Kanser hastalığıyla ilgili yanlış bilinen ‘4 Gerçek Dışı Efsane’ açıklandı
Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği, ‘Dünya Kanser Günü’ dolayısıyla basın toplantısı düzenleyerek, toplum tarafından kanser hastalığıyla ilgili yanlış bilinen ‘4 Gerçek Dışı Efsane’ konularında uyarılarda bulundu.
Kalyon İş Merkezi’nde bulunan Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği’nde düzenlen toplantıya, Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Şube Başkanı Dr. M. Alaattin Dermircan, Prof. Dr. Celalettin Camcı, Dr. Ergün Api, Dr. Mustafa Tümer, Av. Aysel Tokatlı ve M. Vakıf Gücer katıldı.
Toplantıda konuşan Prof. Dr. Celalettin Camcı, toplum tarafından yanlış bilinen ‘4 Gerçek Dışı Efsane’ olduğuna dikkat çekerek, yanlış bilinen doğruları açıkladı. Prof. Dr. Celalettin Camcı, 1. efsanenin ‘Kanser sadece sağlığı ilgilendiren bir sorundur’ efsanesi olduğunu belirterek, “Bu yanlış bu sadece bir sağlık sorunu değil aynı zamanda sosyal, ekonomik, kalkınma ve insan haklarını da ilgilendiren bir sorundur. Sosyal yönden herkesin yaşadığı problemler özellikle kanser tanısı konmuş ailelerin, tanıdan sonraki dönemde yaşadıkları sıkıntılar başlı başına büyük bir problem. Ekonomik yönü kimsenin yadsımadığı, herkesin bildiği bir problemdir. Çünkü kanser şu anda halen dünyadaki en pahallı tedavi yöntemlerinden birkaçını içermektedir” dedi.
Prof. Dr. Camcı, 2. efsanenin ‘Kanser sadece zenginleri, yaşlıları ve gelişmiş ülkeleri ilgilendiren bir hastalık’ olduğunu kaydederek, “Bu da doğru değil. Çünkü kanser küresel bir hastalıktır. Kanser, tüm dünyada yaygın olarak görülmektedir ve her sosyo-ekonomik kesime bulaşabilen bir hastalıktır. Dolayısıyla bu iş sadece zenginleri ilgilendirir demek söz konusu değildir. Gelişmiş ülkelerde sıklığın biraz daha fazla olmasının nedeni hastaların teşhis ve tedavi yöntemlerinin birazcık daha gelişmiş olmasındandır. Bilinenin aksine gelişmekte olan ya da az gelişmiş ülkelerde de dünyadaki tüm kanser vakalarının yaklaşık yarısının bu ülkelerde gerçekleştiği bilinmektedir” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Celalettin Camcı, 3. önemli efsane ‘Kanser Ölüm Demektir’ efsanesi olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
“Günümüz şartlarında, hele hele gelişmiş olan ya da gelişmekte olan ülkelerde geliştirilmiş tedavi yöntemleri ve hala geliştirilmekte olan ilaç seçenekleri sayesinde artı kanser hastalıkları tedavi edilebilen ya da kronik bir hastalık boyutunda insanı yaşatabilen hastalıklar gurubuna hızla girmektedir. Birçok bireyde şu anda özellikle erken dönemlerde yakalanmak kaydıyla kanser şifa ile iyileştirilebilmektedir.”
Prof. Dr. Celalettin Camcı, 4. efsanenin ise ‘Kanser Benim Kaderimdir’ efsanesi olduğunu dile getirerek, “Bazı insanlar ne olursa olsun, ben ne yaparsam yapayım kansere yakalanacağım. Bundan kurtuluşum yok. Benim bir takım genetik özelliklerimden dolayı, ailemdeki kanserlerden dolayı benim bundan kaçışım yok gibi fikirlere sahiptir. Halbuki kanser sadece genetik faktörlerden oluşan bir hastalık değildir. Çevresel faktörler kanserin gelişiminde, zeminin hazırlanmasında veya ilerlemesinde çok önemli özelliklere sahiptirler. Dolayısıyla çevresel faktörlerin düzeltilmesiyle, iyileştirilmesiyle bile mevcut kanser sayılarının üçte bir oranında azaltmak mümkündür. Bu bilinci toplum çapında oluşturarak, insanlara bu bilgiyi doğru bir şekilde aktararak, önümüzdeki yıllarda bizlerin ve gelecek nesillerin mevcut kansere yakalanma riskini yüzde 33, yüzde 35 oranında azaltmamız mümkündür” diye konuştu.
