Ayıyla yatağa girmek…

YAYINLAMA: 05 Ekim 2015 / 20.00 | GÜNCELLEME: 05 Ekim 2015 / 20.00

 

Dışişleri Bakanlığımız, bir Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle Moskova'ya sert tepki gösterdi, ihlalin tekrarlanmaması konusunda uyardı. Rusya ise ihlalin "navigasyon hatası"ndan kaynaklandığını savundu.

 

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in basın danışmanı Dimitri Peskov, “Türkiye ile aramızdaki ilişki çok yönlü ve geniş alanları kapsıyor. Bu olayın ikili ilişkileri zedelemeyeceğini düşünüyoruz” dedi

 

ABD Savunma Bakanlığı'ndan bir yetkili ise, "Bunun bir kaza olduğuna inanmıyorum" dedi.

Reuters'ın haberine göre, ismi açıklanmayan yetkili, Rusya'yı "tehlikesiz ve sorumlu" hareket etmeye çağırdı. Aynı kişi olduğu tahmin edilen ABD'li bir yetkili de AFP'ye yaptığı açıklamada, "Bu (Rusya'nın) yaptıklarına ilişkin endişelerimizi doğruluyor. Niyetlerini sorgulatmayı sürdürüyorlar" dedi.

 

Ruslar ve İran, doğalgazı kesseler, ne fabrikalarımız çalışabilir, ne ısınabiliriz, ne de kentlerimiz aydınlatılabilir.

Rusya’ya bu kadar bağımlı olursanız, sonuca katlanırsınız.

İsmet İnönü’nün ünlü lafıdır, “Büyük devletlerle ilişki kurmak, ayı ile yatağa girmeye benzer” demişti.

 

 

 

Cemaat işi çok karışık…

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep’i ne kadar tanıyor bilmiyorum.

Paralel yapıyı kararlılıkla, iyice karşısına aldıktan sonra hatırlayın ilk tepki Gaziantep’ten bir sivil toplum kuruluşundan gelmişti. Genç STK’lılar düzenledikleri basın toplantısı ile resmen cemaate sahip çıkmış ve geri adım atmayacaklarını da korkusuzca beyan etmişlerdi.

Kimseden de bir tepki görmediler veya en azından basına yansımadı.

 

Cemaat işi Gaziantep’te çok karışık. Çok içiçe girmişler. Ortaklıklar olmuş, evlilikler olmuş, akrabalıklar kurulmuş, aralarından milletvekilleri çıkmış, önemli devlet görevlerine gelenler olmuş…

Bunların arasından şu paralelci, bu değil diye ayırım yapmak çok zor. Çünkü çoğunun bir şekilde bulaşığı var. Yani, en azından işi görülmüş, bir şekilde fırsatlardan yararlanmış.

 

Bu bakımdan Gaziantep’ten bu işi söküp atmak hiç kolay değil. Daha doğrusu her şey, 17-25 Aralık’tan önceki devredeki gibi aynen devam ediyor.

Büyük gayrimenkul sahibi varlıklı ailelerin danışmanlığını yapan, imar durumlarını önceden bilgi veren, büyük rantlar yaratılmasına aracılık edip kolaylık sağlayan önemli bir memur hala yerinde duruyor. Kim olduğu bilindiği halde kimse yerinden kımıldatamıyor.

Belki bu durum ‘kimin eli kimin cebinde belli değil’ diye de anlatılabilir.

Sonuç olarak, Gaziantep, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bu konuda direniyor.

 

 

 

 

Ayıyla yatağa girmek…