Gaziantep Özel Primer Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Cumhur Özcan, memede görülen kitleye dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.
Özcan, memede ağrı şikayetiyle hekime başvuran hastaların en büyük korkusunun kanser olma ihtimalleri olduğunu ve gerçekte, meme ağrısıyla kanser arasında direkt bir ilişki olmadığını ifade etti.
Meme kanserinin birçok bulgusu yanında, memede ağrının olanının çok az olduğuna dikkat çeken Özcan, şu bilgileri verdi: ''Memede ağrının nedeni, memenin kendisinden kaynaklanan patolojiler olduğu gibi meme çevresindeki kas, eklem ve kemiklerde oluşan hastalıklar da olabilir. Meme ağrısının sebebi genellikle memenin hormonlar etkisi altında aylık değişimlerinden kaynaklanmaktadır. Bu sebeple adet öncesi yoğunlaşıp adet sonrası kaybolurlar. Ancak bu ağrılar bazen tek bir memede görülüp, adetle azalmazlar, koltuk altına ve kola yayılabilirler. Memede bir ağrı durumunda hekim muayenesi ve gerekli tetkikler yapılır. Ancak ağrının altından bir meme kanseri çıkma ihtimali pek yüksek değildir.
Meme başı akıntıları memenin hormonlar etkisi altında ürettiği salgıları olabileceği gibi bir kanserin belirtisi de olabilir. Akıntı eğer bir memenizde ise, kendiliğinden akıyorsa, kanla karışık görünümü varsa kitleyle beraberse üzerine özellikle gitmek gerekir. Akıntının sebebi süt salgısını sağlayan hormonların fazlalığından, süt kanallarını tıkayan bir papillomdan (et beni) veya meme kanserinden olabilir. Dikkatli bir muayene, görüntüleme yöntemleri ve sıvının incelenmesi teşhiste yardımcıdır.''
Dr. Özcan, şunları kaydetti: ''Menopoz sonrası, daha sonraki tetkiklere esas olması için muayene ve kontrol mamografisi yapılması gerekir. Eğer menopoz sebebiyle hormon tedavisi planlanıyorsa meme muayenesi ve mamografi şarttır. Günümüzde meme korunarak kanserli doku çıkarılıyor. Bunun için uygun vakalarda ameliyat öncesi ilaçla ya da ışınla kanser küçültülüp daha küçük meme dokusu çıkarmak da mümkün oluyor. Ama ilerlemiş vakalarda tedavi etmek için memeyi tamamen almak gerekebilir.''AA
Özcan, memede ağrı şikayetiyle hekime başvuran hastaların en büyük korkusunun kanser olma ihtimalleri olduğunu ve gerçekte, meme ağrısıyla kanser arasında direkt bir ilişki olmadığını ifade etti.
Meme kanserinin birçok bulgusu yanında, memede ağrının olanının çok az olduğuna dikkat çeken Özcan, şu bilgileri verdi: ''Memede ağrının nedeni, memenin kendisinden kaynaklanan patolojiler olduğu gibi meme çevresindeki kas, eklem ve kemiklerde oluşan hastalıklar da olabilir. Meme ağrısının sebebi genellikle memenin hormonlar etkisi altında aylık değişimlerinden kaynaklanmaktadır. Bu sebeple adet öncesi yoğunlaşıp adet sonrası kaybolurlar. Ancak bu ağrılar bazen tek bir memede görülüp, adetle azalmazlar, koltuk altına ve kola yayılabilirler. Memede bir ağrı durumunda hekim muayenesi ve gerekli tetkikler yapılır. Ancak ağrının altından bir meme kanseri çıkma ihtimali pek yüksek değildir.
Meme başı akıntıları memenin hormonlar etkisi altında ürettiği salgıları olabileceği gibi bir kanserin belirtisi de olabilir. Akıntı eğer bir memenizde ise, kendiliğinden akıyorsa, kanla karışık görünümü varsa kitleyle beraberse üzerine özellikle gitmek gerekir. Akıntının sebebi süt salgısını sağlayan hormonların fazlalığından, süt kanallarını tıkayan bir papillomdan (et beni) veya meme kanserinden olabilir. Dikkatli bir muayene, görüntüleme yöntemleri ve sıvının incelenmesi teşhiste yardımcıdır.''
Dr. Özcan, şunları kaydetti: ''Menopoz sonrası, daha sonraki tetkiklere esas olması için muayene ve kontrol mamografisi yapılması gerekir. Eğer menopoz sebebiyle hormon tedavisi planlanıyorsa meme muayenesi ve mamografi şarttır. Günümüzde meme korunarak kanserli doku çıkarılıyor. Bunun için uygun vakalarda ameliyat öncesi ilaçla ya da ışınla kanser küçültülüp daha küçük meme dokusu çıkarmak da mümkün oluyor. Ama ilerlemiş vakalarda tedavi etmek için memeyi tamamen almak gerekebilir.''AA