Prof. Dr. Camcı, kendileri için önemli olanın, halkın kanser konusunda bilinçlendirilmesi, erken tanının, erken teşhisin hayat kurtarmada ne kadar önemli olduğuna da dikkat çekti.İHA
Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği, ‘Dünya Kanser Günü’ dolayısıyla basın toplantısı düzenleyerek, toplum tarafından kanser hastalığıyla ilgili yanlış bilinen ‘4 Gerçek Dışı Efsane’ konularında uyarılarda bulundu.
Kalyon İş Merkezi’nde bulunan Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği’nde düzenlen toplantıya, Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Şube Başkanı Dr. M. Alaattin Dermircan, Prof. Dr. Celalettin Camcı, Dr. Ergün Api, Dr. Mustafa Tümer, Av. Aysel Tokatlı ve M. Vakıf Gücer katıldı.
Toplantıda konuşan Prof. Dr. Celalettin Camcı, toplum tarafından yanlış bilinen ‘4 Gerçek Dışı Efsane’ olduğuna dikkat çekerek, yanlış bilinen doğruları açıkladı. Prof. Dr. Celalettin Camcı, 1. efsanenin ‘Kanser sadece sağlığı ilgilendiren bir sorundur’ efsanesi olduğunu belirterek, “Bu yanlış bu sadece bir sağlık sorunu değil aynı zamanda sosyal, ekonomik, kalkınma ve insan haklarını da ilgilendiren bir sorundur. Sosyal yönden herkesin yaşadığı problemler özellikle kanser tanısı konmuş ailelerin, tanıdan sonraki dönemde yaşadıkları sıkıntılar başlı başına büyük bir problem. Ekonomik yönü kimsenin yadsımadığı, herkesin bildiği bir problemdir. Çünkü kanser şu anda halen dünyadaki en pahallı tedavi yöntemlerinden birkaçını içermektedir” dedi.
Prof. Dr. Camcı, 2. efsanenin ‘Kanser sadece zenginleri, yaşlıları ve gelişmiş ülkeleri ilgilendiren bir hastalık’ olduğunu kaydederek, “Bu da doğru değil. Çünkü kanser küresel bir hastalıktır. Kanser, tüm dünyada yaygın olarak görülmektedir ve her sosyo-ekonomik kesime bulaşabilen bir hastalıktır. Dolayısıyla bu iş sadece zenginleri ilgilendirir demek söz konusu değildir. Gelişmiş ülkelerde sıklığın biraz daha fazla olmasının nedeni hastaların teşhis ve tedavi yöntemlerinin birazcık daha gelişmiş olmasındandır. Bilinenin aksine gelişmekte olan ya da az gelişmiş ülkelerde de dünyadaki tüm kanser vakalarının yaklaşık yarısının bu ülkelerde gerçekleştiği bilinmektedir” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Celalettin Camcı, 3. önemli efsane ‘Kanser Ölüm Demektir’ efsanesi olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
“Günümüz şartlarında, hele hele gelişmiş olan ya da gelişmekte olan ülkelerde geliştirilmiş tedavi yöntemleri ve hala geliştirilmekte olan ilaç seçenekleri sayesinde artı kanser hastalıkları tedavi edilebilen ya da kronik bir hastalık boyutunda insanı yaşatabilen hastalıklar gurubuna hızla girmektedir. Birçok bireyde şu anda özellikle erken dönemlerde yakalanmak kaydıyla kanser şifa ile iyileştirilebilmektedir.”
Prof. Dr. Celalettin Camcı, 4. efsanenin ise ‘Kanser Benim Kaderimdir’ efsanesi olduğunu dile getirerek, “Bazı insanlar ne olursa olsun, ben ne yaparsam yapayım kansere yakalanacağım. Bundan kurtuluşum yok. Benim bir takım genetik özelliklerimden dolayı, ailemdeki kanserlerden dolayı benim bundan kaçışım yok gibi fikirlere sahiptir. Halbuki kanser sadece genetik faktörlerden oluşan bir hastalık değildir. Çevresel faktörler kanserin gelişiminde, zeminin hazırlanmasında veya ilerlemesinde çok önemli özelliklere sahiptirler. Dolayısıyla çevresel faktörlerin düzeltilmesiyle, iyileştirilmesiyle bile mevcut kanser sayılarının üçte bir oranında azaltmak mümkündür. Bu bilinci toplum çapında oluşturarak, insanlara bu bilgiyi doğru bir şekilde aktararak, önümüzdeki yıllarda bizlerin ve gelecek nesillerin mevcut kansere yakalanma riskini yüzde 33, yüzde 35 oranında azaltmamız mümkündür” diye konuştu.
Prof. Dr. Camcı, kendileri için önemli olanın, halkın kanser konusunda bilinçlendirilmesi, erken tanının, erken teşhisin hayat kurtarmada ne kadar önemli olduğuna da dikkat çekti.İHA
RSS