Üretim olmadan krizin aşılması mümkün değil

Sattığımız ürünler lüks olması nedeniyle kriz döneminde insanların fazla ilgisini çekmiyor ve ihtiyaç duyan da azaldı. Herkes ekmek parasını peşinde. Çalışanların aldığı ücret yeterli olmadığı için geçimini zor sürdürüyor. Krizden bu yana kozmetik ürünlere fazla ilgi gösterilmiyor” dedi. Kara, fiyatların 2-3 yıl öncesine oranla daha uygun olduğunu, buna rağmen satışların yetersiz olduğunu belirterek, gelen müşterinin de ucuz olan ürüne yöneldiğini açıkladı. Kara, müşteri potansiyelinin yüzde 60 düştüğünü vurguladı.

Orhan Nacarkahya (32) yaklaşık on yıldan bu yana kozmetik ürün sattığını belirterek, ekonomik kriz sonrası piyasaların çok durgunlaştığını ifade etti. Piyasanın düzelmesini, işlerin açılmasını dört gözle beklediklerini söyleyen Nacarkahya, “Müşteri kesimi genelde kadın. Erkek müşteri sayısı yok denecek kadar az. Ancak krizden herkes gibi bizde etkilendik çünkü kimse gelip parfüm ve boya gibi ihtiyacını karşılamıyor, çünkü parası yok. Parası olanda gidip çok acil olan ihtiyacına harcıyor. Bu nedenle de kozmetik ürünü satan işyerleri büyük bir sıkıntı içerisinde. Müşteri şu sıra çok ucuz olan ürünü satın almak istiyor” diye konuştu.

Krizden önce işinin çok iyi olduğunu söyleyen Doğan Özdemir ise, “Krizden sonra işlerimizde yüzde 70-80 bir düşme oldu. İnsanlar geçim derdine düştü. Halkımız kozmetik ürünleri ‘lüks’ sayar oldu. İnsanlar yiyeceklerinden artırıp parfüm, boya, ruj ve deodorant alamaz oldu. 2 Milyon liralık ürünü bile çok pahalı bulan var. Satış olmadığı için bazı ürünlerde indirime gidiyoruz. Başka türlü gideri karşılama imkanımız yok. Bu krizin uzun süreceği kesin. Çünkü, sistem yerine oturmadan, üretime geçilmeden, Türkiye’de krizin aşılması mümkün değil. Avrupa’ya baktığımızda tam tersi. Üretim hacmi genişlemiş, halk refah içerisinde, üstelik sistem tıkır tıkır işliyor. Avrupa ile aramızda uçurum var” dedi.