Gaziantep İl Sağlık Müdürü Dr. Yemliha Aksoy, anne sütünün bebek için en ideal besin olduğunun çok eskiden beri bilinmekte olduğunu bildirdi.
Aksoy, son 30 yılda yapılan çalışmaların, anne sütünün gerek besinsel değeri, gerekse hastalıklardan koruyucu maddeler içermesi açısından tüm yapay besinlerden üstün olduğunu gösterdiğini belirtti.
Anne sütüyle beslenmenin çocuğun sağlığı ve gelişmesi için ana koşul ve annelerin sağlığı için önemli olduğunu vurgulayan Aksoy, şu bilgileri verdi: ''Doğumdan sonraki ilk yarım saat içinde bebeğin emzirilmesi, yüksek protein değeri, yağda eriyebilen vitaminleri ve enfeksiyonu önleyen özellikleri olan ağız sütünün alınması, bebeğin beslenmesi ve sağlığı açısından çok önemlidir. Ağız sütü bebeğin ilk aşısıdır. Ağız sütünün tamamını alabilmesi için bebeğe şekerli su gibi sıvı verilmemelidir. Anne sütüyle beslenen bebekler ishal ve bulaşıcı hastalıklara daha az yakalanırlar. Bu hastalıklara yakalanmış olsalar bile anne sütü almaya devam eden bebekler çok daha hızlı ve kolay şekilde iyileşmektedirler. Bazen hasta ya da zayıf bebeklerin özel bakım için annelerinden ayrılmaları gerekebilir. Annenin bebeğine süt salgılayabilmesi için süt üretimini belirli bir düzeye getirmesi ve bunu sürdürmesi gerekir. Bu da sütün sağılmasıyla olur. Sağılmış sütü biberonla vermemek gerekir. Biberonla beslenmek memeyi emmekten daha zordur. Çok küçük bebekler bile sağılmış sütü fincandan içebilirler. Kaşık veya biberonla besleme önerilmemektedir. Çünkü bebeğin fincandan diliyle (kedilerin sütü içtiği gibi) sütü içmesi yeterli sütü almasına kendisinin karar vermesini sağlayacaktır.''
Ev dışında çalışan anneler, işe gitmeden ve bebeğini emzirmeden önce çok temiz bir fincan ya da kavanoza sütünü sağarak, bebeğine içirilmek üzere bırakabileceğini belirten Aksoy, açıklamasını şöyle sürdürdü: ''Sağılan süt temiz bir bez veya kapakla kapatılıp, serin bir yerde saklanmalıdır. Sağılmış süt ısıtılmamalı, kaynatılmamalıdır. Sağılmış anne sütü oda ısısında 8 saat, buzdolabında 72 saat, derin dondurucuda 6 ay bozulmadan kalabilir. Çocuğun en mutlu olacağı yer anne kucağıdır. Şüphesiz, yavrusunu bağrına basıp emzirmek de anne için büyük bir mutluluk ve gurur verici bir durumdur. Emzirme, bebeklerin sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için en uygun ve eşi bulunmaz bir beslenme yöntemidir. Sağlık personelimiz anne sütüyle beslenmede danışmanlık hizmeti vererek bebeklerin ilk 6 ay yalnızca anne sütüyle beslenmesini sağlamaya çalışmaktadır. Anne sütünün teşvik edilmesiyle ilgili yaptığımız çalışmalar Sağlık Bakanlığımızca değerlendirilerek ilimize 'Altın Bebek Dostu İl' unvanı verilmiştir. Yıl boyunca yeni açılan özel hastanelerin, tıp merkezleri, dal merkezleri ve tüm aile sağlığı merkezlerinin de eğitimleri devam etmekte, toplumumuza anne sütü danışmanlığı ve desteğinin çok daha yaygın olarak ulaşmasını sağlamak için çalışmalarımıza devam ediyoruz.''AA
Aksoy, son 30 yılda yapılan çalışmaların, anne sütünün gerek besinsel değeri, gerekse hastalıklardan koruyucu maddeler içermesi açısından tüm yapay besinlerden üstün olduğunu gösterdiğini belirtti.
Anne sütüyle beslenmenin çocuğun sağlığı ve gelişmesi için ana koşul ve annelerin sağlığı için önemli olduğunu vurgulayan Aksoy, şu bilgileri verdi: ''Doğumdan sonraki ilk yarım saat içinde bebeğin emzirilmesi, yüksek protein değeri, yağda eriyebilen vitaminleri ve enfeksiyonu önleyen özellikleri olan ağız sütünün alınması, bebeğin beslenmesi ve sağlığı açısından çok önemlidir. Ağız sütü bebeğin ilk aşısıdır. Ağız sütünün tamamını alabilmesi için bebeğe şekerli su gibi sıvı verilmemelidir. Anne sütüyle beslenen bebekler ishal ve bulaşıcı hastalıklara daha az yakalanırlar. Bu hastalıklara yakalanmış olsalar bile anne sütü almaya devam eden bebekler çok daha hızlı ve kolay şekilde iyileşmektedirler. Bazen hasta ya da zayıf bebeklerin özel bakım için annelerinden ayrılmaları gerekebilir. Annenin bebeğine süt salgılayabilmesi için süt üretimini belirli bir düzeye getirmesi ve bunu sürdürmesi gerekir. Bu da sütün sağılmasıyla olur. Sağılmış sütü biberonla vermemek gerekir. Biberonla beslenmek memeyi emmekten daha zordur. Çok küçük bebekler bile sağılmış sütü fincandan içebilirler. Kaşık veya biberonla besleme önerilmemektedir. Çünkü bebeğin fincandan diliyle (kedilerin sütü içtiği gibi) sütü içmesi yeterli sütü almasına kendisinin karar vermesini sağlayacaktır.''
Ev dışında çalışan anneler, işe gitmeden ve bebeğini emzirmeden önce çok temiz bir fincan ya da kavanoza sütünü sağarak, bebeğine içirilmek üzere bırakabileceğini belirten Aksoy, açıklamasını şöyle sürdürdü: ''Sağılan süt temiz bir bez veya kapakla kapatılıp, serin bir yerde saklanmalıdır. Sağılmış süt ısıtılmamalı, kaynatılmamalıdır. Sağılmış anne sütü oda ısısında 8 saat, buzdolabında 72 saat, derin dondurucuda 6 ay bozulmadan kalabilir. Çocuğun en mutlu olacağı yer anne kucağıdır. Şüphesiz, yavrusunu bağrına basıp emzirmek de anne için büyük bir mutluluk ve gurur verici bir durumdur. Emzirme, bebeklerin sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için en uygun ve eşi bulunmaz bir beslenme yöntemidir. Sağlık personelimiz anne sütüyle beslenmede danışmanlık hizmeti vererek bebeklerin ilk 6 ay yalnızca anne sütüyle beslenmesini sağlamaya çalışmaktadır. Anne sütünün teşvik edilmesiyle ilgili yaptığımız çalışmalar Sağlık Bakanlığımızca değerlendirilerek ilimize 'Altın Bebek Dostu İl' unvanı verilmiştir. Yıl boyunca yeni açılan özel hastanelerin, tıp merkezleri, dal merkezleri ve tüm aile sağlığı merkezlerinin de eğitimleri devam etmekte, toplumumuza anne sütü danışmanlığı ve desteğinin çok daha yaygın olarak ulaşmasını sağlamak için çalışmalarımıza devam ediyoruz.''AA