Ebedi dostluklar yok, ebedi menfaatler var!..

YAYINLAMA: 30 Mayıs 2016 / 20.00 | GÜNCELLEME: 30 Mayıs 2016 / 20.00

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Amerika için söylediklerini, “Çifte standart! Bunlar ikiyüzlülük yapıyorlar!”, okuyunca gülümsedim. Hatta içimden şakacıktan, “Sabah şerifleriniz hayrolsun” dedim!

Öfkenin nedeni kadim dostumuz Amerika’nın YPG ile işbirliği yapması…

 

Diplomaside buna ikiyüzlülük denmiyor. ‘Politika’ deniyor.

ABD, dünyanın oyun kurucusu. Kazanmak için kime pas vereceğini iyi bilir! Neticede menfaatleri neyi gerektirirse onu yapıyor.

Anglo Sakson (*) kültüründen gelenlerin bu konuda Lord Palmerston tarafından net bir şekilde dile getirilen bir dış politika anlayışı vardır.

 

İngilizlerin, ‘Lord Palmerston(1784-1865) olarak bilinen  Başbakanı, ülkesinin diplomasi karakterini belirleyen kişidir. Lord Palmerston’un "İngiltere’nin ebedi dost ve düşmanları yoktur, değişmez çıkarları vardır" diye özetlediği insani değerlerden yoksun bu yorumu dünya diplomasisini derinden etkilemiştir.

 

Buna çok taze bir örnek de İngiliz Başbakan Cameron’un söyledikleridir.

Bizi AB’ye tam üyelik için var gücü ile destekleyen, her fırsatta yanımızda olduğunu yineleyen Cameron, geçenlerde, “Siz 3000 yılında bile AB’ye tam üye olarak giremezsiniz. Öyle bir şey olsa bile biz karşı çıkarız” demedi mi?

 

Bu prensibin yarattığı anaforda savrulan yaşamlar, değerler maalesef çok hazin. Ama yapacak pek bir şey yok!

 

Şimdi ben de kalkıp desem ki, “Bu Antepliler’in Lord Palmerston ile bir akrabalığı var mıdır?”, yanlış bir laf etmiş olurum diye düşündüğüm için etmiyorum.

 

(*) 5. ve 6. Y.Y. da Büyük Britanya'yı ele geçiren Cermen ırkından oymaklara verilen ad. Ana dili İngilizce olan kimseye de denir,  İngilizlere has olan şeye de denir...

 

 

 

Ahilik Haftası, esnafın bayramı!..

 

Küçük Sanayi Sitesi Başkanı Mustafa Kemal Güneş diyor ki, “Ahilik Haftası kutlanıyor. Normalde esnafın bayramı. Ancak esnaf işsizlikten bu bayramı bile buruk kutluyor. İşsizlik, parasızlık yüzünden insanlar terörü bile unuttu, ekmek derdine düştü. Para yok, iş yok, alış-veriş eden yok. Parası olan da harcamaya korkuyor. Esnaf mal satamıyor. Bir yıldır sıkıntı vardı, ancak bugünlerde kendini iyice hissettirmeye başladı. Millette bir sessizlik, durgunluk var. Bankalar bile sakin.

 

Mustafa Bey’in söylediklerinin her kelimesi doğru. Eksiği var, fazlası yok.

Bu durumda esnaf kendi bayramını layıkiyle kutlayamayacağı için başkaları yardım amaçlı kutladı!

Aman yanlış anlaşılmasın, maksat birlik, beraberlik, dayanışma!.. Yani Ahilik

Eh yani Mustafa Bey, daha ne istiyorsun kardeşim!..

 

Burada önemli bir metafor var.

Sanayici kendini esnaflıktan kurtaramıyor.

Diyebilirsiniz ki, bunda ne var, kötü bir şey mi?

Yalın düşünürseniz, bunda kötü bir şey yok, ama iyi düşünürseniz, sanayicilerin esnaflıktan kurtulmaları şart!..

 

 

Fildişi Sahili’nde bir cami

 

Abdülkadir Konukoğlu Camii’nin açılışında Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Fildişi Sahili’nde müslümanların ilk mabedinin Abdülkadir Konukoğlu tarafından yapıldığını açıklayınca herkes şaşırdı.

Öyle ya, ne alaka, Fildişi Sahili nere, Antep ve Türkiye nerede…

 

Mesele şu…

Türkiye; dış politika stratejisini, Osmanlı Devleti’nin coğrafyasında etkili olmak üzerine kurdu.

Afrika açılımı, bu stratejinin gereğiydi.

İktidarın, artık defterden sildiği Gülen Cemaati’yle arası iyiyken, Afrika’da, cemaate yakın işadamları aldıkları destekle  okullar açtılar. Büyükelçiler, başkonsoloslar onlara yardımcı olmak için seferber edildi. Keza Diyanet Vakfı ile belli bir görünürlük, tanınırlık, bilinirlik, farkındalık da yaratıldı. Ama artık onlar yoklar.

 

Süreklilik için Erdoğan kendisine yakın işadamlarına, Afrika ile ilgilenmeleri talimatı verdi, burada etkili olmak için ölçek büyültmek, kapasite yükseltmek gerekir, dedi.

 

Şimdi biraz geriye gidelim size caminin hikayesini anlatayım.

Sanko Holding’in, İnci Grup ile birlikte Fildişi Sahili’nin ticari merkezi konumundaki başkent Abidjan’da kurduğu beton santralinin açılışını, geçen sene Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Fildişi Sahili Cumhurbaşkanı Alassane Dramane Ouattara birlikte yapmıştı.


Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, beton santralinin işletme sermayesi ile 20 milyon dolarlık yatırım olduğunu açıklamıştı.

 

Konukoğlu gibi güçlü bir ailenin Abidjan’da böyle bir yatırım yapmasının Türkiye adına bir onur olduğunu kaydeden Erdoğan, şunu da eklemişti:

Az önce Abdülkadir Bey güzel bir şey söyledi. İnşallah Abidjan’da bir cami inşa etme sözü verdi. En kısa zamanda projesini hazırlayıp camiyi de inşa edecekler.”

 

Abdulkadir Konukoğlu da açılışa iki Cumhurbaşkanının katılmasının kendileri için büyük şeref olduğunu belirterek, “Bu yatırım aynı zamanda Türkiye’den Fildişi Sahili’ne çimento ihracatı için kapı olacaktır” diye konuşmuştu.


İşte caminin hikayesi böyle…

 

 

Fildişi Sahili, Batı Afrika kıyısında hızla gelişen bir ülke…

 

 

Ebedi dostluklar yok, ebedi menfaatler var!..