Büyükelçiyle diyalog

YAYINLAMA: 17 Mart 2016 / 18.00 | GÜNCELLEME: 17 Mart 2016 / 18.00

Dün CHP yazımla ilgili olumlu tepkiler aldım.

Ancak en ilginci Ankara’dan geldi.

Büyükelçileri Gaziantep haberleri çok ilgilendiriyor.

Coğrafi konumumuz, büyük bir sanayi şehri olmamızın yanında kültür ve gastronomi turistlerini cezbetmemiz Gaziantep’i üzerinde çok konuşulan ve tartışılan bir kent yaptı. Tabii buna bir de metropol nüfusun dörtte birinden fazla mülteci sayısını eklersek ortaya karmakarışık bir şehir çıkıyor.

Böyle bir kentin yönetimi, yaşamı, geleceği planlaması yabancı misyonun müthiş ilgi duyduğu bir konu.

 

Büyükelçilerin sık sık Gaziantep’e gelmesi bu yüzden. İstanbul’u saymazsanız, diplomasi trafiği en yoğun şehir Gaziantep.

Burayı o kadar çok merak eden var ki…

1.5 milyon nüfuslu bir kente 500 bin mültecinin nasıl sığdığını, meraklı yerli ve yabancılara anlatmakta çok zorluk çekiyorum.

İşte bu minvalde bir AB Büyükelçisiyle konuşurken laf döndü dolaştı benim internette okuduğu CHP yazıma geldi. Aramızda şöyle bir dilyalog geçti:

 

- Gerçek mi? Eğitimi olmayan birisi Gaziantep’te CHP İl Başkanı olmak için aday olmuş.

- Evet, doğru. Be nde eleştirdim. Sizde nasıl oluyor bu işler?

- Yalnız AB ülkelerinde değil, bütün Avrupa’da eğitimi olmayanlar böyle görevlere aday olmazlar. Herkes haddini bilir.

- Bizde eğitim seviyesi ve standardı AB kriterlerine uygun değil. Eğitimi olmayan ancak tecrübesine ve tanınırlığına güvenenler aday olabiliyorlar. Pek de garip karşılanmıyor.

- Diğer partilerde mi böyle?

- Hayır. MHP’nin ki bir doktor. Size daha ilginç bir şey söyleyeyim. Şu andaki CHP İl Başkanı bir profesör.

- Hadi canım, şaka yapıyorsun!

- Ne şakası, hem de Amerika’da uzun yıllar üniversitelerde ders vermiş bir profesör.

- Anlayamadım!

- Seçimle gelen bir profesör değil. Kayyum atandı. Geçici olarak Ankara tarafından görevlendirildi.

- İyi ya, o kalsın, devam etsin.

- Pazar günü seçim var. CHP’li delegelerin tavrını çok merak ediyorum.

- Ben de doğrusu merak etmeye başladım. Köşende okurum, kim kazandığını…

 

Pazar günü Gaziantep’te eğitim mi kazanacak yoksa çarıklı

ekan-ı harp mi, göreceğiz.

 

 

 

 

 

CHP, önemli bir sınavın arifesinde…

 

Gaziantep CHP Milletvekili Akif Ekici ile pazar günkü seçimleri konuştum. Duyduğum bazı dedikoduları iletmek isteyince sözümü kesti:
“Konumum icabı kesin tarafsızım. Her iki adayı da ziyaret ederek başarılar diledim. Seçimle kim gelirse, partimizin başarısı için birlikte çalışırım. Başka hiçbir söylentiye inanmamak gerekir.”

 

Ana muhalefet partisi en gerekli olduğu şu dönemde Gaziantep’te kayyuma teslim!

Konuştuğum CHP’liler, bunun demokrasinin gereği olduğunu söylüyorlar.

Ben de onlara, bunun demokrasi ile bir ilgisinin olmadığını, bal gibi sen-ben kavgası olduğunu anlatıyorum.

CHP, bir kadını il başkanı seçip yarı yolda bıraktıktan sonra tekrar devam etmesini sağlayabilecek mi, göreceğiz.

 

 

 

Einstein, 1922 yılında bir konuşmasında şöyle diyor: "Görelilik kuramım başarıyla kanıtlanırsa Almanya benim bir Alman olduğumu iddia edecek. Fransa ise dünya vatandaşı olduğumu açıklayacaktır. Kuramım gerçek dışı çıktığında ise, Fransa bir Alman olduğumu söyleyecek. Almanya ise bir Yahudi olduğumu açıklayacaktır."

Einstein bu lafı 20’inci yüzyılın başlarında söylüyor.

100 yıl sonra değişen hiçbir şey yok. Muhtemelen 100 yıl sonra da olmayacak!

 

 

 

 

 

 

Büyükelçiyle diyalog