar vermeliyiz.”

“Ne kadar dengesiz ve güvenilmez bir ortam içinde ayakta kalmaya çalıştığımızı yaşadığımız son kriz açıkça göstermiştir. Bu krizlerle, yapısal değişim ve dönüşümün gerçekleştirilmesi için son bir fırsat yakalanmıştır. Bunu sağlamanın yolu, kamuyu müsrif yapan ve yolsuzlukları doğuran iktisadi, idari ve siyasi yapının kesin ve kalıcı şekilde değiştirilmesidir.”

“Faiz ödemeleri devamlı arttı, buna mukabil, yatırıma ayrılan pay küçüldü. 1990’da toplanan vergilerin yarısı faiz ödemelerine giderken, yüzde 20’si yatırımlara ayrılıyordu. Şimdi vergi gelirlerinin tamamı bile faiz ödemelerine yetmiyor.”

“Ekonomik büyümenin niye bu kadar önemli olduğunun diğer göstergesi nüfusumuzdur. Ülkemizde her yıl istihdam piyasasına 1 milyon kişi eklenmektedir. 15 yaş ve üstünde 46 milyon vatandaşımız var. Sadece kayıtlı işsiz sayısı 2.5 milyondur.”

GTO binasının açılış törenine katılan Hisarcıklıoğlu, konuşmasında 3 Kasım’da yapılacak seçimin önemine ve mevcut siyasi istikrarsızlığın ülkeye verdiği zarara değindi. Seçimlerin 3 Kasım’da yapılması halinde bile yeni hükümetin çalışmaya başlamasının en erken yılbaşını bulacağını belirterek, “Olası bir seçim ertelenmesi ile bu süre daha da uzar. Buna ekonomi ve piyasalar dayanamaz. Türkiye coğrafyası zor bir coğrafyadır. Bu bölgede zayıf ve güçsüz hiçbir ülke tutunamaz. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Ülkemizin birliğini ve bütünlüğünü devam ettirmesi, bölgesinde sözü geçen bir ülke olması, ekonomik olarak güçlü olmakla mümkün. Ülkenin ekonomik gücünü-nün teminatı da iş adamlarıdır. Milletin istikbalinin garanti altına alınmasının yegâne yolu özel sektörün önünün açılmasıdır. Devletten elimizdeki bağlardan bizi kurtarmasını istiyoruz. Yatırım ortamının iyileştirilmesini, adil vergi sistemini, haksız rekabetini önlenmesini, dünya fiyatlarında girdi temin etmesini istiyoruz” dedi.

Hisarcıklıooğu, Türkiye’nin istikrarlı gerçek bir demokrasi için Seçim ve Siyasi Partiler Kanunu’nda gerekli değişikliği yapması gerektiğini belirterek, aynı zamanda, etkin verimli kaynakları yerinde kullanan bir idari sistemi için, merkezi yönetim ve yerel yönetim alanında vatandaşların güvendiği, değişim ve dönüşümü sağlayacak yapısal reformların koordineli şekilde mutlaka gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti.